Japon Dizi ve Film

Herkese merhabalar efenim ...

Geçtiğimiz hafta benim için resmen Japon haftasıydı.Animelere tekrardan dönüş yapınca ve dilini de iyiden iyiye benimsemeye başlayınca canım daha kanlı canlı bir şeyler izlemek istedi ve 2 Dizi 2 de Film izledim :D Ramazan ayında evden çıkmayınca tabi yapacak bir şeyde bulamayınca durum bu :D
Daha çok Romantik-Komedi üzerine yoğunlaştım elbette :D


Dizi

Good Morning Call / 2016

Nao'nun ailesi dedelerinden kalan çiftliği devralarak başka bir şehre taşınırlar. Okulundan ayrılmak istemeyen Nao, ailesini ikna ederek yeni bir daireye taşınır. Ancak hayallerinde yeni daireye taşınmasından kısa bir süre sonra, okulun en popüler 3 çocuğundan biri olan Uehara'nın da aynı evi kiraladığını öğrenir. Nao ve Uehara, evi kiraladıkları emlakçıya ulaşmaya çalışsalar da, dolandırıldıkları ortaya çıkar. İkisi de evin kirasını tek başlarına ödeyecek durumda olmadıkları için, bir süre bu şekilde yaşamaya karar verirler. Nao hayalperest, oldukça sakar, duygusal bir kızken; Uehara bir o kadar sert, ciddi ve gizemlidir. Okuldaki tüm kızlar Uehara'ya hayranken, Nao onun ne kadar çekilmez ve birlikte yaşaması zor birisi olduğunu yakınen görecektir. Hem okuldaki kızlar Nao'ya musallat olmasın, hem de aileleri durumu öğrenip evden ayrılmalarına sebep olmasın diye Nao ve Uehara, evde birlikte yaşadıkları ve hatta birbirlerini tanıdıklarını herkesten gizlemeye karar verirler. Ancak ikili arasında başlayan romantik yakınlaşma ve yaşanan gelişmeler, durumu karmakarışık, içinden çıkılmaz ama bir o kadar da komik bir hale sokar.

From Five To Nine / 2015 

Junko Sakuraba New York'ta çalışmayı hayal etmektetir. Ancak şu anda İngilizce speaking hocası olarak çalışmaktadır. Yakında 29 yaşına girecektir. Hayalini gerçekleştirmek için dişini tırnağına taksa da New York çok uzaklardadır. Ayrıca uzun süredir kimseyle çıkmamıştır. Junko Sakuraba bir tapınakta düzenlenen cenazeye katılır. Cenaze sırasında bir hata yapar ve ölünün küllerini o sırada dua eden keşişin üstüne döker. Mahcup olmuştur ve utanmıştır. Daha sonra Junko Sakuraba'nın ailesi görücü usulü randevuya gitmesine karar verir. Randevuda tanıştığı adam üzerine yanlışlıkla kül döktüğü keşiş Takane Hoshikawa'dır. 

Film

Shokubutsu zukan: Unmei no koi, hiroimashita / 2016

Sayaka, ofiste çalışmaktadır. İşinde ve aşkta çok iyi değildir. Bir gece, evinin önünde çökmüş olan bir adam bulur. Adamın adı Itsuki'dir. Onu içeri alır ve beraber yaşamaya başlarlar. Itsuki ona yabani otları pişirmeye ve toplamayı öğretir. Ancak onun bir sırrı vardır.

Strobe Edge / 2015 

Ninako, lisesi öğrencisi bir kızdır. Masum ve dürüst bir kişiliğe sahiptir. Sınıf arkadaşı Daiki, Ninako'dan hoşlanır. Ninako, Daiki'nin hislerini bilir fakat kendi hislerinden emin değildir. Ninako onun yanındayken alışkın olmadığı şeyler hisseder. 

Bir gün, Ninako trenle eve giderken Ren ile tanışır. Ren de Ninako ile aynı liseye gitmektedir. Ren, kız öğrenciler arasında popülerdir. Birlikte daha fazla zaman geçirirler ve Ninako, Ren için duygular hissetmeye başlar. 

Maydanoz Time : Anime - Tokyo Ghoul

Herkese merhabalar efenim ...

Oldukça uzun bir zamandır anime izlemiyordum.Ama yaz tatiline girmemizle birlikte anime kültürümü biraz daha genişletmeye karar verdim.Daha çok duyup ama izlemeye fırsat bulamadığım animeler var.Onlardan biri de mangası,animesi hatta gelecek seneye live action hali çıkacak olan Tokyo Ghoul idi.Fantastik türde olduğunu bildiğim için açıkçası çok merak etmiyordum çünkü anime olarak ben genelde Romantik-Komedi izlerdim biliyorsunuzdur :D Ama adı duyulmuş ve kurgusu cidden şahane olan korku animelerini de bayılıyorum. Death Note,Another,Dangoronpa,Death Paradise gibi ... Bu listeye şimdi Tokyo Ghoul'da eklendi çünkü resmen bayıldım anime.

Sanırım toplamda 2 sezondan oluşuyor ama ben sadece 1.sezonunu izledim bazı sahneleri beni artık çok sıksada toplamda 12 bölüm olduğu için 2 günde bitirdim.Baş karakterin bu kadar arka planda kaldığını sonradan sonradan açılıp güçlendiği klişesi maalesef beni biraz soğuttu.Genelde başrolde kahraman tipli ve güçlü karakterleri seviyorum ama çocuk tam bir ezik :D Animede ki kadın karakterler daha güçlü çocuktan o şekilde yani.İşkence sahneleri ve saykolukta en az testere ile yaraşır oradan benden artı puanları aldı.

Kısaca konusundan bahsecek olursak : Ghoul hortlak gibi bir şey aslında ama ben daha çok vampirlere benzettim.Vampirlerden tek farkı sanırım sadece insan kanı değil insan etiyle beslenen bir tür olması.Ama aynı zamnda tüm Ghoullarında kendine has güçleri var ne kadar çok insan yersen  o kadar çok güçlü olursun hesabında.Bir gün Ghoul bir kız tarafından (Rize benim favori sayko kız karakterlerimden artık) yenmeye çalışılan bir çocuğun ısırılması ama Rize'nin ölmesi sonucunda organları çocuğa verilince yarı insan yarı Ghoul olarak yeni hayatına devam etmesi diyebiliriz.Çocuğun yamyamlık düşüncesinin ters gelmesi artık bir Ghoul olduğunu kabullenmediği sahneler psikolojik açıdan çok başarılı bşr şekilde yansıtılmıştı.

Son olarak 1.sezonu aslında beni yeterinde tatmin etti ve sonrası çok tahmin edilebilirdi daha çok bir döngü içine girecekmiş gibi geldiği için 2.sezonu izlemedim zaten daha önce izlemiş olan kardeşimden ve bir çok bloggerdan duyduğuma göre 2.sezon leşmiş ve izlenmese de olurmuş.Ama amngası animesinden bin kat daha iyi duydum zaten İzmir Kitap Fuarına gittiğimde en çok satılan manga idi.

Tayvan Dizi - Best Lover

Herkese merhabalar efenim ...

Bugün başrol kadın oyuncusu Kore'den erkek oyuncusu Tayvan'dan olan bir Taydrama var.Uzun zaman olmuştu en sevmediğim dil olan Çince'den bir şeyler izlemeyeli sırf Lee Da Hae'nin hatrına izledim diyebilirim ilk 10 bölümü oldukça iyiydi fakat geri kalan bölümler cidden berbattı hızlı hızlı geçip 16 bölümü bitirdim ve işte postunu yazıyorum.Çok yoklukta izlenebilir ama yine de çok taviye etmiyorum :D

Kore Dizi - The Miracle

Herkese merhabalar efenim ...

2017 Kore dizilerine tüm hızıyla devam ederken elbette araya çerezlik 1 günde bitirdiğim mini dizilerde serpiştiriyorum.Biliyorsunuz ki bu tür mini dizilerde genelde şarkıcı idoller yer alıyor.Daha önce hiç adını duymadığım bir erkek grubu olan Boyfriend grubundan Donghyun'un başrolde olduğu bir dizi.Konusu oldukça alışıldık.Biri çirkin biri güzel 2 kız kardeşin ruhlarının yer değiştirmesi üzerine olanlar anlatılıyor dizi 12 bölüm ve 10 dk falan kısaca dişinizin kavuğunu dolduracak tarzda tadımlık,çerezlik bir Fantastik-Romantik Komedi diyebiliriz.

Web Türk Dizi - 1 Kezban 1 Mahmut

Herkese merhabalar efenim ...

Size yine Balıkesir'de öyle Youtube'da gezinirken keşfettiğim bir diziden bahsedicem.Aslında ilk internet ve interaktif Türk dizisiymiş ve bir çok arkadaşımde biliyormuş ama ben yine böyle şeyleri sonradan öğreniyorum elbette :D 

İlk olarak internet dizisi olarak başlamışlar daha sonra Adana Yollarında diye bir filmde çıkarmışlar film aslında dizinin devamı ve finali niteliğinde o yüzden filmi anlayabilmeniz için öncelikle diziyi izlemeniz gerekiyor.Sansürsüz izlemeniz bence daha iyi :D Aslında daha çok küfür komedisi yapılıyor Recep İvedik vari diyebiliriz ama daha farklı elbette.İlk bölümlerde oyunculuklar Flash TV gibi geliyor :D Ama daha sonradann bölümler ilerledikçe hem oyunculukları beğenmeye başlıyorsunuz hem de küfürler öyle eskisi gibi gözüne batmıyor.Amatör bir şekilde çekilmiş oyuncular da keza aynı şekilde ama bence ortaya çok başarılı ve izlemek için 1 şans verilebilecek bir proje çıkmış.Kardeşime izlettirdim o da annemlere izletmiştik artık ailece 1 Kezban 1 Mahmut izler olduk :D Tabi bizim öyle çok resmi aile ilişkilerimiz olmadığı için bu tarz absürd ve küfürlü komedileri beraber izleyebiliyoruz benim gibi trolle açık bir babanız yoksa bence izlettirmeyin :D

Bu tarz internette yayınlanan Türk dizi projelerinin bundan sonra yakın takipçisiyim :)

https://www.youtube.com/user/delivizyon/videos

Maydanoz Time : Film - Ajeossi

Herkese merhabalar efenim ...

Bugün film postlarımıza Kore sineması ile devam ediyoruz.Won Bin Oppanın zamanında çok ses getiren aksiyon ve dram içerikli filmi olan Ajeossi'yi daha yeni izleme imkanı buldum Türkiye'de de Mazisi Olmayan Adam adıyla çıktı ve TV'ler de bir çok kere oynadı ama izlemedim elbette çünkü o zamanlar Kore sinemasına bu kadar ilgi duymuyordum hatta çekik insanların hiç bii hoşuma dahi gitmiyordu çok uzak bir kültür gibi geliyordu bana şimdi nerden nereye :D

Gerçekten unutulmaz filmler arasında olabilecek dram ve aksiyon yüklü hatta sonunda beni ağlatan bir hikayesi vardı.Mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum.

Cha Tae-sik eski şiddet dolu hayatını bırakıp, bir dükkan açmıştır ve sessiz, sakin bir hayat sürdürmektedir. Tek konuşabildiği kişi hemen yan evde yaşayan So-mi adındaki küçük bir kız çocuğudur. So-mi'nin bazı kişilerce kaçırılmasıyla, bu eski polis organ ve uyuşturucu mafyasının yeniden peşine düşer.

Maydanoz Time : Gezi - Çanakkale Gezisi

Herkese merhabalar efenim ...

Bugün sizinle uzun bir yolculuğa çıkacağız :D

Benim 19 Mayıs tatilinde gittiğim 2 günlük Çanakkale gezimden bahsedicem.Eğer siz de benim gibi o tarafları merak ediyorsanız gelin birlikte gezelim :)

Çanakkale gezisine çok sevdiğim ve güvendiğim İnterreil'den arkadaşlarım ile gittim.İlk olarak saat 8 gibi yollara düştük sevgili ablamız her şeyimiz sağolsun Ernur yolda bir yerlerde durup kahvaltı edelim diye evinde bir şeyler hazırlayıp getirmişti Seyir Tepesinde bu manzara ve sıcacık çay eşliğinde kahvaltımızı yaptık.

Çanakkale merkezini gezmeden önce 19 Mayıs tatili olduğu için erkenden Bozcaada'yı gezmek istedik.Hava güneşli olmasına rağmen inanılmaz bir rüzgar vardı o yüzden kapşonumu çıkarmadan gezdim hep.Karşıya feribotla geçiyorsunuz gidiş -  dönüş kişi başı 7 TL.

Bozcaada daha önce gittiğim bir çok yere benziyordu.Dar sokakları,eski evleri,taş yolları şirin büfeleri ve restorantları ile İzmir'den çok farklı değildi açıkçası.

Dar sokaklarda ilerledikten sonra karşımıza eski bir kilise çıktı.Sanırım kullanımda değil.

Kalesi ... 

Renkleri ve başarılı,yaratıcı sanat çalışmaları adeta göz banyosu yaptırıyor insana ...

Şarap tadım yerleri ve evleri ile hafiften Şirince'yi anımsattı bana.Şirince ve Alaçatı karışımı bir yer diyebiliriz aslında.Çok fazla gezebileceğiniz öyle çok büyük bir yer değil zaten bir yerlerde oturacağınızı varsayarsanız en fazla 2 saatte gezmeniz mümkün.

Dondurmaları cidden enfesti biraz pahalı tabi :) Gerçi adanın geneli turistik bir yer olduğu için normalden pahalı.

Adayı gezdikten sonra Çanakkale  Merkeze geldik.19 Mayıs olduğu için her yerde etkinlikler,sesler,müzikler,kalabalık ... Bu tarz yerleri cidden çok seviyorum.Canlı ve cıvıl cıvıl ... Yaşadığımı hissediyorum böyle şehirlerde.

İzmir Kordon'un minyatür bir halini düşünürseniz Çanakkale Kordon tam da öyle bir yer işte :)

Akşam yemeği için ekmek arası balık yemeye karar verdik ve Sardalya denen bir yere gittik ve her şeyden çok memnun bir şekilde ayrıldık.Ayak üstü uğrayıp yemek yiyebileceğiniz salaş ama güzel,fiyatları da,serviside oldukça iyi bir yer.

Yemeğim üzerine kahve iyi gider diyerekten hemen kordonda bulunan Starbucks'a uğradık kahvelerimizi alıp öyle manzara eşliğinde aylak aylak gezindik.Akşam saat 9 gibi Göksel konseri olucaktı meydanda onu bekliyorduk.

Göksel küçüklüğümden beri çok severek dinlediğim şarkıcılardan biridir.Yeni şarkılarını da bildiğim nadir sanatçılardan biridir.Çok fazlada gelen olması Çanakkale bu tarz etkinliklere doymuş herhalde :D O yüzden çok fazla bir izdiham olmadan olduğumuz yerde hoplayıp zıplayarak şarkılara bağıra çağıra eşlik ederek eğlendik kendi aramızda.

Konserden sonra Çanakkale Aynalı Çarşı'da ve normal çarşıda gezindik daha sonra Duvar adlı Bar-Cafe 'de oturduk.Normalde ben bu tür gezilerde çok yorulduğum için en son gidilen bu canlı müzik yerlerinde ya uyurum ya da sarhoş gibi sallanıp dururum  - içki içmediğim halde yorgunluktan -  :D 

Canlı müzik sahnesinde şu an adını tam olarak hatırlayamadığım Serhat ya da Serkan olan bir adamın Birebir programı vardı.Bence programın adı KendiKendine falan olmalıymış çünkü adam resmen kendi çaldı,kendi söyledi,kendi bestelemiş şarkıları da,kendi yazmış,kendi dans etti,kendi eğlendi :D Vallahi tebrik ettim hayranlıkla izledim adamı uyumayıp :D Alanı Rock ki benim çok sevdiğim bir müzik türüdür çok güzel şekilde kendine uyarlayıp seyirciye sundu eğer yolunuz Çanakkale'ye düşerse Duvar'a gidip adını kendikendine koyduğum abiyi dinleyin :D

Gezimizin 2. gününde kamp yapmak için Saros Körfezine geçtik feribotla.

İlk kamp deneğimim oldu ve şansıma onda da yağmur yedik ve akşamında resmen kıçım dondu :D Bu kamp işleri dışardan göründüğü gibi kolay değilmiş arkadaşlar :D Deniz kenarında olmak orada uyanmak falan iyi güzelde tuvalet bi kere en büyük sorun oldu benim için :D Ayrıca deniz çok soğuktu girme hatta ayaklarımızı sokma gibi bir şansım bile olmadı biraz şanssızlığıma denk geldi :D 

Hasanım sağolsun - biricik arkadaşıma burdan sevgiler - mangalımızı,ateşimizi yaptı her şeyimizi hazır etti aç,açıkta bırakmadı bizi oralarda :D Kaşarlı mantarına kadar her şeyimizi yapıp yedik :D

Son olarak sabahında yağmur yedik ve Balıkesir'e geri dönüş ... Gezi toplamda her şeyi ile birlikte 150 TL tuttu.3 kişi 1 araba ile gittik benzin parası toplamda 180 Tl tuttu kişi başı 60 TL verdik onun dışındakiler feribot ve yemek parası oldu.2 günlük finaller arasında kafa dağıtmalık çok güzel bir gezi oldu :)