Herkese Balıkesir'den yağmurlu bir günden ve finallerin ilk gününden merhabalar efenim.Evet tam tamına 2 hafta sürecek bu zulüm sonra adiyos İzmir...Üniversitenin ilk yarıyılı bitmiş olucak ne çabuk ! Neyse efenim gelelim dün kardeşimle gittiğimiz sinema filmine 26 Aralık'ta gösterime giren Son Umut, 2 ünlü Türk komedyenin birleşip bir dramada yer alması ayrıca bu kadar Türk ünlü varken Russel abiciğimizin başrolde olması ve tabiki de bu filmin bir Türk filmi değil Avustralya filmi olması kadar atraksiyonlu bir film.Çanakkale savaşı sadece bir mekan olarak geçsede Türklere haksızlık yapılmamış ve film bir tarihi film olmaktan yana çocuklarını savaştan kaybeden bir adamın hikayesini anlatıyor.Ama olayın tarihi boyutlarınıda ayrıca tarafsız bir şekilde anlatılması benim filmde ayrı hoşuma giden sahnelerden biri oldu.Benim izlerken tek eleştirebileceğim şey herhalde savaş sahnelerinin çok amatör olması sanki yabancı bir yapım değilde Türk yapımı gibi olmasaydı.Daha çok Türk savaş filmi izler gibi oldum.Koskoca Hollywood aktörünün başroldeki olduğu filmin savaş sahneleri bence bu kadar dandik olmamalıydı diye düşünüyorum ama yinede çok güzel bir yapım olmuş ayrıca Türkiye dünyaya güzel bir şekilde lansman edilmiş.
Konusu:
Avusturalyalı bir çiftçi olan Connor, üç oğlunu da Çanakkale Savaşı'na göndermiştir. Çanakkale Savaşı'nın ardından Türkiye'ye gelen Connor'ın tek hedefi uzun süredir haber alamadığı oğullarının izini bulabilmektir. Connor'ın İstanbul'da başlayıp Çanakkale'ye ve oradan da ülkenin çeşitli yerlerine uzanan bu arayış yolculuğunda en büyük destekçileri Türk subayları Hasan ve Cemal olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder