Herkese merhabalar efenim...Çileli Temmuz'un yarısındayız oldu bitti maşallah geriye bir şey kalmadı inşallah...Zaten ayın 26'sı gibi Amasya yolcusuyuz ordan da Samsun'a gitme ihtimalim var ama ailecek değil sadece ben evet bol bol gezicem hakettim bu yaz halulu! Neyse okuma listemdeki kitapları bulup okudukça ayrı bir mesut oluyorum hele de sahaflarda oldukça ucuz bir fiyata buldukça (7 TL) gibi...Kapakları biraz yıpranmış oluyor ama benim için çokta önemli değil açıkçası sonuçta önemli olan için yırtık olmasın içinde ki yazılar silik olmasın yeter sonuçta orijinalinden ne farkı var niye bir kitaba o kadar parayı bayayım zaten okuduğum kitap anca 1 haftayı buluyor sonra kütüphaneye...Neyse gelelim yeni kitabımıza nihayet Bir Genç Kızın Gizli Defteri serisini tamamlamış bulunuyorum biraz geç oldu ama...Tee 6.sınıftan bu yana dur bakayım kaç sene olmuş...Evet evet tam 7 senede tamamlamışım bu seriyi...10 seri gerçi dile kolay...Bu seriyi bilmeyen genç kız var mı benim yaşlarımda cidden? İpek Ongun bir nesli silip süpürdü resmen.Ergenliği,gençliği bu kadar iyi tanıyan ve inanılmaz güzel ve samimi bir dille hele de bunu günlük şeklinde yazan bir kadın nasıl olur da bu zamana kadar okunmaz! Kızlar büyük şey kaçırırsınız vallahi... Serra (baş kahraman) benim için hep bir ideol olmuştur.Giyinmesi,lens takması,davranışları,ailesi,arkadaşları yaşadıkları sanki kendi arkadaşımın olaylarını anlatıyormuş gibi gelirdi hep bana.Ayrıca kendimi o kızla özdeşleştirdiğim çok yer oldu.Dediğim gibi lens takması,kendi ayaklarının üstünde durma istemesi,arkadaşlarıyla birlikteyken alaycı hali,kimseye eyvallahı olmaması ve elbette yazmaya olan tutkusu...
Bu arada resimde gördüğünüz not defteri de alınacaklar listemde olan ve üzeri çizilen bir şeydi o yüzden mutluluğum 2 kat oldu diyebiliriz...Biraz daha süslü püslü bir şey istiyordum ama şimdilik idare edicem gibi ama benim asıl gözüm D&R 'da şu sıra izleyip çok beğendiğim fimlerin olduğu not defterleri kesin kafaya koydum alıcam!
Her halta "Maydanoz" olan blog... Film,Dizi,Kitap,YouTube,Anime,Moda,Yemek,Gezi,Oyun,Eğitim,Makyaj,Alışveriş,Bakım,Tiyatro,Konser...
15 Temmuz 2014 Salı
14 Temmuz 2014 Pazartesi
Maydanoz Time:Kitap-Jack London Demir Ökçe
Herkese tekrardan merhabalar...Tatil kitabı olarak biliyorsunuz Jack London-Demir Ökçe'yi seçmiştim zorla okuyup bitirdim desem yeridir bu konularda bilinçli ama uzak bir insan olduğum için sıkıntıdan öldüm diyebilirim.Evet malesef benim de geleceğin psikolog aday adayı olarak manyak manyak takıntılarım var hele de kitap konusunda başladığım kitabı yarım bırakamıyorım bırakamadığım gibi yeni bir kitaba da başlamıyorum tam bir eleştirmen gibi davranıyorum ve o kitaptan ölümüne nefret etsem bile tamamlıyorum böyle bir kitap oldu işte bu da.İlk sayfalardan bir kızın ağzında anlatıldığı için önce hoş bir hikaye herhalde diyorsunuz arkasında özeti olmadığı için (annemin kitaplığından bir antika ) öyle Jack London realist adamdır Amerikalıdır çokta kötü bir şey beklemem hem adını da duyduğum bir yapıt dediydim öyle bir risk alıp okudum ama hiç bir hikaye yok ortada sadece bol mesaj ve mesajların empoze edilişi var.Kitabı okumanız için öncelikle bazı kelimlerin anlamlarını bilmeniz gerekiyor sosyalizm,devrim,oligarşi,monarşi gibi tarihsel kelimler ... Kitap zaten eski basım olduğundan mıdır nedir her kelimenin hatta her cümlenin neyi anlatmak istediğini dahi açıklamış yıldız koyarak.Kendimi Ahmet Mithat Efendi okuyor gibi hissettim vallahi.O da böyel yaparmış ya halkı eğitmek amacıyla yazdığı için fasulyeden bahsederken bi yıldız koyar fasulyenin yemek tarifini verirmiş evet aynen böyle bir şeydi işte kitap nasıl sıkıldığımı anlatabildim mi bilmiyorum..Eğer tarihe ve elbette devrimciliğe,kapatalizm ve sosyalizme meraklı bir insansanız okumanız tavsiye edilir bu konulardan uzak bir insansanız (etliye sütleye karışmayan ben gibi) bu kitabı okumanızı hiç tavsiye etmiyorum...
Konusu:Birleşik Devletler'de oligarşik tiranlığın kronik yükselişinin anlatıldığı, genellikle "Modern negatif ütopyalardan en erken", olanı olarak düşünülür. Jack London'ın sosyalist görüşlerinin en açık biçimde sergilendiği bir romandır. Roman özellikle Faşist yapılanmanın dünyayı nasıl vahşete sürükleyeceğini ve bunun karşısındaki devrimci duruşun nasıl olması gerektiğini kurgu içerisinde muhteşem bir şekilde anlatır.Kitabın özellikle II. Dünya Savaşı sırasındaki Irkçı ve Faşist hareketlerden önce yazılmış olması yazarın geleceği nasıl da tahmin ettiğinin bir kanıtıdır. Kitapda ayrıca bugün ezen ülkelerde görülen işçi sınıfının Oligarşik düzenin içerisinde afyon sayılabilecek sınıfsal haklarla nasıl susturulabileceğini de bulunduğu tarihten görebilmiştir. Kitap Jack London'un dediği gibi Uçurum İnsanları'ndan Tröstleşmiş büyük Burjuva'ya kadar ezen-ezilen ilişkilerini ele alıyor.
Konusu:Birleşik Devletler'de oligarşik tiranlığın kronik yükselişinin anlatıldığı, genellikle "Modern negatif ütopyalardan en erken", olanı olarak düşünülür. Jack London'ın sosyalist görüşlerinin en açık biçimde sergilendiği bir romandır. Roman özellikle Faşist yapılanmanın dünyayı nasıl vahşete sürükleyeceğini ve bunun karşısındaki devrimci duruşun nasıl olması gerektiğini kurgu içerisinde muhteşem bir şekilde anlatır.Kitabın özellikle II. Dünya Savaşı sırasındaki Irkçı ve Faşist hareketlerden önce yazılmış olması yazarın geleceği nasıl da tahmin ettiğinin bir kanıtıdır. Kitapda ayrıca bugün ezen ülkelerde görülen işçi sınıfının Oligarşik düzenin içerisinde afyon sayılabilecek sınıfsal haklarla nasıl susturulabileceğini de bulunduğu tarihten görebilmiştir. Kitap Jack London'un dediği gibi Uçurum İnsanları'ndan Tröstleşmiş büyük Burjuva'ya kadar ezen-ezilen ilişkilerini ele alıyor.
Maydanoz Time:Film-Sadece Sen
Herkese merhabalar efenim...Bugün ilk postumuza film postu ile başladık çünkü dünün 2.postunu yazamadım malum yeni geldik yemekti banyoydu yol yorgunluğuydu uyumuş kalmışım vallahi ama bende hak geçmek yok bugün 3 post yapamaya çalışıcam o yüzden Aydın'da sabah gezmelerinden sonra akşam ailecek izlediğimiz bir filmden daha bahsedicem size.Evet bu da benim film izleme listemin dışında araya giren 2014 yapımlarından.Aslında bu da bir uyarlama Türk filmi diyebiliriz.Always adlı bir yabancı sinemadan uyarlanmış ama ben izlemediğim için bu daha heyecanlı geldi elbette bana.İlk ön yargı başladım izlemeye çünkü başrollerde gerçekten hiç sevmediğim 2 oyuncu vardı.Belçim Bilgin'i burda hala sevmedim ama İbrahim Çelikkol cidden oyunculuğunu konuşturmuş diyebilirim.Daha vahşi,öfekli ve sert bir adam gibi göründüğü için burda daha sakin daha ezik bir rol oynamış ama bunun da hakkından gelmiş bence.Belçim Bilgin hep tekdüze oynuyor bence bütün oynadığı sinema filmlerini izledim neredeyse hepsinde de aynı tonlama aynı mimikler ya hep aynı tip kadını oynuyor ya da bu işi cidden beceremiyor bak eyvallah gerçekten çok güzel kadın yüzüyle duruşuyla ekrana cidden çok yakışıyor ama soğuk bir kadın negatif enerji yayıyor bence.Bu filmde kör rolünü oynuyor ama bence Beren kadar başarılı bile değil kör kadın ama gözlerinde neredeyse hiç kayma bile yoktu hatta zaman zaman görüyormuş bile gibi geldi bana yani o rol tam geçmedi bana diyebiliriz.Ayrıca film hakkında diyebileceğim tek saçmalık denizin ortasında yetişen o tek ağaç nedir yarrabi? Cidden öyle mucizevi bir ağaç var mı yoksa dekorda hayal güçlerini mi zorladılar bilemiyorum...Birde 20 bin çokta para değil yahu sağdan soldan kredi çeksekler yine toplanırdı bari 200 bin falan deyin usturuplu sallayın...
Konusu:Ali, yaşamında oldukça zor bir dönemden geçmektedir. Nasıl başa çıkacağını düşündüğü bir sırada, sessiz sakin bir hayat sürmekte olan Hazal ile tanışır. Hazal, Ali'nin ketum ve durgun ruhuna büyük heyecan katacak, kalbi onun için çarpmaya başlayacaktır. Birbirlerini tanıdıkça Ali'nin Hazal hakkında öğrendikleri, ona geçmişte kendi yaptığı hataları hatırlatacaktır. Ali her ne kadar boksörlük mesleğini bırakmış olsa da Hazal'a olan aşkı için son bir kez dövüşmesi gerekecektir... Aşkın engel tanımadığını ortaya koyan Sadece Sen, zorlukların içinde filizlenen bir ilişkiyi beyaz perdeye taşıyor. Emekliye ayrılmış bir boksörle görme engelli bir kızın arasında tutkulu bir aşk olabilir mi? Acaba boksörün geçmişi bu aşka başka bir engel mi oluşturacaktır yoksa o güçlü bağ her şeyin üstesinden gelebilecek midir?
Konusu:Ali, yaşamında oldukça zor bir dönemden geçmektedir. Nasıl başa çıkacağını düşündüğü bir sırada, sessiz sakin bir hayat sürmekte olan Hazal ile tanışır. Hazal, Ali'nin ketum ve durgun ruhuna büyük heyecan katacak, kalbi onun için çarpmaya başlayacaktır. Birbirlerini tanıdıkça Ali'nin Hazal hakkında öğrendikleri, ona geçmişte kendi yaptığı hataları hatırlatacaktır. Ali her ne kadar boksörlük mesleğini bırakmış olsa da Hazal'a olan aşkı için son bir kez dövüşmesi gerekecektir... Aşkın engel tanımadığını ortaya koyan Sadece Sen, zorlukların içinde filizlenen bir ilişkiyi beyaz perdeye taşıyor. Emekliye ayrılmış bir boksörle görme engelli bir kızın arasında tutkulu bir aşk olabilir mi? Acaba boksörün geçmişi bu aşka başka bir engel mi oluşturacaktır yoksa o güçlü bağ her şeyin üstesinden gelebilecek midir?
13 Temmuz 2014 Pazar
Maydanoz Time:Ben-Didim Altınkum Plajı
Herkese evceğizimden merhabalar efenim...Evet nihayet evdeyiz ve evet hemen söylüyorum insanın evi gibisi yok...Başkasının evinde (ne kadar akraba da olsa) uyumak,yıkanmak oldukça zor benim için...Aslına bakarsanız oteller daha bi rahat ediyorum dahi denebilir.Neyse son gezmemiz Didim Altınkum Plajına oldu.Bu sefer tarihi gezi yapamadık malesef çünkü malum kısıtlı zamanımız vardı.
Altınkum plajı gördüğünüz gibi oldukça kalabalık daha çok turistler giriyor sanırım burada denize biz Türkler onlardan uzak daha sakin bir yerlere kaçmayı tercih ediyoruz...
Her yerde mini hediyelik eşya satıcıları var bildiğiniz tatil mekanları gibi burada bu converse ayakkabı şeklinde ki çantalar çok hoşuma gitti...
Upuzun bir sahili var yemek yenecek yerler,satıcılar ve yolun ortasında şak diye karşınızı çıkan biraz bana anlamsız gelen Poseıdon heykeli çıkıyor.Bilmeyenler için söylemek gerekirse Poseıdon Yunan deniz tanrısı ve Didim adıda bu adamdan geliyormuş orijinal hali Dıydım'mış...
Gezmelerden yorulunca Vısta Restaurant'ta oturup 7 Tl gibi oldukça uygun bir fiyata kumpir yedik ama kumpir malzemelerini kendiniz seçip masaya oturup karışık kumpir derseniz adam kafasına göre malzeme koyup getiriyor.(Tembellik yapmayın sonra babamın gazabına uğrarsanız içinde nerdeyse hiç bir malzeme yoktu Allah'tan uyardıkta geri doldurup getirdiler...)
Dondurma olarak açık dondurma (külahta) dondurma almak istedik ama benim midemde o kadarlık yer olmadığı için küçük bu renkli dondurmadan almayı tercih ettim sahili boydan boya gezdikten sonra eve gitme vakti geldi artık 2 günlük planlanan tatilimiz oldu size 4 gün bugünde evdeyiz artık.Ramazan bitene kadar yine gezme yok bize bu kadarcıktı tatil.Hele bi nereyi kazandığım belli olsun ... Sanırım ilk olarak Amasya'ya gidicez malum bi memlekt ziyareti yapmak farz her yaz anneannem bayar yoksa bizi vallahi.Bayramımızı orada geçirebiliriz Amasya'yı bu sefer turist gibi gezmeyi planlıyorum bol gezi postlu bir yaz olması dileği ile efenim...
Altınkum plajı gördüğünüz gibi oldukça kalabalık daha çok turistler giriyor sanırım burada denize biz Türkler onlardan uzak daha sakin bir yerlere kaçmayı tercih ediyoruz...
Her yerde mini hediyelik eşya satıcıları var bildiğiniz tatil mekanları gibi burada bu converse ayakkabı şeklinde ki çantalar çok hoşuma gitti...
Upuzun bir sahili var yemek yenecek yerler,satıcılar ve yolun ortasında şak diye karşınızı çıkan biraz bana anlamsız gelen Poseıdon heykeli çıkıyor.Bilmeyenler için söylemek gerekirse Poseıdon Yunan deniz tanrısı ve Didim adıda bu adamdan geliyormuş orijinal hali Dıydım'mış...
Gezmelerden yorulunca Vısta Restaurant'ta oturup 7 Tl gibi oldukça uygun bir fiyata kumpir yedik ama kumpir malzemelerini kendiniz seçip masaya oturup karışık kumpir derseniz adam kafasına göre malzeme koyup getiriyor.(Tembellik yapmayın sonra babamın gazabına uğrarsanız içinde nerdeyse hiç bir malzeme yoktu Allah'tan uyardıkta geri doldurup getirdiler...)
Dondurma olarak açık dondurma (külahta) dondurma almak istedik ama benim midemde o kadarlık yer olmadığı için küçük bu renkli dondurmadan almayı tercih ettim sahili boydan boya gezdikten sonra eve gitme vakti geldi artık 2 günlük planlanan tatilimiz oldu size 4 gün bugünde evdeyiz artık.Ramazan bitene kadar yine gezme yok bize bu kadarcıktı tatil.Hele bi nereyi kazandığım belli olsun ... Sanırım ilk olarak Amasya'ya gidicez malum bi memlekt ziyareti yapmak farz her yaz anneannem bayar yoksa bizi vallahi.Bayramımızı orada geçirebiliriz Amasya'yı bu sefer turist gibi gezmeyi planlıyorum bol gezi postlu bir yaz olması dileği ile efenim...
12 Temmuz 2014 Cumartesi
Maydanoz Time:Film-Non Stop
Herkese Aydın'dan merhabalar efenim...Evet malesef bugün de evimden yazamıyorum çünkü bir gün daha kalmaya karar verdik sabah Didim Altınkum plajını gezdik denize girdik güneşlendik (evet amele yanığı yapmayı her zaman olduğu gibi yine yapmayı başarmış bulunuyorum benim ki eşsiz bir yetenek elbette ) .Akşam evimize gidicektik ama babam çok yorgun olduğunu söyleyince yengemden de bu gece de kalın ya giderseniz ne olucak desteği gelince bu akşamın postunu da burda yapmak kaldı bana.Telefonda ki resimlerdi atamadığımdan yarın Ben postuyla gelecek elbette bugün yapılanlarda..Neyse biz gelelim dün yine 2 aile izlediğimiz akşam filmine.Evet sabahları denizde akşamları film de tam bir tatil havası ülke de olanların hiç birinde haberimiz yok diyebilirim.Neyse biz gelelim dün akşam izlediğimiz filme.Ben şu sıralar klasiklerden gidiyordum ama araya yine 2014 film sokuyordum hep geri de kalmayalım biraz güncelden de gidelim diye.Non-stopta o güncel filmlerden biri olmuş oldu.Aslında çokta orijinal bir film olduğunu söyleyemicem ama ailecek izlenecek hafif gerilimli bir film.Öyle kan vahşet tarzı bir şey değil.Daha çok bir terörist var ve bu terörist bir grubun içinde bakalım detayları kaçırmayınca siz küçük şeyleri yakalayıp kimin olduğunu bulabilecek misiniz? Evet ben tabi ki bulamadım adamı şizofren dahi yaptım kesin kendidir falan dedim ama yemedi hadi bu da benden size bir ip ucu :) Psikolojik bir film değil yani heveslenmeyelim hemen...
Konusu:Havada geçen aksiyon dolu bir macera. Kimin suçlu kimin masum olduğunun film içinde belirsizliğe karıştığı Hitchcockian bir aksiyon olarak nitelenen filmde Neeson, Hava Kuvvetleri'nden emekli bir askeri canlandırıyor ve uçakta uçan 200 yolcunun hayatı şimdi onun ellerinde, her 20 dakikada bir uçaktaki birisini öldürmekle tehdit eden esrarengiz bir suçluyu yakalamaya çalışan hava polisi Bill Marks’ı canlandırıyor. Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı herkesin potansiyel suçlu kabul edildiği bu durum Bill Marks'ı baş etmesi güç bir macera ve gerilimin içine sürüklüyor.
Yerden 12.000 metre yükseklikte geçen bu zamanla yarış filminde Bill, eğer hesabına 150 milyon dolar yatırılmazsa yolcuları öldürmek için fazla beklemeyeceğini söyleyen şüpheliyi bulmaya çalışır. Ancak yapacaklarını bir tek kendsine mesaj olarak göndermesi Bill'in durumunu daha da zorlaştırmıştır. Çünkü panik olan yolcular uçakta yaşanan terörün sorumlusu olarak Bill'den şüphelenmeye başlamıştır.
Konusu:Havada geçen aksiyon dolu bir macera. Kimin suçlu kimin masum olduğunun film içinde belirsizliğe karıştığı Hitchcockian bir aksiyon olarak nitelenen filmde Neeson, Hava Kuvvetleri'nden emekli bir askeri canlandırıyor ve uçakta uçan 200 yolcunun hayatı şimdi onun ellerinde, her 20 dakikada bir uçaktaki birisini öldürmekle tehdit eden esrarengiz bir suçluyu yakalamaya çalışan hava polisi Bill Marks’ı canlandırıyor. Hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı herkesin potansiyel suçlu kabul edildiği bu durum Bill Marks'ı baş etmesi güç bir macera ve gerilimin içine sürüklüyor.
Yerden 12.000 metre yükseklikte geçen bu zamanla yarış filminde Bill, eğer hesabına 150 milyon dolar yatırılmazsa yolcuları öldürmek için fazla beklemeyeceğini söyleyen şüpheliyi bulmaya çalışır. Ancak yapacaklarını bir tek kendsine mesaj olarak göndermesi Bill'in durumunu daha da zorlaştırmıştır. Çünkü panik olan yolcular uçakta yaşanan terörün sorumlusu olarak Bill'den şüphelenmeye başlamıştır.
11 Temmuz 2014 Cuma
Maydanoz Time:Ben-Söke Harikalar Diyarı Gece
Herkese merhabalar efenim..Evet nihayet gece gezmemizi yapmış bulunuyoruz taze taze hemen geldim sizlere yazayım dedim vallahi yarın tatilimizin son gün bu yüzden sabahında Didim'i gezme ile akşamında ise yolculukta olacağımdan post yazmaya fırsat bulurmuyum pek bilemiyorum ama şimdi bile yazdıysam eve gidince eğer vakit çok geç olmazsa elbette hemen postu yazar taze taze yollarım vallahi.Gece postu yapmayı inanın hiç sevmiyorum ama sabahında oruçtuk bu yüzden bu sıcakta bir yere çıkamayız vallahi deyince millet akşam iftardan sonra çıkıldı gezmelere mecbur biz de Söke'nin çıkışı ile Kuşadası'nın girişi sayılabilecek bir yerde olan ve komşularımızından zamanında bize çok tavsiye ettiği Söke Harikalar Diyarı'na gidelim dedik bunun daha büyük bir versiyonuna Samsun'dayken gitmiştik ama o zamanlardan pek foto kalmadı malesef şimdi size bir hatırlatma postu yapacak o yüzden bir daha gidersem bol bol orada da foto çekinirim.Bir il.e için oldukça güzel bir yer diyebilirim.Aslında oldukça kalabalık (özellikle de akşamları) olan bir çay bahçesi niteliğinde canlı müzik eşliğinde 5 Tl aile boyu çay ile çay kahve keyfi yapabilir bir yandan da çekirdeğinizi çıtlyabilirsiniz siz sohbet ederken çocuklarda bu güzel ortamın keyfini çıkarabilirler.Malum benim içimde ki çocuk hiç büyümeyecek böyle yerlere resmen bayılıyorum ordan oraya çocuklardan beter koşturup durdum ve sürekli salak saçma poz verdim diyebilirim.Tüm gün evde durunca (tatile geldik sonuçta neden evde duruyoruz yani evde duracaksak bende kendi evimde pineklerdim yani) bana sağdan soldan sıkıntılar gelmeye başlamıştı açıkçası bu yüzden bu yarım saatlik dahi sürmeyen gezme bana ilaç gibi geldi...Daha sonra eve geldik çünkü yengemle Egecik evde kaldılar çünkü Ege uyku vaktini çoktan geçirmişti küçük çocuklu olunca gece gezmeleri de kısa oluyor malesef ...Evimize geldik ve Screable oynadık tabi ben İngilizce ya da Korece(okunuşuyla) oynayalım dedim ama pek yemedi elbette sadece içimde kalmasın diye bi Lee Dong Wook yazayım dedim ahh ahh özledim kısık gözlümü yahu yarın cumartesi değil mi şimdi Hotel King'in yeni bölümü var eve gelir gelmez izlerim artık hemen özlemimi gideririm onunda bitmesine az kaldı zati...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Gerilim Filmi : The Substance
Herkese merhabalar efenim, Yılın en iyi korku filmlerinden biri olmaya aday olan feministik bir Body Horror olarak anılan ve artık sinefill...
-
Herkese merhabalar efenim ... Hep iyi Çin dizilerinden bahsedecek değilim ya bir tane de izlediğime bin pişman olduğum ama yine de yarı da...
-
Herkese merhabalar efenim, Şu sıralar sizlere dizi diyarında tee Asya'nın farklı farklı yerlerine sürüklüyorum biliyorum :) Bu sefer Ja...
-
Herkese merhabalar efenim, Biliyorsunuz ki bu yazımı ALES ve YÖKDİL,YDS'ye hazırlanarak geçiricem.ALES'de matematik beni yorarken a...