Maydanoz Time : Müzik - Ellie Goulding - Love Me Like You Do

Herkese merhabalar efenim.Bugün geleneksel cuma müzik gününde Grinin 50 Tonu filminin şarkısını yapan ve kliptede yer veren ve benim şu aralar dinlemekten pek zevk aldıım yumuşak sesiyle Ellie Goylding ve Love Me Like You Do var bakalım siz de benim kadar sevecek misiniz?

Maydanoz Time : Gezi - Alsancak&Konak&Bornova Gezisi

Herkese merhabalar efenim.

Bugün Bodrum'a gitmeden size de söylediğim gibi şöyle sabahtan akşama gönlümüzce İzmir'i gezdik İzmir'e doyduk resmen.Her zaman derim aile ile gezmek ayrı bir tat arkadaşlarla gezmek ayrı bir tat.Arkadaşlarla gezmenin tek olumsuz tarafı o kadar çok eğleniyorsunuz ki zaman çok çabuk geçiriyor hatta fotoğraf çekmek dahi aklınıza gelmiyor,şimdi resimlere bakıyorum da benim bile içinde olduğum bir tane bile fotoğraf çekmemişim :( Anın tadının çıkarmışız resmen...

Gezimiz öncelikle Gaziemir istasyonundan yaklaşık 20 dk süren Alsancak istasyonuna giderek başlıyor.İlk gezi noktamız Alsancak.Hava bir sıcak ki sormayın ama akşama doğru da yağmur gösteriyor öylesine saçma bir havası var ki İzmir'in sormayın yani.Sabah yandık akşam donduk :(

Alsancak sahili her zaman ki pek güzel.Çingenler dışında tabi ki,sürekli falınızı bakmak isteyen ve size gül satmaya çalışan çingenler tarafından taciz ediliyorsunuz maalesef :(

Ayrıca hafta içi olduğundan mıdır nedir çok kalabalık değildi Kordon.

Gezilecek en dişe dokunur caddesi Kıbrıs Şehitleri Caddesi olarak geçiyor.Kafeler,barlar,mağazalar ne ararsanız var burada.

O sıcağa rağmen hava çok rüzgarları ve denizde pek huysuz.Canım vapurla karşıya geçip vapur keyfi yapmak istemedi de değil hani ama deniz pek huysuzdu bugün havaya da güvenemiyorduk ayrıca gezilecek daha çok yer vardı ve zamanımız kısıtlıydı.Yemek işini Burger'da halletikten sonra :

Sahildeki Kordon Cafe'ye oturduk.Bira keyfi yaparken arkadaşım ben içki içmediğimden Muzlu-Çikolatalı Frappe söyledim.Hem hiç beğenmedim hem de gereksiz pahalı buldum bu yeri.

Alsancak'ta biraz dinlendikten sonra yürüyerek Konak'a geçtik ve Kemeraltın'da biraz dolandık.

İstediğiniz her şeyi bulabileceğiniz İzmir'in hesaplı çarşılarından biri ünlü Kemeraltı ...

Ardından  Tarihi Asansör'ü gezmeye geldik.İlk olarak karşınıza ünlü Fransız şarkıcı Dario Moreno'nun Sokağı adı verilen yerden geçip Asansör'e geldik.Bu Sanat Sokağı benim en çok beğendiğim yerlerden biri oldu açıkçası.

Eski evler,sokak resimleri,sardunya kokuları ve eski güzellik...

Ve tam sokağın sonu Asansör'ün girişinde Moreno Psikolojik Danışmanlık diye bir yer gördüm ve resmen bayıldım! Böyle huzur verici bir yere özel bir Psikolojik Danışmalık merkezi açmak Allah'ım imrenmemek elde değil benim de hayalim böyle bir şey yapmak :)

Asansöre dış cepheden baktığımızda ne kadar eski olduğu belli oluyor.Eminim akşamları ışıklı hali ile manzarası daha bi güzeldir.Giriş ücretsiz.

Asansörün üst katından işte böyle bir İzmir manzarası var burada denizi gören evler öyle şanslı ki!
Havaya bakın bi hele Haziran'ın ortasında böyle bi hava :(

Üst katta bir Cafe ve bir Restorant var.İçerisi nasıl bilmiyorum ama bence mutlaka gelip bu manzara eşliğinde bir akşam yemeği yenmeli.Ama maalesef bizim o kadar vaktimiz yoktu :(

Son durağımız çok mini bir gezi yaptığımız Bornova oldu.Bornova öyle Küçük Park Ve Büyük Park dışında gezilecek pek bir yer yok.Herkesin favori mekanıda elbette Forum Bornova.Orayı zaten daha önce gezmiştim postunu da yapmıştım sizler için.Burası Küçük Park burada alışveriş yapabileceğiniz el tezgahları,ucuzcular ve cafe-barlar bulmak mümkün.

Son olarak yeşillikler içiden huzur içinde kafanızı dinleyebileceğiniz Büyük Park.

Bugün ki mini İzmir gezimiz de öyle olsu daha öncesinde ayrı ayrı detaylı bir şekilde yaptığım Alsancak-Konak-Bornova gezilerini Geziler bölümünden bulabilirsiniz.Pazartesi günü Bodrum'a gidiyoruz sizleri yine yeni güzel detaylı bir gezi postu bekliyor olucak şimdilik hoşkalın ha son olarak çok istediğim halde maalesef Oyuncak Müzesine gidemedik çünkü sadece Salı ve Cumartesi günleri açıkmış :(

Maydanoz Time : Film - Big Eyes

Herkese merhabalar efenim.Bugün erkende kalktım ve yıllara 10 yıllık sevgili arkadaşımı karşılamaya gittim beraber yedik içtik,bol bol dedikodu yaptık,gülüştük ve elbette kız kıza alışveriş yaptık.5'te otobüsü kalkıyordu onunda son günüymüş İzmir'de Çanakkale'ye memleketine uğurladım onu bende eve yollandım.D&R'dan 10 Tl kampanyasında çok istediğim 2 kitaptan aldım.Ha bu arada pazartesi Bodrum'a gideceğimiz kesinleşti haftaya pazara kadar Bodrum'da kalıcaz o zaman dilimi içinde post yapamayacağım maalesef gelince her gün için ayrı ayrı detaylı bir Bodrum gezi postu sizi bekliyor olucak.

Şimdilik film ve kitap postlarıylan idare edin beni.Neyse efenim gelelim bugünün müziklerini Lana Del REy'in yaptığı ve 3 dalda Golden Globe ödülleri alan Big Eyes filmi var bugün konuğumuz olarak.Big Eyes Tim Burton 2015 yapımı bir biyografi ve elbette bir kadının var olma hikayesi.Tek başına kızıyla erkeklerin egemen olduğu bir dünyada önceleri ezilsede kadın olduğundan emiğine sahip çıkılsada başkaları tarafından sonrasında gözünü açmasını ve bu uğursa savaşmasını anlatıyor.Bence en çokta kadınların izlemesi gereken bir film olmuş.

Maydanoz Time : Film - Ask Me Anything

Herkese yeni bir günden merhabalar efenim.Şu sıra ergen psikolojisine eğilmiş durumdayım resmen Brıtt Robertson en sevdiğim aktiristlerden biri diyebilirim (sarışın renkli gözlü olduğu için mi acaba) ama yine bu filmde de sınırları aşmış elbette.

Ergen yaşta diyebileceğimiz bir genç kızın yataktan yatağa hikayesini anlatır şekilde görülse de bu film aslına derinsel anlamda baktığımızda bir kızın baba ihtiyacını büyük yaşta ki adamlarla karşılamaya çalıştığını görüyoruz en başlarda bu böyle gider diye düşünürken süpriz bir sonla bitiyor film.Kızın cinselliği yaşarken ki gördüğü hayallere dikkat edin !

Maydanoz Time : Film - The Duff

Herkese yeni bir haftadan merhabalar efenim.Bu hafta şimdiden benim için dolu dolu geçecekmiş gibi görünüyor hayırlısıyla ayın 15'in de Bodrum'a mini bir tatil yapmaya gidiyoruz Ramazan öncesinde ondan sonrada oruç falan derken geçiricez yazın yarısını artık.

Bu haftanın başında sizlere film önerim olan The Duff 2015 yapımı Amerikan gençlik genç kız komedisi diyebilirim.Yaşım gereği böyle filmleri ayrı seviyorum.Eh tabi bir de okul işin içinde olunca ergen psikolojiside benim mesleğimle alakalı oluyor .(Her haltı mesleğime bağlamayı seviyorum.)

Eğer sizde bu haftaya şöyle komik ve fıkır fıkır beyninizi çok yakmayacak bir filmle başlamak istiyorsanız bu film tam sizlik!

Maydanoz Time : Kişisel - Zor Beğenirim Mimi

Deep Tone'un bir Mimi daha:
Mimin konusu, zor mu beğeniriz kolay mı, seçici miyiz her şeyi sever miyiz?

1-Yemek seçer misin?

Patlıcan ve bazı et türlerini yemiyorum.Onun dışında bamya yeme potansiyeli bile olan biriyim.Değişik tatları bilhassa severim.

2-Tatil için nasıl bir otel tercih edersin?

Ailemle birlikte yaşadığım için şimdilik 5 yıldızlı oteller.Ama ilerde 2 kişilik tatillere falan gidersem daha sakin,daha ucuz böyle otelden daha çok Amerika' da ki oteller vari ev tipi butik otelleri tercih ederim.

3-Diyelim ki kuzeninin düğünü var, Kıyafetini kaç gün önceden ayarlarsın?

En fazla 1 hafta mezuniyet elbisemi 1 gün öncesinde almış bi insanım bana her şey yakışır modunda olduğum için genelde bu konularda pek seçici olmuyorum :D

4-Bir kuaförün var mı?

Hayır yok zaten ne anlatmak istediğimi anlayıp adam gibi istediğimi yapan biri de yok olan yerlerde maalesef çok pahalı.

5-Yolda rastladığın arkadaşın sana kilo almışsın derse sen ne tepki verirsin?

Napam istiyon ?

6-Bikini mi mayo mu?

Göbeğimi ve yara izimi göstermeyecek her şey olur ama asıl tercihim mayo ya da mayokine ama nedense en son olarak bikini aldım nereme güvendiysem :(

7-Eleştiriye açık mısın?

Davranışlarımı ya da hayatıma karşı değil yazdığım ya da yaptığım şeylere karşı evet geliştirici oluyor.

8-Eşinin/sevgilinin en beğenmediğin yanı.

Yok 

9-Boş zamanlarında seni nerde buluruz?

Evde :D Ben hep evdeyim çocuklar ...

Maydanoz Time : Film - Batman Serisi

Herkese güzel bir hafta sonundan merhabalar efenim!

Bu hafta sonunun film tavsiyesi bir film serisi toplamda 2005'ten başlayıp 2012'de süren ve 3 seri olan bir seri.Çizgi karakterken bir anda film karakteri olan ve çok sevilen,çok beğenilen çok hayranı olan bir karakter bugün postumuzun konuğu.

Bunca zamandır ''Ne buluyorlar bu suratsız adamda?'' deyip izlememekte direniyordum.Ama bu çok çok sevdiğim arkadaşım (!) tam bi Mervil,DC manyağı olunca ee tabi ki en sevdiği karakterde Batman olunca benim de izleyesim geldi.Bu adam nede bu kadar soğuk nevaleymiş onun cevabını öğrenmiş oldum öncelikle.Yazık adamın küçükken anne,babası gözlerinin önünde öldürülmüş.

Batman insan Superman gibi farklı bi gezegenden gelmiyor.Teknolojiyi ve elbette zenginliğini kullanarak bi özel kahraman yaratıyor yoksa özel güçleri yok ne kadar Bilim Kurgu fantastik gibi görünsede hikaye.3 filmde de ayrı ayı konular var ama beni en beğendiğim elbette 2.film oldu çünkü favori psikom Joker vardı.Adamın oyunculuğu Bale'yi bile gölge de bırakmış diyebilirim.

Şu sıra daha önce izlemediğim ama adını çok duyduğum (bunun gibi) film serilerini izlemeyi düşünüyorum.Mesela Kill Bill,Matrix,Yüzüklerin Efendisi...  Benim cidden film serileri ile ciddi bir sıkıntım var gibi görünüyor sanırım hayatım boyunca bu kadar boş vakit bulamamış olmamdan da kaynaklı olabilir.

3.filmde benim en sevdiğim oyunculardan biri olan Anne Hathaway oynuyor Kedi Kadın rolünde.Daha önce özel bir film olarak çekilmişte ama Berry oynamıştı ben açıkçası çokta beğenmemiştim burada ki kedi kadın bence daha seksi ve daha gizemli.

Film serisinin sırasına gelecek olursak ben 3 günde bitirdim :

1-Batman Başlıyor

2-Kara Şovalye

3-Kara Şovalye Yükseliyor