30 Temmuz 2014 Çarşamba

Maydanoz Time:Ben-Amasya Bayramın 2.Günü


Tekrardan merhabalar efenim...Bayramın 2.günü yani dün oldukça yorucu ve Amasya gezmelerine doyduğumuz bir gün oldu...Akraba ziyaretinden çok Amasya'yı bir turist gibi gezdik desem daha doğru olur sanırım. Dayımlar köye gitti bizde teyzemlerle ve kardeşimle birlikte ilk olarak (sıkı bir bayram kahvaltısından sonra tabi) öğle yemeği için teyzemin favori mekanlarından olan Öncü'de döner yemeğe gittik. Deri koltukları ve loş ortamıyla sessiz sakin benim de çok sevdiğim bir yer Öncü. Dürümleri de ayrı bir güzel ki sormayın...


Bir kere lavaşı bildiğiniz lavaşlardan değil Amasya'ya özel daha çok bazlamaya benzer bir lavaşı var ayrıca iç malzemesi de bol ve oldukça doyurucu bunu yiyip göbeğinizi şişirdikten sonra gezmelerde hiç acıkmayacağınızı temin edebilirim.


Teyzemler kuzenlerimle birlikte (küçükler) Belediye Parkına gittiler Amasya'yı turist gibi gezmekte kardeşimle bana kaldı elbette.Amasya küçük ama şirin bir yer.Yani hafta sonu kaçamak yapmak isteyenler için oldukça elverişli bir yer bence.Şehzadeler Şehri olarakta biliniyor Amasya daha çok tarihi turist meraklılarına hitap ediyor Karadeniz'in biraz iç kesiminde kaldığı için deniz turizmi yok elbette kapalı havuzları da zaten daha çok yerli halk tercih ediyor.Hava olarak öyle Karadeniz'de diye püfür püfür esiyor falan sanmayan dün araba da 40 dereceyi gördük İzmir'de bile bu kadar sıcak olduğunu hatırlamıyorum,daha çok akşamları esiyor tabi o da şansınıza...Gezmelerden sonra kardeşimle Şehr-i Zade otel ve üst kattada kafesinin bulunduğu manzarası harika olan bir yerde oturup buz gibi limonatalarımızı içip dinlendik.


Kardeşimle turist gibi gezicez dedik ya ehh biz de her turist gibi bir hediye bir anı alalım kendimize dedik ve Amasya hediyelik eşyaların satıldığı kolyeler,bileklikler,tepsiler,magnetler,el işlerinin olduğu cıvıl cıvıl daha çok turistlerin bulunduğu küçük bir yerden bu kolyeleri aldık.Ben arka tarafında Sude ön tarafında Buse yazılı olan bir kolye (yazıya para almadıklarını öğrendiğimizde bi sevindik ki anlatamam.) alırken Sude'de Atatürk imzası olan bir kolye aldı.


Amca kolyeye isimleri yazarken amcayı çok sevdim :)

Kral Kaya mezarlıklarının uzaktan görünüşü...Buralara çıkma gibi bir niyetimiz var ama bakalım çok sıcak günler bizi bekliyor gibi cesaret edemeyebilirizde ...


Amasya Evleri Safranbolu evlerine ne kadar çok benziyor değil mi ama daha güzel çünkü Yeşilırmak a bakıyor ....


Bazı padişahların büstünün olduğu bir cadde var eğer Amasya ya giderseniz orayı mutlaka gezin! Resimde ki 2.Beyazid...


Amasya Saat Kulesi...


Yorulduk ve manzara karşısında biraz soda keyfi yapalım dedik tabi dürümden ve sıcaktan da olabilir tam bilemiyorum ama biraz midem bulandı...


Daha sonra kardeşim ve ben biraz eğlendik zeka yaşımız yerlerde sürünüyordu o anlarda ama olsun içimdeki çocuk isyanda...


Topuz Kafa :)  Evet benim yeni ismim bu olucak artık evde :) Eve gelince yine curcuna vardı sohbet muhabbet derken kuzenim Ecem bu internetten saç modelleri videoları falan izlemiş baya da yapmayı öğrenmiş deney fareside ben oldum gördüğünüz gibi eh saçlar ince telli ve pırasa gibi olunca hemen şekle giriyor tabi böyle de bir topuz çıkardılar ortaya...

Ve son olarak bu güzel günü cips eşliğinde (evet hala homigırtlak yeme peşindeyim) sizlere sunmak kaldı bu arada önümüzde ki pazartesi kuzenim Ecemlere yani Samsun'a gezmelere gidiyoruz belki havuza da gireriz oldukça özledim havuza girmeyi zaten Karadeniz'de denize girmeyi hiç sevmiyorum hem çok pis hem de malum televizyonlardan duyuyoruz akıntısı pek bol biliyorsunuz beni pek korkağımdır şimdilik haberler böyle...

Maydanoz Time:Ben-Amasya Bayramın 1.Günü

Herkse İyi Bayramlar efenim diyerek postuma başlamak istiyorum...Evet size memleketimiz Amasya'dan yazıyorum ve anca bilgisayar bulabildim...14 saat süren yolculukta dayanmak bence dünyanın en zor ve en sabır isteyen şeylerinden biri.Hele de normalde 12 saat süren yol Ankara hattında bir kaza sonucu tıkanıp 14 saate uzarsa...Tabi bir de Çorum da yakalandığımız sis ve doludan hallice bir yağmur silselesine yakalanınca...Gerçi yağmur yağmasına benim bir itirazım yok hatta hayatımda yaşayabileceğim ve kesinlikle Top 10 uma girebiecek güzellikte anlardan birini yaşadım.Kulağımda Lana Del Rey in ince ve hüzünlü sesi...Just Ride diyor sanki hislerime tercüman olur gibi...Bir yanda yağmur bir yanda güneş.Eh normal olarak 7 rengin hakim olduğu bir gökyüzü.O kadar güzel ki...Hayatımda ilk defa gökkuşağı gördüm.Yay gibi gerilmişti gökyüzünde nerede başlayıp nerede bittiği belli olmayan gizemli bir yol gibi.Aslında yoldan çok renkli bir kaydırak gibi.Üzerinden kayarak süzülmek için nelerimi vermezdim.Ben kendimi melankoli sevmez sanırdım meğersem seviyormuşum.Lana dan belli değil mi aslında benim ki şeker tadında bir melankoli...

Bozkır ikliminden orman iklimine geçişi keyifle izlerken annem camı açtı dolan toprak kokusunun içime dolan huzurunu anlatamam.Bunu anlatmaya lugatım yetmez herhalde.Bozkırdan ve ormandan sonra latarit toprak karşılıyor bizi.YGS sınavında yanlış yaptığım bir sorunun cevabıydı.Oysa ben kahverengi sanırdım meğersem kırmızıymış hem de yağmurda kıpkızıl oluyormuş güneş batarken ki gibi.Doğanın bizim için sunduğu şölen Amasya ya gelirken harikaydı tabi görebilene.Sapsarı tarla boyunca yemyeşil bir tanecik ağaç görürsek hep oda benim gibi yapayalnız diye düşünürüz.Belki de yetişmesi imkansız olan o ağaç engelleri ve imkansızlıkları aşıp büyümüştür orada tek ve biricik olmanın kıymetini bilerek...Ben sanırım hep toz pembe görenlerdenim dünyayı.Edebiyatı ve yolculuk hislerimi bir tarafa bırakıcak olursak efenim Amasya da bayramın ilk günü oldukça sevinçli ve bihassa da yorucu geçti.

Babaannemlere gittik ilk el öpmeye dedemin aşçılım kitaplarını buldum Allahh nasıl mutlu oldum anlatamam yani oldukça eski zaten isminden de belli olduğu gibi Alaturka ve Alafranga Yemek Öğretimi yuhh yani içine baktım tam meslek yüksekokul kitabı gibi vallahi ehh demekki genlerden geçiyormuş yemek yapabilme kabaliyeti bunu anlamış bulundum...
Ordan anneannemlere geçtik ve yine bizi anneannemin meşhur kokulu sütlaçları karşıladı.Neden kokulu sütlaç diyorum diye sorarsanız anneannemler sütlaç yaparken açık inek sütü kullanıyordu daha sağlıklı olur diye o da bi garip kokuyordu bayramda da et yemediğimden bi sütlaç yiyebiliyorum onu da zar zor yiyordum şimdi anneannemin kafasına taş mı düşmüş yoksa modern mi olmuş pek anlayamadım ama kapalı süt kullanmış ve enfes olmuş sütlaçlar yemek vaktinde gelip gidip bi kase devirdim sizin anlayacağınız...
Akşama doğru bütün kuzenlerde bir araya gelmişiz o gün tam da kuzenimiz Ezgi'nin doğum günüydü hemen ablası Ecem ile birlikte tüm pastahane kıtlığı olan Amasya'da nihayet anasının nikahında bir tane bulduk ve bu farnbuazlı ve çikolatalı pastayı kapıp geldik güzel bir doğum günü partisi yapmış olduk Ezgi'ye eh 18 yaşına girdi güzellik boru değil :)
Bu fotoğraf tamamen tesadüfütr!Ama ne tesadüf fotoğrafı yakınlaştırınca anca farkettim ayrıntıyı sanki o pastayı silah zoruyla yiyor gibi olmuşum :) Ehh bütün gün tatlı yiyince kilo almak kaçınılmaz oldu bıraktım iyice diyeti falan saldım vallahi üniversite başlayana kadar 4-5 kilo verebilirsem çok süper olacak vallahi ama daha ben gördüğünüz gibi hominigırtlak yeme peşindeyim...

Bu arada PDR hakkında çok şey araştırma fırsatı buldum ve slogan çok hoşuma gitti!Sakin ol ve psikolojik danışmanı ara! Evet biz bu hayatta bunun için varız sanırsam insanların kötü zamanlardan kurtarmak için insanları güzelliği iyiliğe ve rahat nefes almaya vicdanlı yaşamaya götürmek için PDR cilerden sık duyduğum insanın içindekini ortaya çıkarmak için ....

26 Temmuz 2014 Cumartesi

Maydanoz Time:Dizi-You Came From Stars

Herkese tekrardan merhabalar efenim...Bugünün 2.postu yine bir Kore dizisi ile karşınızdayım efenim...2013 yapımı You Came Forum Stars dizisi oldukça sevimli,bol kahkahalı ama aynı zaman da hüzünlü de bir dizi.Başrolde ki çocuğu herkes acayip beğenmiş çok tatlıydı bilmem neydi falan diyorlar ama bunlar Wookie'yi gördüler mi acaba onun yanında bu pardon ama sadece kulak kalır! Kulaklar fora adamın resmen hiç sevmedim bu çocuğu hiç tatlı değildi kız çok tatlıydı ona lafımız yok ama adam cidden bir Alien havası var yani (kulaklardan :) ) Konusu fantastik ama oldukça orijinal ve güzel bence izlemek gerek !

Konusu:Do Min Joon yaklaşık 400 yıl önce yani Joseon döneminde dünyaya inmiş bir uzaylıdır.
Mükemmele yakın bir görünümü vardır ve ayrıca işitme ve hız konusunda yeteneklidir.
İnsanları ve insanlığı küçümseyen Do Min Joon, modern zaman aktrisi Cheon Song Yi'ye aşık olur.






Melek çizdikleri sahne bayıldım bundan istiyorum!!!

25 Temmuz 2014 Cuma

Maydanoz Time:Kitap-Sorun Bendeymiş Pinkfreud

Herkese tekrardan merhabalar efenim...Bugünün 2.postu olarak Kitap postu yapmaya karar verdim Pinkfreud'un serinin 2.kitabı olan Sorun Bendeymiş açıkçası 1.kitaptan daha güzel ve daha komikti.İğrenç kahkahalarımdan birini attım sık sık diyebilirim hatta annemden dahi azar işittim bunun için diyebilirim.(Freedoommmm!) Ama yer yer Pucca'dan çakma tarafları vardı diyebilir miyim gayette derim çünkü zaten Pucca'dan sonra ünlü olmuş bir seri ayrıca aynı yayınevinin ehh elbette benzerlikler var bence gerçek hayata elbette yine kurgular girmiştir diye düşünüyorum.(Kendimden biliyorum.) 3.kitabını da buldum ama alabilir miyim vaktim olur mu pek bilemiyorum zaten illa alıcam listeye eklemişim.Sıkıntılı günlerde size iyi gelecek bir kitap diyebilirim...

Maydanoz Time:Müzik-Ariana Grande Problem

Herkese merhabalar efenim...Bugün saat 8'de kalktık ailecek neden derseniz Balıkesir yollarındaydık...İzmir-Balıkesir arası ortalama 2 saat falan ama babam kayboldukça uzattıkça uzattı vallahi yolları biz 2 saatlik yolu 3 saatte geldik.Necati Eğitim Fakültesi yani Balıkesir'de NEF diye geçen fakültenin hemen etrafında ki kız yurtlarına baktık ve 1 saatlik gezmelerin aramaların taramaların sonucunda hemen okulun çaprazında
( belki 2 dk yürüme mesafesi) olan dişimize göre bir kız yurdu bulduk bu arada oda arkadaşımı da buldum çünkü orada bizim gibi erkenden kayıt yaptırmaya gelmiş bir kızla tanıştım hanım hanımcık tatlı bir kıza benziyordu ailesi beni de beğenmiş olacak ki biz kayıt yaptırınca onlarda yaptırmışlar ve kız benim aynı oda da kalmak istemiş.Böylece hem fakültemi görmüş oldum hem yurdumu hem de oda arkadaşımı ayarlamış oldum böylece artık pazar günü rahat rahat memleket (Amasya'ya) gidebiliriz 4 Eylül gibi tekrar okul ve yurt kayıtlarını tamamlamak için Balıkesir'e gideceğiz bu arada Balıkesir tam benlik bir yer küçük,sevimli ihtiyacın olan her şeyin bulunduğu kendi kendine yeten ve öğrencilerin rahat yaşayabileceği bir yer sessiz sakin..Beni bilen bilir büyük şehirlerde yaşamayı hiç sevmem oldum olası insanları,ahlakı,arkadaş ilişkileri laç laç hiç sevmem herkes edebinde olsun ulan ! Neyse kabadayılığımı bir tarafa bırakacak olursak babamın çocukluk arkadaşı Cem amca ve eşi ile tanıştık (kardeşim ve benim deyimimizle Jem Bey) onlar 10 yıla yakındır Balıkesir'de yaşıyorlarmış onlarda yarın Amasya'ya gideceklermiş burada bizi karşıladılar yardımcı oldular sağ olsunlar ayrıca hep beraber gidip Aker Köfteci diye bir yerde ünlü Balıkesir köftelerinden (böyle minik minik çok güzeldi bayıldım 1 kilosu 6 kişiyi tıka basa doyuruyor) yedik ve Balıkesir 'in ünlü Höşmerim tatlısını yedik ve ben tabi iyice inceledim araştırdım lan ben bunu malzeme olsun aynısını yaparım dedim yine :) 1 güncük Balıkesir ziyaretimiz bu kadardı şimdilik bu kadar yolculuk inanılmaz yoruyor yol git git bitmiyor pazar günü 10 saat Amasya'ya nasıl gidicez bilemiyorum vallahi...Daha bol bol Balıkesir'de olacağımdan şimdilik bu kadar diyelim zaten fazla bir şey çekemedim...

Bugün cuma olduğundan günün geleneksel Müzik postunu vermezsem olmazdı şu aralar çok sevdiğim ve bir ön yargımın daha kırılarak bana Ariana Grande'yi sevdiren Problem şarkısının klibi aslına bakarsanız biraz şarkının güzelliği ve hareketi yanında biraz vasat kalmış diyebilirim ayrıca Ariana'yı öne çıkarıcaz diye Iggy'i siyah boğazlı kazaklara sarıp çırpı bacaklı Ariana'yı açıp saçmaları gözümden kaçmadı...


24 Temmuz 2014 Perşembe

Maydanoz Time:Dizi-Flower Boy Next Door

Herkese tekrardan merhabalar efenim...Bir Kore dizisi ile daha karşınızdayım 2013 yapımı Kore dizisinde yine gudubet ama çok sevilen Park Shin-Hye var ve bu sefer saçları uzun ayrıca yine çok güzel giyiniyor bu kızın giyinişine hastayım hiç sevmesem de sevesin geliyor kızı karışık duygularım var yani ona karşı.Bir Kore dizisinde daha 2.adam karmaşası vardı ki bence başroldeki şebekten daha yakışıklı ve tatlıydı ayrıca kızla daha çok yakışıyorlardı ama tabi ki şebek yine onun önüne geçti.Başrolde ki çocuğa resmen uyuz oldum.Kılıktan kılığa girdi bol bol şebeklik ve normalde ayy ne tatlı diye iç geçireceğim haraketlerde bulundu ama yine de sevemedim çünkü tipsizin bildiğiniz veledin tekiydi gerçi Park Shin'e bu çocuk fazla bile ama neyse araya fitne sokmamaya karar verdim.Hafif sıkıcı olmakla birlikte hoş sahnelerinde olduğu ama dediğim gibi başrol oyuncuların hiç sevmediğinden o sahnelerinde keyfini tadını çıkaramadığım benim için sadece izlediğim pekte derin izler bırakmayan bir Kore dizisi oldu...

Konusu: Ko Dok-Mi yalnız yaşayan dışarı çıkmayı sevmeyen biridir.Enrique Keum onun komşusudur.Enrique,onu kendisini izlerken bulur ve ona yaklaşmaya çalışır.Ko Dok Mi'nin dünyasına bir yolculuk başlar.









Kitap - Samsun Kitap Ağacı İle Aralık Ayı Kitabı Kul Seray Şahiner

 Herkese merhabalar efenim, Dün toplantımızı yaptık.İlk defa Seray Şahiner okudum bu vasıta ile.Dilini ve kadın dünyasını anlatmasını çok se...