Kitap etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kitap etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Şubat 2025 Salı

Kitap - Bi Dünya Kitap Kulübü İle Şubat Ayı Kitabı Bu Hikaye Senden Uzun Osman Aylin Balboa

 Herkese merhabalar efenim,

Dün Aylin Balboa 'nın Bi Dünya Kitap Grubunun düzenlediği online söyleşiye katıldım.Grup ile Şubat ayında okuduğumuz benim de yazarını ilk defa duyduğum ve okuduğum bir kitap oldu.Kitap öykü kitabı olarak geçse de yazarın dediğine göre Kafa dergisinde yayınlanan kendisinin zaman zaman oturup yazdığı yazılardan oluşan bir kitapmış.Aslında bir öykü kitabından çok bir deneme okur gibiydim.Osman adlı hayali karakter üzerinden ayrılık düşüncelerini ve yas süreçlerini kendi samimi üslubu ile anlatmış.Bir çırpıda okunan akıcı bir kitaptı bir çok insanında duygularına,düşüncelerine tercüman olduğunu düşünüyorum yer yer.Sanki bir arkadaşımın ağzından ayrılık serüvenini dinliyor gibiydim ben kendisini söyleşi de dinlerken de kitabını okurken de çok zevk aldım kitaplarını alacağım ve okuyacağım bir yazar oldu benim için.

“Öyle işte. Hâlâ biraz soğuk geliyor ama battıkça alışıyorum. Kendimi boşa aldım bayırdan aşağı koşuyorum. Düşüyorum gibi görünüyor olabilir ama bakma aslında uçuyorum. Söylediklerimin hepsini unut, sanki ben biliyorum da mı yaşıyorum Osman?”

“Ayrılmalıyız! Barışalım mı? Senin canın sağ olsun. Hiç bilmiyorum. Ben artık istemiyorum. Yuvarlanıp gidiyorum. Senden ayrılmaktan bıktım. Düelloya müelloya gitmiyorum. Aman ne bileyim. Oturdum, geçmesini bekliyorum Osman.”

Aylin Balboa’nın kendine has kaleminden, bir kadının kendi kendini tamir etmesinin hikâyesi.



13 Şubat 2025 Perşembe

Kitap - Ölmek İstiyorum Ama Tteokbokki de Yemek İstiyorum Baek Sehee

 Herkese merhabalar efenim,

Amazon da çok satanlarda görüp merak ettiğim bir kitap oldu.Güney Kore edebiyatının ülkemizde de bu kadar sevilip okunması beni her zaman çok mutlu etmiştir yeni kitapların ve çevirilerin kapısını açan bir durum olmuştur bu.144 sayfa tek oturuşta okunabilecek bir kitap.Aslında okurken canım Ttteokbokki çeker diye düşünmüştüm ama sadece kitabın bir yerinde geçiyor bu ifade yine de okurken kendimi bir pazar günü ödüllendirmek adına tteokbokki ısmarlayacağım.

Kitap bir danışan ile psikiyatristin seans görüşmeleri şeklinde gidiyor.Bu sefer kitabı yazan kişi psikiyatrist değilde terapiyi alan kişi yazmış.Depresyon hastalığından muzdarip bir kişiyken aynı zamanda bir yayınevinde sosyal medya yöneticisiymiş yazarımız bu kitapla birlikte kariyerine hayali olan yazarlık olarak devam etmiş ki iyi ki de etmiş diyoruz kitabı kendi ülkesi dahil bir çok ülkede çevirilip listlerin de çok satan oldu.



11 Şubat 2025 Salı

Kitap - Demian Hermann Hesse

 Herkese merhabalar efenim,

Hermann Hesse’nin Demian (1919), modern klasikler arasında önemli bir yer tutan, derin psikolojik, felsefi ve bireysel dönüşüm temaları işleyen bir romandır. Hesse, bu eserinde gençlik, kimlik arayışı, toplumdan yabancılaşma ve bireysel özgürlük gibi evrensel temaları incelerken, karakterlerinin içsel yolculuklarına odaklanır. Demian, her ne kadar bir “büyüme romanı” olarak tanımlansa da, daha çok bir insanın kendi içindeki derinliklere yapacağı yolculuğun ve insan ruhunun karmaşıklığının keşfidir.

Roman, Emil Sinclair adlı genç bir adamın gözünden anlatılır. Sinclair, toplumun normlarına uyan, sıradan bir çocukken, içsel çatışmalarla, kimlik bunalımlarıyla yüzleşmeye başlar. Sinclair'in yolculuğu, klasik bir ergenin büyüme sürecinden çok daha fazlasıdır. Hesse, bu yolculuğu sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik ve felsefi bir keşif olarak sunar.

Sinclair’in hayatındaki dönüm noktalarından biri, gizemli ve karizmatik bir öğrenci olan Max Demian ile tanışmasıdır. Demian, Sinclair’in dünyasına bir tür aydınlanma getirir, onu mevcut dünyanın ötesinde düşünmeye, kendi özgün yolunu bulmaya ve varoluşsal anlam arayışına yönlendirir. Demian, hem bir öğretmen hem de bir yol gösterici figür olarak romanda önemli bir yer tutar. Onun varlığı, Sinclair’in içsel uyanışını başlatır ve onu daha önce hiç sorgulamadığı hayatta kalma ve varoluş sorunlarıyla yüzleştirir.

Demian, bireysel özgürlük ve kimlik arayışı üzerine derinlemesine düşünceler sunar. Sinclair’in yaşadığı içsel karmaşa, toplumun dayattığı normlar ile bireysel arzuları arasındaki çatışmanın sonucudur. Hesse, bu çatışmayı, her bireyin toplumdan ne ölçüde bağımsız olabileceğini, kendi yolunu ne kadar bulabileceğini sorgulayan bir şekilde işler.

Romanın temel felsefi temalarından biri, "iyi" ve "kötü"nün aslında birbirini dışlayan kavramlar olmadığı, aksine birbiriyle iç içe geçtiğidir. Demian, Sinclair’i, geleneksel ahlaki değerlerin ötesine geçmeye ve hayatta daha geniş bir bakış açısıyla yaklaşmaya teşvik eder. Hesse, bu temayı özellikle "gölge" (Carl Jung’un terimiyle) ve "kendini gerçekleştirme" gibi psikolojik kavramlarla işler. Sinclair’in içsel dünyası, Jung’un bireysel bilinçdışını anlamak için bir araç haline gelir. Demian ise, adeta bir şaman gibi, onu karanlık ve bilinçdışına doğru yönlendirir.

Bir diğer önemli tema, "kendini keşfetme" ve "bireysel özgürlük" dürtüsüdür. Sinclair’in yolculuğu, önce dışsal bir dünyadan, sonra ise kendi içsel gerçekliklerinden kaçma çabasıyla başlar. Ancak Demian’la tanıştıktan sonra, o, kendi kimliğini bulmaya ve bunu yaşamanın, tüm toplumsal baskılara karşı gelmenin ne anlama geldiğini anlamaya başlar. Hesse, bireyin kendisini tam olarak anlaması için, toplumun koyduğu sınırlamaları aşması gerektiğini vurgular.



6 Şubat 2025 Perşembe

Kitap - Samsun Kitap Ağacı Kulübü İle Şubat Ayı Kitabı Mavi Fırat Can Ayvaz

 Herkese merhabalar efenim,

Bu ay Samsun da yüzyüze buluştuğumuz kitap kulübümüze bir yazar katılmak istediğini ve kendi kitabını okumamızı ve sonrasında İstanbul'dan buraya gelip tartışmaya katılmak istediğini,yorumlarımızı duymak istediğini söylemişti.22 Şubat cumartesi günü buluşacakmışız normalde bi cumartesi çalışıyorum bi cumartesi çalışmıyordum ona denk getirmiştim ama o cumartesi çalışacakmışım o yüzden kitabı alıp okumama rağmen yazarın da katıldığı söyleşiye katılamıcam o yüzden kitabı okuyup bitirmişken burdan postunu yazmak istedim umarım başka yazarlara nasip olur diyelim.

Kitap 2 karakterin ağzından yazılmış.Yusuf ve Mavi'nin.Mavi Karadenizli,Karadeniz kültürü iyi doğup büyümüş bir kızımız diğer karakterimiz Yusuf ise Diyarbakırdan Ankaraya gelen Doğu kültürü ile büyümüş bir genç.Bu iki gencin kendi ağzından aşkını anlatıyor kitap ama başlangıçta ilk 20-30 sayfa kadar zaman kaymalarından bir şey anlamadım konusundan kitabın içine de giremedim açıkçası kitap şiirler ve sözlerle beslenerek yazıldığı için okuması kolay hemen de okunuyor ama olaylar hem bana ilgi çekici gelmedi hem de yazarın dili cidden çok yavan ve basit geldi o yüzden biraz ortalamanın altında buldum kitabını diyebilirim.Hikayeyi de Canan Tan'nın Piraye kitabına bir de Pembe İle Yusuf kitabına benzettim nedense o yüzden konu ve işleniş olarak da sınıfta kaldı diyebilirim.Kitap hakkında o kadar olumsuz konuştum ki sanırım yazarın söyleşisine katılsam adamın moralini bozup yazarlıktan soğutacaktım ama iyi bir okuyucu olarak durum biraz böyle :(

Mavi, Karadeniz'in hırçın doğasını ve ailenin kırılmaz bağlarını iliklerinde hissetmiş genç bir kadındır. Acılarıyla ve sevdiklerini kaybetmenin getirdiği yüklerle başa çıkmaya çalışan Mavi, geçmişin gölgeleri altında yaşamaya mahkûm edilmiştir.



5 Şubat 2025 Çarşamba

Kitap - Bi Dünya Kitap Grubu İle Şubat Ayı Kitabı Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi Ayfer Tunç

 Herkese merhabalar efenim,

Bi Dünya Kitap Kulübünde okuduğum 2.kitap olan bir kitaptan bahsedicem bugün sizlere.Maalesef kitap sunumunu gönül isterdi ki Ayfer Tunç ile birlikte yapalım ama gruptaki arkadaşlarımız sunum yapacak.Okuması biraz uzun ve zor bir kitap.Açıkçası 3 hafta da falan anca bitirebildim tuğla gibi 500+ sayfada bir kitap.Ayfer Tunç'tan okuduğum 3.kitap.Kendisinin samimi ve akıcı dilini çok severim açıkçası ama bu kitap biraz karışıktı o yüzden bana çok akıcı gelmedi.Her sayfada resmen başka karakterler ve olaylar var asla kitap ne anlatıyor ya da ana karakterleri ne deseler anlatamam.Büyük olasılık da Trabzon da olan (net ili söylemiyor ama ipuçlarından ben Trabzon olduğunu anladım.) Akıl Sağlığı hastanesinin hastaları ve orada çalışanların ayrı ayrı hikayelerini anlatıp en sonunda da birleştiren tuhaf bir kitap.Okuması zor,anlaması zor ama sanki hiperaktivitesi olan birinden hikaye dinlemek gibi hissettiriyor.

Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi, inanılmaz bir hızda seyreden, durmadan kendini çoğaltarak gelişen bir roman. Mekân ve zaman sınırı tanımayan, bir ucu 19. yüzyılda, bir ucu günümüzde, yazınsal bir Türkiye panoraması. Şaşırtıcı bir öykünün bittiğinin sanıldığı yerde, okuru olmadık bir öyküyle yeniden afallatan bir “insan manzaraları” kitabı.

Bir Mâniniz Yoksa Annemler Size Gelecek adlı kült kitabın yazarı Ayfer Tunç, bu kez, Karadeniz’in küçük bir kentinde denize sırtını dönmüş bir akıl hastanesinden yola çıkarak, akıllara durgunluk veren kişilerin yaşam zincirlerinden müthiş eğlenceli bir roman örüyor. Yalan Yanlış, yaklaşık yüz yıllık bir kesitte, siyasal ve toplumsal dönüm noktalarının insanların yaşamlarında bıraktığı izleri sürüyor.



22 Ocak 2025 Çarşamba

Kitap - Ucuz Romancılar Murat Menteş

 Herkese merhabalar efenim,

Murat Menteş yakından takip ettiğim ve bütün kitaplarını alıp okuduğum bir yazar.Bu çıkan son kitabını da hemen alıp okuyup kütüphanemde külliyatının içerisine koydum elbette.Menteş yine aynı edebi absürd diliyle yazmış.Bu sefer roman karakterleri kendi yazarlardan oluşan arkadaş çevresi.Hepsini de bildiğim ve kitaplarını okuduğum için yabancılık çekmedim okurken.Hakan Günday,Alper Canıgüz,Emrah Serbes ve elbette kendini koymuş karakter olarak.Başka tanıdığımız yazarlarda figüran olarak selam verip çıktılar.

Diğer kitaplarına oranla bi tık daha vasat buldum açıkçası bu kitabını ve okurken de biraz sıkıldım.Tamam o hiperaktif Menteş dili yine aynı ama nedense olay örgüsünü ve kitabın kurgusunu sevmedim.Tamam yine absürd olaylar falan oluyor okurken eğleniyor insan ama o kadar diğer kitaplarında daha farklı bir tat ve zekice olayları bağlama vardı.Bu sanki öylesine yazılmış gibi geldi bana sadece birbirinden bağımsız absürd olaylar oluyor ama çok da bir yere bağlanmıyor.



19 Ocak 2025 Pazar

Kitap - Aşkın Suçları Marquis De Sade

 Herkese merhabalar efenim,

Aşkın Suçları (Les Crimes de l'Amour), ünlü Fransız yazar Marquis de Sade'ın 1800'lü yılların sonlarına doğru kaleme aldığı kısa öykülerden oluşan bir derlemedir. De Sade, özellikle yazdığı eserlerde sınırları zorlayan, toplumsal ahlak anlayışına karşı çıkan, cinsellik, güç, şiddet ve özgürlük üzerine derinlemesine analizler yapan bir yazar olarak tanınır. Aşkın Suçları, onun eserleri arasında önemli bir yer tutar çünkü hem aşkı hem de insan doğasının en karanlık yönlerini sorgular. Ancak bu eser, hem içerdiği cinsellik hem de psikolojik derinlik açısından okuyucularını rahatsız edebilecek bir düzeye ulaşır.

Aşkın Suçları, De Sade’ın tipik eserlerinden biri olarak, aşkı bir anlamda "suç" olarak ele alır ve bireylerin aşk adı altında işlediği ahlaki, psikolojik ve fiziksel suçları irdeler. Bu kısa öykülerde, aşk ve tutkunun insanın en derin arzuları ve karanlık yönleriyle nasıl iç içe geçtiği gözler önüne serilir. De Sade, aşkı basit bir duygusal ya da romantik bir bağ olarak görmek yerine, güç ilişkileri, iktidar mücadeleleri, özgürlük arayışı ve toplumsal normlardan sapma ile ilişkilendirir.

De Sade’ın aşk anlayışı, sıklıkla şiddetle, sadizmle, boyun eğişle ve çıkarcılıkla bağlantılıdır. Karakterler, özgürlüklerinin peşinden gitmek ve kendi arzularını tatmin etmek için toplumsal ve ahlaki sınırları aşarlar. Bu bağlamda, De Sade'ın yazdığı metinler, çağdaş toplumlardaki cinsel ve duygusal tabu anlayışlarını, baskı ve iktidar ilişkilerini sorgulayan, aynı zamanda insanın içindeki derin ve karanlık dürtüleri araştıran eserlerdir. Aşkın Suçları, bu temaların bir yansıması olarak, aşkın gücünü ve aynı zamanda bu gücün nasıl yanlış, tahrip edici bir biçime dönüşebileceğini ortaya koyar.




17 Ocak 2025 Cuma

Kitap - Bi Dünya Kitap Grubu İle Ocak Ayı Kitabı Yırtıcı Kuşlar Zamanı Ahmet Ümit

 Herkese merhabalar efenim,

Fiziksel buluşmaların olduğu kitap kulübümle birlikte bir de online buluşmaların olduğu aynı zamanda ünlü yazarlarında davet edildiği işlerini güzel yapan ve kulüp konusunda sıkı bir denetimi olan yeni bir kitap kulübüne katıldım.Tesadüfen reklamlarına denk gelip girdim kulübe.İsme Bi Dünya Kitap Grubu.Ocak ayında denk geldiğim ilk yazarları Ahmet Ümitti.Kitap fuarından son çıkan kitabını daha düştüğü ilk gün aldım ama bir türlü okuyamamıştım bu vesile ile okumuş oldum hem de yazarın kendisinden kitapla ilgili şeyler dinlemiş oldum.

Ahmet Ümit, Türk edebiyatının en önemli polisiye yazarlarından biri olarak, her yeni kitabında okurlarını kendine özgü dünyasına çekmeye devam ediyor. Yırtıcı Kuşlar Zamanı, yazarın derin karakter analizlerini, toplumsal eleştirisini ve karmaşık suç örgütlerini ustaca harmanladığı bir roman olarak dikkat çekiyor. Gerilim, psikolojik derinlik ve insan ruhunun karanlık köşelerine dair cesur bir bakış sunan bu eser, okurları yalnızca suçun peşinden sürüklemekle kalmaz, aynı zamanda onların toplumsal yapılar ve bireysel sorumluluklar üzerine düşünmesini sağlar.

Yırtıcı Kuşlar Zamanı, İstanbul'un karanlık ve gizemli sokaklarında geçen, bir yandan suçları çözmeye çalışan bir dedektifin hikayesini anlatırken, diğer yandan geçmişin hayaletlerinden kaçan ve onları yüzleşmeye çalışan bireylerin içsel yolculuklarına odaklanır. Ana karakter Hikmet, suç dünyasında uzun yıllar görev yapmış ve geçmişindeki travmalarla yüzleşmekte zorlanan bir dedektif olarak karşımıza çıkar. Hikmet'in görev aldığı ilk soruşturma, garip bir cinayetle başlar ve bu cinayet, yalnızca fiziksel bir suçun ötesinde, toplumsal ve bireysel travmaların izlerini taşır.

Romanın ana ekseninde, bir yandan cinayet soruşturmasını izlerken, diğer yandan karakterlerin geçmişiyle yüzleşmesi, bireysel kimlik ve adalet anlayışlarını sorgulaması da önemli bir yer tutar. Suçun derinliklerine inildikçe, arka planda Türkiye'nin toplumsal ve politik geçmişine dair ince göndermeler de yapılır. Yırtıcı Kuşlar Zamanı, bir yandan bir suç romanı olarak sürükleyici bir yapı sunarken, bir yandan da okuyucusuna derin düşünsel sorular yöneltir.






15 Ocak 2025 Çarşamba

Kitap - Samsun Kitap Ağacı İle Ocak Ayı Kitabı Barış Bıçakçı Bizim Büyük Çaresizliğimiz

 Herkese merhabalar efenim,

Ocak ayı kitabımızı büyük bir hevesle alıp okudum 12 Ocakta da buluşmaya gidecektim ama dün ki posta dediğim gibi çok hastaydım o yüzden katılamadım etkinliğe ama yine de kitabı okuduğum için buradan yazıp post olarak paylaşmak istedim.

Barış Bıçakçı ismini çok fazla duyduğum bir yazardı ama okumak kitap kulübü ile nasip oldu diyebilirim.Kitap sanki birine yazılmış gibi anlatılıyor daha çok itaf gibi ama tam da değil daha sonradan bi anıya dönüyor gibi.Değişik bir yazım tarzı vardı ama bundan çok karakterlere ve konuya odaklandım ve bir kez daha erkeklerden nefret ettim okurken :D Konusu anne babasını kaybetmiş bir kızın abisinin 2 erkek arkadaşını kız kardeşini emanet etmesini ve 3 kişinin aynı evde hayat sürmelerini anlatıyor.2 erkek ve 1 kız aynı evde yaşanmaz tabiki de hele de bu kız gibi travma sahibi bir kız çocuğu ile.Abisinin de tam bir mal olduğunu eklemeden geçemicem.Bu iki erkek tabiki de aynı evde yaşadıkları bu yarılı kuşa aşık oluyorlar ama kız iki erkek karakteri de seçmiyor ve başka travmalar daha yaşarken bu 2 erkek kızla cinsel fantezi hayalleri falan kuruyorlar.Vallahi okurken "ay ne kadar naif" falan diye hiç düşünemedim erkek karakterlere gıcık olmaktan o yüzden sinirle okuyup bitirdim kitabı :D

Bizim Büyük Çaresizliğimiz, büyümemenin yollarını arayan iki orta yaşlı adam ile anne babasının ölümü sonucu acilen büyümek, kaybetmenin acısıyla başa çıkmak zorunda kalan genç bir kadına dair hüzünlü bir hikâye.

Kitap - Afet Gezginleri Yun Ko Eun

 Herkese merhabalar efenim,

Bir süredir iş yerinde karne haftası olduğu için çok yoğundum bir de üstüne hasta oldum evde de sürekli yatar vaziyette olduğum için buraları biraz boşladım gibi oldu ama şimdi işler yoluna girip biraz yavaşlayınca buraya ve kendime zaman ayırdım.

Kore edebiyatından değişik bir roman var bugün kitap postumuzda.Afet bölgelerini rehber eşliğinde gezerek para kazanan bir tur şirketinde çalışan bir kadını anlatıyor kitap.Ara okuma olarak aldım zaten 2 günde falan okuyup bitirdim kitabı oldukça kısa ve akıcı bir metin konu oldukça değişik ve aslında nereye varacak diye de merak ettiriyor insanı.Kore ve Japon edebiyatının tarzını çok seviyorum bu tarz kitapları çevrildikçe alıp okumak istiyorum.

Turizim acentesi olan seyahat paketleri satan bir çalışan olan Yona bir anda kendisini turlardan birinde buluyor. Hep uzaktan izleyen sadece satış yapan Yona satmış olduğu paketleri bizzat kendisi deneyimliyor, bu deneyimleri hayatında yeni kararlar almaya yönelik adımlar atmasına sebep oluyor.



1 Ocak 2025 Çarşamba

Kitap - Daisy Darker Alice Feeney

 Herkese merhabalar efenim,

Yeni yılın ilk kitap yorumu ile karşınızdayım.Herkese 2025 umarım sağlık,para,başarı ve mutluluk getirir.En azından bana getirmesini istiyorum.Aşktan yana yüzümüzü hiç gülmedi zaten ya da kısa süreli güldü diyelim o yüzden aşk meşk istemeyi de bıraktım artık yeni yıldan ondan yana bi ümidim kalmadı en azından bol bol para kazanıp ve sağlıklı olup bol bol yiyip,okuyup,gezelim en güzeli bu gibi şimdilik :)

Bu seneyi 70 kitap okuyarak tamamladım bu arada.2025 yılı içinde hedefim 100 kitap.

Alice Feeney ablamızı ben ve kız kardeşimin çok sevdiğimizden bahsetmiştim size.Türkçeye çevirilen son kitabını da hemen aldım ama yine bir sürü teori üretmeme rağmen bu kitabında da ne katili ne olacakları bilebildim yine bol ters köşeli 2024 te okuduğum en iyi romanlardan biri olarak kalıcak aklımda.2025 yılında yazarın başka kitapları da çevirilecek diye bir duyum aldım yayınevinin sayfasından gelince hemen alırım diye düşünüyorum.

Darker ailesi, birbirlerinden uzak geçirdikleri on yılın ardından bir araya gelmiş ve ninelerinin 80. yaş günü için bir gelgit adasındaki Deniz Camı adını verdikleri evlerinde buluşmuştu. Ancak her gece olduğu gibi, o gece de gelgit başladığında, sekiz saat boyunca dünyanın geri kalanıyla bağlantıları kesildi.



26 Aralık 2024 Perşembe

Kitap-Yıldızlı Gece Debbie Macomber

 Herkese merhabalar efenim,

Noel haftasında geleneksel olmak üzere her yıl Noel temalı kitaplar okumaya ve bunun koleksiyonunu yapmaya karar verdim.2024 yılı için bir zamanlar çok severek okuduğum,okuması kolay,insana huzur ve sıcaklık duygusu veren bir yazar olan Debbie Macomber ablamızdan Yıldızlı Gece romanını seçtim.Daha çok içinde +18 sahneler barındırmayan aile romantik komedisi tadında olan bir kitap tabiki çok fazla romantik klişeler var içinde ama tam da bu temanın kitabı diyebilirim.Kitap kapağı dahil her şeyi ile bu temaya uygun tatlı 2-3 günde okunabilecek bir kitaptı.

Çalıştığı gazetedeki görevinden hiç memnun olmayan Carrie için iki seçenek vardı. Ya doğup büyüdüğü yere, ailesinin yanına geri dönecek ya da kariyerinde farklı bir yol çizmek için fırsat arayacaktı. Kendisine, kimsenin ulaşamadığı ve herkesin çok merak ettiği çok satan yazar Finn ile röportaj yapması önerildiğinde bunu hiç düşünmeden kabul eden Carrie, ne kadar zor bir seçimle karşı karşıya kalacağını henüz bilmiyordu. O güne kadar herkesten, özellikle kadınlardan uzak durmak konusunda başarılı olan Finn ise, bu davetsiz misafirin hayatını nasıl değiştireceğinden habersizdi.


25 Aralık 2024 Çarşamba

Kitap - Taş Kağıt Makas Alice Feeney

 Herkese merhabalar efenim,

Şu sıra kız kardeşimle birlikte bu yazara aşık olduk resmen hemen Türkçeye çevrilmiş son kitabını da aldım ve bundan sonra çevrilirse de hemen gidip alacağım.Son sayfaya kadar gerilimi,gizemi ve ters köşeyi elden bırakmayan oldukça iyi düşünülmüş ve kurgulanmış bir kitap daha.Yazar bu konuda çok iyi , kitabı okurken bir çok teori yapıyorsunuz ama en sonunda hepsi çöp oluyor ve olanları öğrenince sesli bir şekilde "Nee!!" diye şaşırıp ayakta dolanırken buluyorsunuz kendinizi :D

Taş Kağıt Makas, İngiliz yazar Alice Feeney'nin 2021 tarihli psikolojik gerilim romanıdır. Konu, mutsuz bir evlilikte olan ve İskoç kırsalında yeniden işlevlendirilen bir şapele hafta sonu tatili yapan bir çiftin hikayesini konu alıyor.





23 Aralık 2024 Pazartesi

Kitap - Ne Yaptığını Biliyorum Alice Feeney

 Herkese merhabalar efenim,

Uzun bir zaman sonra okuduğum en heyecanlı,akıcı ve sonunu tahmin edemediğim gerilim,polisiye kitabı oldu.Booktuberlar ve bir çok okuyucu tarafından övülen ve yılın en çok satan ve en çok okunan polisiye gerilim yazarı unvanını bence hak eden bir yazar oldu Alice Feeney.Kitapların sanırım film uyarlaması da yapılacakmış onlara da bakarım gibime geliyor.Her 50 sayfa da bir insanı ters köşeye yatıran ve en sonunda da tatmin edici bir finalle hiç beklemediğim bir yerden katil çıkan harika bir roman.Bu yılın bence de en iyilerinden biri olmaya aday.Yazarın Türkçeye çevrilen diğer kitaplarını aldım heyecanla okumayı bekliyorum.

Tipik bir İngiliz kasabası olan Blackdown'da bir kadın öldürüldüğünde, BBC spikeri Anna Andrews bu haberi yapmak istemiyordu. Dedektif Jack Harper'sa onun bu vakayla bir alakası olduğundan şüpheleniyordu. Ta ki başında bulunduğu cinayet soruşturmasında kendi de şüpheli durumuna düşene kadar.



22 Aralık 2024 Pazar

Kitap - Samsun Kitap Ağacı İle Aralık Ayı Kitabı Kul Seray Şahiner

 Herkese merhabalar efenim,

Dün toplantımızı yaptık.İlk defa Seray Şahiner okudum bu vasıta ile.Dilini ve kadın dünyasını anlatmasını çok sevdim gerçi burada ki cahil kadın karakteri okudukça içimi fenalar bastı gerçek bir kişi olsa "Abla kendine gelll" diyerek omuzlarından tutar sarsardım herhalde.Benimle birlikte kulüpteki herkes de aynı fikirdeymiş.Okuması kolay oldukça keyifli bir kitap aslında ama baş karakter çok cahil kocası tarafından terk edilmiş ve çocuğu olmayan bundan dolayı da çalıştığı halde kendine bakabildiği halde kocası döndün isteyen ve o keş adamdan çocuğu olsun isteyen yalnız apartmanda temizlik görevlisi olan bir kadının hikayesi.Tabi ki vizyon olarak ve yaşam olarak bizlerden uzakta bir kadın olsa da kadın kadındır diyerek illa ki içimizden bir şeyler bulup empati kurabildiğimiz bir kitap oldu.



18 Aralık 2024 Çarşamba

Kitap - Stepford Kadınları Ira Levin

 Herkese merhabalar efenim,

Ira Levin’in Stepford Kadınları (orijinal adıyla The Stepford Wives), 1970’lerin feminist hareketiyle paralel bir şekilde, toplumsal cinsiyet rolleri ve kadın kimliği üzerine derinlemesine bir eleştiri sunan gerilim dolu bir psikolojik roman. New York’lu genç bir kadın olan Joanna Eberhart, ailesiyle birlikte Stepford adlı küçük bir kasabaya taşınır. Burada, kasaba kadınlarının inanılmaz derecede mükemmel, uysal ve hizmetkâr bir tavır sergilediğini fark eder. Zamanla, bu kadınların tuhaf davranışlarının ardında gizemli bir sır olduğunu keşfeder.

Levin, kasaba halkının ve özellikle kadınların mükemmeliyetçi yaşamlarını sorgularken, bu durumun ardındaki karanlık gücü ustaca işliyor. Stepford Kadınları, bireylerin özgür iradesinin nasıl yok sayılabileceğini ve toplumsal baskılarla şekillendirilen kimliklerin tehdit altına girmesini ele alır. Roman, yalnızca bir korku hikâyesi olmanın ötesinde, kadınların toplumda nasıl şekillendirildiğine dair güçlü bir alegori sunuyor.

Levin’in gerilim yaratma tarzı, sıradan bir kasaba hayatını tehditkar bir hale getiriyor, okuyucuyu her sayfada daha fazla tedirgin ediyor. Stepford Kadınları, hem psikolojik bir gerilim hem de toplumsal eleştiri açısından önemli bir eser olarak günümüzde de hâlâ büyük bir yankı uyandırıyor.



Kitap - Aşk Çıkmazı Ali Hazelwood

 Herkese merhabalar efenim,

Serinin okuduğum son kitabı olan Aşk Çıkmazında 3'lü arkadaş grubunun son aşk hikayesini de yine tek gecede bir heveste okuyup bitirdim bir daha ki aya belki yazarın diğer kitaplarını da alıp okuyabilirim ama şimdilik bu kadar başka türdeki kitaplara yönelmeyi düşünüyorum bence yeterince okumak anlamında aşka meşke doydum şimdilik :D

Mühendis olmak, özellikle de tüm zorluklarına rağmen kadın bir mühendis olmak, Sadie için bitmek bilmeyen mücadele anlamına geliyordu. Bununla birlikte, kalbini paramparça eden adamla küçücük bir asansörde –hem de saatlerce– mahsur kaldığında, bu savaştan sağ çıkabileceğinden emin değildi. Erik büyük hatası yüzünden istediği kadar özür dileyebilirdi; fakat genç kadın onu affetmemeye kararlıydı.

Sadie’nin en karmaşık batıl inançları bile böylesine garip bir kavuşmayı öngöremezdi. Erik, üşüdüğü için ceketini çıkarıp ona uzatırken ve bakışları yumuşarken bile tam bir çelişkiydi. Böylece genç kadının aklında önemli bir soru şekillendi:

Taş kalpli düşmanı göründüğünden daha fazlası olabilir miydi?



15 Aralık 2024 Pazar

Kitap - Sıfırın Altında Ali Hazelwood

 Herkese merhabalar efenim,

Ali Hazelwood’un Sıfırın Altında kitabı, romantizm ve bilim dünyasını bir araya getiren özgün hikayelerden biri olarak dikkat çekiyor. Kitap, Hazelwood’un bilimsel altyapı ve karakterlerin entelektüel derinliğiyle harmanladığı, modern ve eğlenceli bir romantik komedi olarak öne çıkıyor.

Hikaye, karakterlerin kişisel gelişimlerine, kariyer mücadelelerine ve aralarındaki güçlü kimyaya odaklanırken, feminist bir bakış açısını da vurguluyor. Bilim dünyasında yer alan kadınların karşılaştıkları zorluklar ve cinsiyetçi önyargılar, kitabın arka planında ustaca işleniyor. Hazelwood, mizahı ve duygusal anları dengeli bir şekilde kullanarak okuyucuyu bir yandan güldürürken bir yandan da düşündürmeyi başarıyor.

Sıfırın Altında, sade ve akıcı bir dile sahip olduğu için rahatça okunabilen bir kitap. Yazarın diğer eserlerinde olduğu gibi, karakterlerin samimi diyalogları ve gerçekçi hissettiren ilişkileri, hikayeyi sürükleyici kılıyor. Özellikle romantik komedi seven ve bilimle harmanlanmış hikayelere ilgi duyan okurlar için ideal bir tercih.

14 Aralık 2024 Cumartesi

Kitap - Aynı Çatı Altında Ali Hazelwood

 Herkese merhabalar efenim,

Eğlenceli bir kitap serisine başladım geçen hafta kitaplar aslında ayrı ayrı ama 3 kız arkadaşın aşk hayatlarını anlatıyor ve kızlar arkadaş olduğu için birbirine bir şekilde değiniyor kitaplar.Kısa novella tarzında +18 sahnelerinde yer aldığı hafta sonunda okunacak bir seri.

Çevre mühendisi olan Mara’ya, hiç beklemediği bir anda kocaman bir ev miras kalır. Çok sevdiği akıl hocası Helena, vasiyetinde Mara’ya da bir yer ayırmış ve evini ona bırakmıştır. Ancak asıl sürpriz daha sonra ortaya çıkar: Evin sadece yarısı Mara’ya kalmıştır. Diğer yarısı ise Helena’nın huysuz yeğeni

Liam Harding’e aittir.

Yeni ev arkadaşından ilk gördüğü anda etkilenen Mara, acı gerçeği kısa zamanda keşfeder: Liam, bir petrol firmasının avukatıdır ve Mara’nın çevre sevgisi ne kadar büyükse, Liam’ın çalıştığı şirketin çevreye duyarsızlığı da o kadar fazladır.

İlk tanışmalarının büyüsü bu gerçek altında ezilirken ne Mara ne de Liam evden vazgeçmeye isteklidir.  Böylece aynı çatı altında büyük bir çatışma başlar.

Sorun şudur ki biriyle aynı evde yaşamak, zamanla onu tanımak anlamına da gelir. Ve Mara, Liam hakkında ne kadar çok şey öğrenirse, ondan nefret etmek o kadar zorlaşır.

Âşık olmaksa çok daha kolaydır.



5 Aralık 2024 Perşembe

Kitap- Aşk Hipotezi Ali Hazelwood

 Herkese merhabalar efenim,

Aşırı güzel baya insanı saran ve kendine bağlayan genç yetişkin romantik komedi kitap önerisi ile geldim sizlere.Öncelikle içinde +18 kısımlar var onu belirtmem gerekiyor.Cinayet cinayet yoruldum ben de yılın tam da bu zamanında araya bi minnoşluk serpeyim dedim yazara ve kitaba aşık oldum resmen hemen yazarın diğer Türkçeye çevrilen kitaplarını da sipariş ettim.

Ali Hazelwood’un Aşk Hipotezi (The Love Hypothesis), 2021’de yayımlandığı günden bu yana romantik kurgu sevenler için büyük bir ilgiyle okunan, aynı zamanda bilime olan ilgisini edebiyatla birleştiren bir hikaye sunuyor. Hazelwood, bu romanında bilim dünyasında geçen bir aşk hikayesiyle okurunu hem eğlendiriyor hem de tatlı bir romantizmle sarıyor. Aşk Hipotezi, bir yandan güçlü, bağımsız ve tutkulu karakterler yaratırken, diğer yandan bilim dünyasının dinamiklerine dair mizahi ve sıcak bir bakış açısı sunuyor.

Romanın başkahramanı Olive Smith, genetik mühendisliği öğrencisi ve yüksek lisans tezini tamamlamak üzere olan bir bilim insanıdır. Olive, aynı zamanda sosyal ilişkilerde pek de rahat olmayan, işine adanmış bir kadındır. Bir gün, sevgilisiyle ilgili bir yalan uydurmak zorunda kaldığı bir durumla karşılaşır. Bu yalanı sürdürmek için, araştırma laboratuvarında tanıdığı, karizmatik ve biraz soğuk bir profesör olan Adam Carlsen ile anlaşmak zorunda kalır. Adam, başta Olive’in teklifine biraz mesafeli yaklaşsa da, zamanla bu yalanın içinde gelişen gerçek bir ilişki, ikisinin de hayatını değiştirecektir.

Aşk Hipotezi, bildiğimiz romantik kurgu kalıplarına modern bir dokunuş yaparak, hem bilimsel bağlamda geçer hem de klasik bir "en sevilen tür" olan opposites attract (zıtlar birbirini çeker) temasını işler. Olive ve Adam arasındaki ilişki, başta çıkar ilişkisi gibi görünse de, zamanla duygusal bir derinliğe bürünür. Hazelwood, karakterlerin aralarındaki kimyayı çok iyi bir şekilde kurgular. Başlangıçtaki çekişmeler, mizahi anlar ve çatışmalar, okuru merakta bırakırken, aynı zamanda onların daha derin ve gerçek bir bağ kurmalarını izlemek oldukça keyiflidir.

Romanın en önemli yönlerinden biri, bilimsel dünyayı ve akademik yaşamı aşk hikayesiyle harmanlayarak anlatmasıdır. Olive’in yüksek lisans çalışmaları ve Adam’ın profesörlük kariyerine dair detaylar, okura bilimsel bir ortamda geçen bir ilişkinin nasıl olabileceğini gösterirken, akademik dünyada karşılaşılan zorluklar ve zihinlerdeki önyargılar da vurgulanır. Hazelwood, bu dünyada kadının rolünü de ele alır ve karakterleri, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, başarı baskısı ve kariyer ile kişisel yaşam arasındaki dengeyi bulmaya çalışan insanlarmış gibi betimler.

Kitabın yazım tarzı oldukça eğlenceli ve mizahi unsurlarla bezeli. Olive’in iç monologları, onun biraz garip ama sevimli kişiliğini ve güven arayışını çok iyi yansıtır. Hazelwood, karakterlerin diyaloglarını doğal ve içten bir şekilde kurgular, bu da kitaba gerçek bir samimiyet katmaktadır. Okur, Olive’in ve Adam’ın hikayelerini sadece bir aşk öyküsü olarak değil, aynı zamanda iki insanın birbirlerini tanıma süreci olarak da deneyimler.

Aşk Hipotezi, özellikle romantizm ile bilimsel merakı birleştiren ve bu ikisi arasındaki zıtlıkları eğlenceli bir şekilde işlerken, aynı zamanda karakter gelişimine de büyük bir özen gösterir. Hazelwood, hem karakterlerin içsel çatışmalarına hem de aralarındaki ilişkinin evrilmesine yeterince yer verir. Okur, bu süreçte yalnızca bir aşk hikayesine tanıklık etmekle kalmaz, aynı zamanda karakterlerin kişisel dönüşümlerine de şahitlik eder.

Hazelwood’un bu eserinde, romantizmin yanı sıra, arkadaşlık, güven, kariyerle ilgili mücadeleler ve özgüven temaları da işleniyor. Özellikle genç kadınların bilimsel alanlarda kendilerini kabul ettirme çabası, Olive’in hikayesinde güçlü bir şekilde işlenir. Kitap, sadece aşkı değil, aynı zamanda bir kadının kariyerindeki başarısını ve kendi gücünü keşfetme yolculuğunu da anlatıyor.

Sonuç olarak, Aşk Hipotezi, romantizm severlerin ilgisini çekecek kadar tatlı, bilimsel dünyaya dair meraklı okurlar için ise eğitici bir hava taşıyan bir romandır. Hem romantik komedi unsurlarını hem de kadın karakterin kişisel gelişimini harmanlayan bu kitap, duygu dolu anların yanı sıra keyifli bir okuma deneyimi sunar. Bilimle aşkın buluştuğu bu modern romantik kurgu, okuruna neşe ve umut verirken, aynı zamanda kalp kırıklığı ve pişmanlık gibi duyguları da gerçekçi bir şekilde keşfeder.

Aşk Hipotezi, yalnızca romantizm arayanlar için değil, aynı zamanda bilimsel bir bağlamda insan ilişkilerini keşfetmek isteyenler için de ideal bir seçimdir.



Komedi Filmi : Kinda Pregnant

 Herkese merhabalar efenim, Dün yarım gün oldu evlere dağıldık.Felaket kar yağıyor 2 gündür.Bugünle birlikte cumartesi ve pazar günü de evde...