1 Kasım 2014 Cumartesi

Maydanoz Time : Film - Bridget Jones's Diary

Herkese Kasım ayının ilk gününden merhabalar,iyi günler diliyorum efenim...Kasım ayında tahminen beni ne mi bekliyor : Balıkesir'de eminim tam bir kar ayazı ve daha fazla yağmur,soğuk...Koskoca bir vize haftası ve elbette bol bol ödevler ve daha çok isyan.Temennim bu sırada umarım yeni başladığım dizi ve kitaplara devam edebilir size en kısa sürede postunu yapmak yönünde olur.İzmir'e geldiğim şu 5.günümde hasta olduğum için anca tüm gün yan gelip yattım ve film-dizi izledim.Film planında seçtiğim filmlerin üstünü çizmek kadar içimi ferahlatan bir şey olamaz.Birde şu kitap okuma ödevlerimi hele bi bitireyim kütüphanede gözüme kestirdiğim çok güzel romanlar var kitap okuma planımın içinde olan.

Neyse efenim gevezeliği bir tarafa bırakacak olursak bugünün film posrunda 2001 yapımı belki de çoğu kızın izlediği ama benim daha yeni izlemeye fırsat bulduğum Bridget Jones'ın Günlüğü var.Yine kitaptan uyarlama bir film ile karşı karşıyayız.Kitabını daha önce bir arkadaşımda görmüştüm ama isteyip okumaya fırsatım olmadı maalese sınav dönemim yüzünden filmi olduğunu öğrendiğim zaman hemen izleme listeme ekledim.Her kadının hayatında bence 1 kere de olsa izlemesi gerek çok hoş bir Romantik-Komedi filmi.

Bizim ülkemizde malum 30 yaşına gelene kadar evlenmediysen ''evde kalmış kız'' ünvanını yapıştırıyorlar.(Ne yalan söyleyeyim bazen bende ki bu şansla bende evde kalacakmışım gibi geliyor.)Meğersem Amerika'da da durum aynen böylemiş tabi 2001 senelerinde eminim bu görüş daha yaygındır şimdi 30 evlenmek için ideal bir yaş olarak bile görülebiliyor.

Bu arada başroldeki kızı kendime benzeten bir ben miyim ? Sadece ten rengimiz benzemiyor onun ki daha bi beyaz hatta bazı bazı kırmızımsı.Birde benim boyum daha uzun lduğu için kilom o kadar belli olmuyor.Evet dış görünüşten bahsediyorum! Kızın şanssız olması hep kendini saçma ve komik durumlar içinde bulması ve kendşnş hep yalnız ölecekmiş gibi hissetmesi zaten aynı ben ! Ama dış görünüşteki benzerliğimizde eklenince bu film resmen benim geleceğimi anlatıyor be a dedim ! (Belki ilerde saçlarımı o kadar sarı yaparım bilemiyorum.) Günlük yazdığımı zaten daha öncede söylemiştim Buse's Diary olacak benim hayat filmiminde adı sanırsam.Tabi filmimin sonu bu filmde olduğu gibi güzel biter mi orasını hiç bilemiyorum.Hayatta herkes için hayırlısı diyelim.Her kör satıcının bir alıcı vardır derler hanımlar beyler ... Son olarak filmin 2.devam filmide varmış umarım en yakın zamanda izleme fırsatım olur.


31 Ekim 2014 Cuma

Maydanoz Time : Müzik - Taylor Swith Shake It Off

Herkese musmutlu cumalar dileyerek günün geleneksel müzik postuna başlıyorum efenim ... Taylor'um benim ! Fare suratlım ! Ne kadar tatlı bir şarkı ve ne kadar tatlı bir klip olmuş anlatamam.Yalnız klibi izlerken tek düşündüğüm yavrum sen git bi şeyler ye ne bu halin ! Zayıflıktan her yerin pörsümüş hadi paran yoksa gel buraya ben sana bi döner ısmarlıyımda etin budun yerine gelsin kadın dediğinde biraz göğüs biraz kalça olur be yavrum senin halin ne böyle bi deri bi kemik ! Tamam sağlık spor bilmem ne de eh görüyorsun Iggy'i görüyorsun j.Lo'yu ! Ayrıca olmuş boyun 1.90 deve gibi olmuşun biraz daha yemezsen seni elektrik direği zannedecekler ! O kadar zayıfsın ki suratın çökmekten fareye dönmüş suratında yanak olmadığından o allık o sıvanan föndöten isyan ediyor ben görüyorum yani burdan ... Neyse artık kilo almaya bak yani sen ! Her fırsatta uzun uzun bacaklarını ağzımıza sokmuşsun zaten bende de o kadar bacak olmasa kıskanıcam vallahi ! 

Sonuç olarak Shake It Off arkadaşlar bugünün klibi iyi eğlenceler !!!

Dip Not : Hastalığımın 4.günündeyim hala ölümüne hapşırıyorum pazar gününe kadar iyileşirim umarım sonra zaten yallah vizeler !!



30 Ekim 2014 Perşembe

Maydanoz Time : Film - Lucy

Herkese merhabalar efenim ! Yeni bilgisayarımda ilk filmimi izlemenin ve yeni post yapmanın heyecanını yaşıyorum şu anda ! Nihayet artık rahat rahat kişisel bilgisayarımda postlarımı hazırlayabileceğim (!) ... Ortama açık bilgisayarlarda post hazırlamak kadar zoru yok emin olun.Herkes birbirinin ne halt yediğini merak ediyor resmen.İki çıplak bacak resmi gören bilgisayar odasının görevlisi sana milli sapık muamelesi yapıyor evet kütüphane bilgisayarını kullanırken bu durumu yaşadım itiraf ediyorum kendimi erotik dergilere bakan yeni yetme ergenler gibi hissettim oysa tek yaptığım bu kışın modası olan pileli etek çeşitlerine bakmaktı !

Neyse efenim gelelim izlediğim ilk filme.Lucy vizyon girdiğinden beri gitmek istediğim bir filmidi zaten bayram vasıtasıyla gidelim demiştik ama geç kaldık vizyondan kalkmıştı çoktan ! Sinemaya zaman ayıramamak inanın beni çok üzüyor 1 ay sonra interete düşüyor Allah'tan !

Lucy'nin ekibi zaten mükemmel Scarlet ve Morgan daha ne olsun be hacılar ! Konusu ve kurgusu inanılmaz zaten sadece sonu biraz muallakta kaldı bana göre insan beyninin yüzde yüzünü kullanırsa ne olur sorusuna ben hep şöyle yanıt verdim bumm patlar ! Fizyolojik psikoloji dersinde bizde tam sinapsları ve beyin yapısını işliyorduk bi film tam tadı tuzu oldu bu konunun.Allah öylesine mucizevi bir yapıyla yaratmış ki bizi bir düşünsenize insan kendi beyniyle beyni inceliyor ! Derste hocamız bir video izletmişti bize internetle insan beynini karşılaştırıyordu.İnsan beyninde dünyadaki internet ağlarından web sitelerinden daha çok bağlantı var düşünün yani ! Hem de ne kadar mili mili mili saniyeler içinde gerçekleşiyor.Benim beynim yetmiyor şahsen bu konuyu daha fazla izah etmeye ama filmde oldukça güzel işlemişler bu konuyu uzun zamandır bu kadar iyi bilim-kurgu filmi izlememiştim şahsen.Tek kötü yanı sanırım Darwin teoreminin bolca reklamı yapılmış ve Tanrı kavramı bir kenara itilmiş !

29 Ekim 2014 Çarşamba

Maydanoz Time : Ben - My Vida Loca (İspanyolca)

Herkese İzmir'den merhabalar efenim...Gönül isterdi ki pek neşeli olayım cıvıl cıvıl şakıyayım karşınızda ama maalesef hiç halim yok çünkü hasta oldum ! İzmir'e adımımı atar atmaz yataklara düştüm :( Boğazımda inanılmaz bir yanma hissi var burnumda akıyor.Artık dinlenicez gezme hayalleri yine suya yattı anlayacağınız.Neyse efenim gelelim bu Ben postunun konusu olan BBC tarafından 22 bölümden oluşan İspanyolca öğrenme videolarına.Adamlar vatandaşları bir dil öğrensin diye didinip inanılmaz güzel bi video serisi çekmişler.Sanki gerçekten İspanya'da Madrid'e gitmişsiniz de yaşananların hepsi gerçekten sizinde başınıza gelmiş gibi hissediyorsunuz.Hem macera yaşıyor hem Madrid'i geziyor hem İspanyolca öğreniyorsunuz.22. bölümde de bir final testi sizi bekliyor öğrendiklerinizi test etmek adına eğer İspanya'ya gitme gibi bir hayaliniz varsa bence 1-2 ay önce bu video serisini açıp bir izleyin ben sırf senaryosu için bile açıp izlerim yani.

Bu arada bundan bahsettim mi daha önce bilmiyorum ama ben az daha Portekiz'e gidiyordum okulun gezi programı ile ama maalesef dil yeterlilik sınavında başka biri benim önüme geçti ve gidemedim.Kasım ayında şimdi Portekiz'e girme hazırlıkları yapıyor olacaktım :( Neyse artık şans deyip geçelim okul götürmezse bende kendi imkanlarımla giderim Portekiz olmaz Madrid olur olur yani insan yeter ki istesin bu arada bunun gibi senaryolu dil videolarının İtalyanca versiyonu da varmış şimdi onu izlemeyi düşünüyorum bakalım eğer beğenirsem size yine yazarım şimdilik haberler bu kadar havalar soğumaya başladı tam hastalık dönemi kendinize dikkat edin !





24 Ekim 2014 Cuma

Maydanoz Time : Müzik - Ariana Grande Break Free

Herkese güneşli bir Balıkesir sabahından merhabalar efenim...Mis gibi bir hava var dışarsa nefes al ver ,al,ver !! Bugün saat 2 'de sınıfça bir çay partisi etkinliği yapacağız onun dışında bütün günümü yurtta kah temizlik yaparak kah çamaşır yıkayarak kah alışveriş yaparak geçeceğimin garantisini veriririm.4 günü bakalım nasıl atlatıcam yalnız başıma şansıma oda arkadaşımda memleketine gitti iyiden iyiye yalnız kaldım diyebilirim ha bundan şikayetçi miyim isyanlarda mıyım yoo vallahi aslına bakarsanız keyfim yerinde rahat rahat dersimi çalışır istediğim yemeği çıkar yerim gözlüme göre sporumu yapar gönlüme gelir bilgisayar oynarım arkadaşlarımla birlikte olduğum zaman sürü piskolojisi şeklinde haraket ediyorum onlar ne yapıyorsa bende öyle makul olanı bu malum alır başını gidersen ben gönlümden geçeni yapacağım diye elinde ne arkadaş kalır ne bi iletişim kurabileceğin insanoğlu eehh hayat böyle malum arada kendime de zaman ayırmak iyi oluyor kendi kendime kalmak bazen iyi oluyor...

Neyse boş gevezelikle geçen bir paragraftan sonra ana konumuz olan cumanın geleneksel klibine geçebiliriz.Ariana Grande şu sıra favori yıldızlardan diyebilirim bir çok klip çalışması ve şarkıları ile benim dikkatimi çekmeye başardı diyebilirim bakalım sizin dikkatinizi çekmeye başarabilecek mi ?!!!

23 Ekim 2014 Perşembe

Maydanoz Time : Kitap - Bu Ülke Cemil Meriç

Herkese yepyeni bir günden merhabalar efenim...4 gün boyunca tiyatro toplantısı nedeniyle Balıkesir'de mahkum kaldım sevgili arkadaşlar.İzmir'e dönüşüm salı gününe ertelenmiş bulunuyor.Can yoldaşlarım Selenay ve Sevim memleketine gittiler bense burada kaldım.Lanet olsun bu içimdeki tiyatro aşkına işte ne yapalım ilk hafta önemliymiş ilk haftadan gelmemezlik yapmam hiçte iyi olmazmış malum ilk izlenim önemlidir.Neyse tiyatrocu arkadaşımında bana dediği gibi No Pain No Gain yani Acı Yok Kazanç Yok :(

Neyse biz gelelim bu haftanın kitap postuna.Bu hata ki kitap postunda yine bir felsefe ödevim olan bir kitaptan gideceğiz hocamızın deyimiyle münevver (aydınlanmış) olacağız ...Gevezelik yapmadan kitabı okurken aldığım notlara izin verirseniz geçmek ,istiyorum.

Her filozof hakikati kendine göre ele alır.Anladım ki aklıma geleni yazmak yazı yazmak değildir.

Bir adamı tanımak için düşüncelerini,acılarını,heyecanlarını bilmemiz lazım hiç değilse.

Hayatın maddi olaylarıyla ancak kronoloji yapılabilir.Kronoloji aptalların tarihi.

Yazı hayatının başlangıcı Karagözdeki şiirleridir.Suç ve Ceza çevirdiği ilk kitaptır.Markist düşünceyi benimsiyor.İlk yazısı Yenigün'de çıktı.''Geç Kalmış Bir Muhasebe'' Zola gençliğinin tanrılarındandır.

İstanbul'da çıkan ilk yazısı Balzacla ilgili.

Ben putperest değilim kitaba tapmıyorum içimdeki ses,içindeki ışık,içindeki sevgi,içindeki ruh,içindeki çile,içindeki göz yaşı,içindeki tecrübe,içindeki Tanrı çekiyor beni.

Düşünce dünyasını etkileyen Doktor Bucker'in Madde ve Kuvvet adlı eseridir.

Tefekkür vuzuhla başlar,kurtuluş şuurla.

Kelimeleri tarif etmeden girişilerek her tartışma kısır kalmaya mahkumdur.

Tefekkür kılıçla fethedilmez,bir parça kendi kafanızla düşünmek ne kadar güç.

Cemiyetle beraber hakikatler de gelişir.

Tek tehlike bunu kavramamak,kızıl şal görmüş İspanyol boğası gibi her düşünceye ve her düşünenen saldırmak bu canım memleket bu yüzden cüzzamlılar ülkesidir.

Mağaradakiler,Umrandan Uygarlığa,Kırk Ambar,Bir Facianın Hikayesi,Işık Doğu':dan Gelir,Jurnal diğer eserleridir.

İlk kitabı Balzac'tan çeviri Altın Gözlü Kız'dır.

Hakikati bulan başkaları farklı düşünüyor diye onu haykırmaktan çekiniyorsa hem budala hem de alçaktır.

Bir adamın ''benden başka herkes aldanıyor.''demesi güç şüphesiz ama sahiden herkes aldanıyorsa o ne yapsın?

İzm'ler idrakimize giydirilen deli gömlekleri itibarları menşe'lerinden geliyor.Hepside Avrupalı.,

Vatanlarını yaşanmaz bulanlar vatanlarını ''yaşanmaz'' laştıranlardır.

Don Kişot'u çıldırtan kitap mı Don Kişot çılgın olduğu için mi kitap delisi ?

20 Ekim 2014 Pazartesi

Maydanoz Time : Kitap - Suç Ve Ceza 2.Cilt Dostoyevski

Herkese yepyeni bir haftadan merhabalar efenim...Öncelikle 28 Ekim İzmir'e gideceğimin ve nihayet bilgisayarıma kavuşacağımın haberi ile giriş yapmak istiyorum.Onun dışında üniversite hayatı tüm hızıyla devam ediyor.Genelde ödev yapmakla geçiyor.Dün ilk defa bizim sınıfın kızlarla toplanıp dışarı Canlı Müzik dinlemeye gittik.Nihayet içki içilmeyen ve dumanaltı olmayan dişimize göre bir kafe bulduk ve saat 10'a kadar gönlümüzce eğlendik.Her yer yürüyüş mesafesi olduğu için karanlıkta dışarda olamamız da aşırı bir sorun olmadı tabi yinede ne olur ne olmaz diye resmen uçarak geldik yolları.Kız kıza eğlenmek kadar güzeli yok inanın bana o kadar çok güldüm ki bi arada elmacık kemiklerim ağrımaya başladı resmen ciddi duramaz hale geldim botokslu kadınlara döndüm resmen acayipte soğuktu hava yüz felci geçiricem diye tırstım ne yalan söyleyeyim ama inanılmaz dejarz olduk kaç gündür ödevlerle boğuşmaktan bi saçma hal almıştık.

Neyse Suç Ve Ceza bildiğiniz gibi ilk postada belirtmiştim benim felsefe ödevim.1.Cilt hakkındaki yorumlarımı postu okumuşsanız az çok biliyorsunuzdur.Asıl olaylar bu ciltte kopuyor demeyi çok isterdim ama benim kitap hakkında ki görüşlerim hala hiç değişmedi.Hala sadece başı ortası ve sonu olan bir kitap olduğunu düşünüyorum.Onun dışındaki aralarda neler olduğunu inanın hiç hatırlamıyorum çünkü çok gereksiz ayrıntılar var kitapta.Raskolnikov denen vatandaş 2 kadını öldürüyor nedensiz yere ( ona göre haklı nedenlere göre başkalarına göre bunu soygun için yapmış ) daha sonra kaçıyor bir takım olaylar yaşıyor sonra itiraf ediyor suçunu hapse atılıyor bu kadar bir konuyu nasıl 2.cilt olacak şekilde uzattıkça uzatmış inanın bilmiyorum o kısımda Dosto'nun yazarlık yeteneği diyelim ... Bakalım hoca bize neler soracak ?!!!

Gerilim Filmi : The Substance

 Herkese merhabalar efenim, Yılın en iyi korku filmlerinden biri olmaya aday olan feministik bir Body Horror olarak anılan ve artık sinefill...