Neyse efenim bizim bu yıl ki antrpoloji dönem sonu ödevimiz olan ve bana düşen 2 Tabu belgeselinden bahsetmek istiyorum.Belki aranızda belgesel sevenleriniz vardır ben eskiden pek sevmezdin açıkçası ama bu antrpoloji dersi bu yıl bana baya bir şeyler kattı bu anlamda diyebilirim.
Bu belgeselleri ve daha fazlasını belgesell.com dan bulabilirsiniz.
1-Geçiş Törenleri Ayinleri:
Hayat doğumla başlayan
ölümle biten bir yolculuk.Doğumdan ölüme kadar belli gelişme dönemlerinden
geçiyoruz.Bazı ülkelerde işte bu gelişme dönemleri bir ‘’geçiş ayini’’ ile tabu
haline gelebiliyor.
Güney Afrika’da bir erkek
çocuğun erkekliğe girişi bir ayinle yapılıyor.Bu ayine ‘’sünnet töreni’’
deniliyor.Bu şekilde erkek olacak kişinin gerçek acıyı tatması sağlanıyor.
20 yaşına gelince ilk
olarak saç traş ediliyor o sırada ailesi danslarla kutlamalar yapıyor.
Sünnet töreni öncesinde
erkek çocukların vücudu her yaz beyaz boya ile boyanır,kabileden çok uzakta
derme çatma bir kulübeye kapatılırlar.Hijyen neredeyse hiç yok,enfeksiyon
yaygın.Bunun sonucunda sakatlanma ve ölümlerin olması oldukça yaygın.
Buna benzer bir törenle
olmasa da dünyanın bir çok yerinde (örneğin Müslümanlarda) sünnet töreni
oldukça yaygın.Erkekliğe geçiş bir çok yerde gerçekten önem sahibi olan bir
konu.Sadece erkekliğe değil Meksika gibi bir yerde kadınlığa geçişte oldukça
önemli görülüyor ve bunu ayinleştiriyorlar.Meksika’da oldukça eski bi topluluk
olan Apaçiler bu geçiş töreninin başrolünde.
Bu kadınlığa geçiş
töreninde ilk adet ritüeli oluyor.Amaç adet ağrısı ve doğum acısına hazırlıklı
ve dayanıklı yetişmelerini sağlamak Apaçi kadınlarının.Bu şekilde kadın olmanın
ne olduğu,bir kadının nelere katlandığı vurgulanıyor.Kadınlık kutlanıyor çünkü
kadınlar türün devamını sağladıkları için kadınlara Apaçilerde büyük saygı
duyuluyor.
İnsanın bu gelişimsel süreçleri içinde
sadece erkekliğe ya da kadınlığa geçişi değil yaşlılığa geçişi de bir süreç
oluyor.Amerika’da en azından bu böyle oluyor.
Amerika güzelliğe,gençliğe tapar ve
üretkenliğe değer verir.Diğer kültürler topluma değer verirken Amerika
bağımsızlığa ve bireyselliğe odaklanır.Yaşlılık çoğu Amerikalıyı töreni olmayan
bir geçişe zorlar.Evlerinden ve ailelerinden genellikle koparılırlar ve bu
karar torunları,çocukları tarafından verilir.Doğu ülkelerinde yaşlılara
yaşantıları ve tecrübeleri nedeniyle değer verilir,saygı duyulur.Bir çok ülkede Amerika’nın yaşlılarını huzurevlerine
ve bakımevlerine vermesini eleştirir.
Doğuştan sahip olduğunuz
bedeni değiştirmek için ne kadar ileri giderdiniz?
Vücudumuza yaptığımız
değişiklikler sadece bireysel farklılıkları değil içinde yaşadığımız kültürü de
tanımlar.
Tayland’ta uzun boyunlu
kadınlar kabilesi bu kültürü tanımlayan yansıtmalardan sadece biri.
5 yaşında boyunlarına uzun
pirinç halkalar takıyor,bu takıları takan kişinin vücudunda şekil bozuklukları
dahi görülebiliyor.Bu kadınlar bu geleneği şu şekilde yorumluyor:
‘’Biraz rahatsızlık ve ağrı
hissetmek yaşamın bir parçasıdır.’’
Halk hikayelerinde halka
çıkarsa boynunun kırılabileceği dahi anlatılıyor.Bu halklar onlar için bir
güzellik ve estetik anlayışından öte geleneksel bir yapı.Uzun boyunlu olmak
zarif olmakla bir görülüyor.
Afrika’da çocukların
yüzlerine acı dolu dövmeler yapılıp ilkel aletlerle dişleri törpüleniyor.Afrika’da
başka bir geleneksel güzellik anlayışı ise annelerin küçük kız çocuklarının
göğüslerini kızgın bir sopayla 3 ay boyunca ezerek küçültme çabaları.Bu
uygulamada ki amaç; erken yaşlarda erkeklere kendilerini
kaptırmamaları,bağımsız bir birey olarak yaşamaları,istenmeyen evlilik ve
hamileliklerin önüne geçmek.
Asya ve Afrika ülkelerinde
güzellik ve estetik anlayışı daha çok kültürel ve geleneksel olarak ele
alınıyor oysa Amerika ve Avrupa’da durum daha farklı.Örneğin Miami’de;popo ve
göğüs ameliyatı oldukça yaygın bir şeydir.Miami’de güzel kalmak ve güzel olmak
bir saplantı haline gelmiş.Kadınlar kadar erkeklerde bu ameliyatlara
giriyor.Sahte göğüs kasları,kalça ameliyatları yapılıyor.Mankenlik yaparak bu
sahte vücutlarıyla para kazanıyorlar.Onlara göre bu durumda hiç bir ahlaksal
yanlış yok.İşlerine yarayan her şey
doğru kabul ediliyor.
Sonuç:
İnsanların hepsi doğuştan
Allah’ın kendilerine verdikleri bir dış görünüşe,kendince ‘’insani’’ bir
güzelliğe sahiptirler.Ama insanlar yaşam koşulları,kültür ve başka insanların
kendi haklarında ki düşünceleri neticesinde içlerinde oluşan kendi yapısını
beğenmeme ya da herkes yaptığı için doğal olmayan bi durumun doğal görünmesi
neticesinde vücutlarını,duruşlarını değiştirebiliyorlar.
Bu bazen Tayland’ta ve Afrika’da
olduğu gibi kültürel ve geleneksel bi yapı olabiliyor.İçlerinde gerçekten
düşünebilen insanlar olsaydı ‘’Biz bu saçma ve işkence veren şeyleri neden
yapıyoruz ki?’’ diye sorgulardı.Belki diğer kabilesindeki insanları ikna
edemeyebilirdi ama gelenek adı altındaki insani olmayan güzellik işkencelerine
bi ‘’dur’’ deme cesaretini göstermiş olurdu.
Afrika’da kız çocuklarına
uygulanan göğüs dövülme işlemi ise ayrı bi işkence.Küçük kızların cinsiyetinin
varlığından nefret etmesine kadar gidebilecek psikolojik tramvalar yaratacak
bir şey bu.Eğer burada gerçekten niyet erken evlilik ve hamilelikleri
engellemekse o zaman erkekleri iradeli ve başka kızlara zarar vermeyecek
şekilde yetişmelerini sağlamaları lazım.
Miami’de yapılan popo ve
göğüs ameliyatları ise sadece kendini kandırmaktan başka bir şey değil.İnsanlar
senin yaptığın şeylere,düşüncelerine ya da ruhuna bakmıyor.Dış görünüşüne
bakarak senin hakkında yorumlarda bulunuyor.Bence bu durum en az geri kalmış
ülkelerdeki yapılan şeyler kadar iğrenç.Kolay para kazanmak adına vücuduna
değiştirmek ve hatta bıçak altına yatıp ölüme kadar varacak bir şeyi göze almak
bence hiçte akıl karı olmayan bi durum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder