Herkese merhabalar efenim ...
Aslı bir Japon animesi olan ama beyaz perdeye uyarlanışı Amerika tarafından yapılan Türkçe çevirisiyle Kabuktaki Hayalet filmi var bu hafta sinema gündemimizde.Eğer animelere karşı ilginiz yoksa bile BilimKurgu severler bu filmi kaçırmamalı diyorum ben çünkü üst düzeyde bir bilimkurgu filmi tam da sizin damak zevkinize göre ! Ayrıca başrolde genelde bu tip rollerin tartışmasız ismi Scarlet ablamız var.Kendisine bu tarz rolleri fazlasıyla yakıştırıyorum Lucy filminde ki haline çokça benzettim bu rolünde de.Devamının geleceğini umduğum oldukça iyi bir yapım olmuş.
Yıl 2029. Dünya, Net sayesinde sınırsız hale geldi ve insanlar artık sanal dünyada yaşamaya başladılar. Düzen, süper güçlü ve istedikleri yere download olabilen polisler tarafından sağlanıyor. Japonya'da, Dışişleri Bakanlığı tarafından yaratılmış ve net ortamında istediği gibi hareket edebilen Project 2501 kod adlı bir süper ajan, bilgi denizinde kazandığı bilinçle kendisine bir beden arayışına başlar. The Puppet Master (Kuklacı) olarak kendisini tanıtan ajan, onun varlığından habersiz hükümet istihbarat birimleri tarafından bir güvenlik tehditi olarak görülür ve yakalanması için peşine iki ajan takılır. Yarı sibernetik yarı insan olan iki ajandan son derece iyi eğitimli kadın ajan Albay Motoko Kusanagi, Kuklacı'ya ulaşınca onunla aynı bedende buluşmak isteyecektir.
Her halta "Maydanoz" olan blog... Film,Dizi,Kitap,YouTube,Anime,Moda,Yemek,Gezi,Oyun,Eğitim,Makyaj,Alışveriş,Bakım,Tiyatro,Konser...
12 Nisan 2017 Çarşamba
11 Nisan 2017 Salı
Maydanoz Time : Film - Lights Out
Herkese merhabalar efenim ...
Korku filmi severler buraya ! The Conjuring tarzı bir film daha Türkçe çevirisiyle Işıklar Sönünce.Eğer öcülü böcülü filmleri seviyorsanız bu film size göre fakat biraz bana göre vasat kalmış bir film ki ben Türkçe adıyla Korku Seansı filmini de çok vasat bulmuştum bilmiyorum yani en azından beni korkutmuyor ama çok sevdiğim bir arkadaşımı epey bi korkutmuş hatta benimle birlikte tekrardan izledi ama bu sefer korkmadı o saf tek başına akşam karanlıkta izlemiş :D Siz siz olun korku filmi hastasıysanız benim gibi kesinlikle gündüz vakti izleyin sonra psikolojiniz alt üst olmasın :D
Çocukken yaşadığı evi geceleri tuhani varlıkların ortaya çıkmasından dolayı terkeden Rebecca bundan kurtulduğunu düşünmektedir. Yatarken her gece ışığı açık bırakarak uyumaktadır. Rebecca bunun geçtiği duygusuna kapıldığında küçük kardeşininde başına bu durum geldiği anda eski korkularıyla yüzleşmek zorunda kalacaktır. Rebecca'nın annesini takip eden bu şeylerden artık kurtuluş yoktur.
Korku filmi severler buraya ! The Conjuring tarzı bir film daha Türkçe çevirisiyle Işıklar Sönünce.Eğer öcülü böcülü filmleri seviyorsanız bu film size göre fakat biraz bana göre vasat kalmış bir film ki ben Türkçe adıyla Korku Seansı filmini de çok vasat bulmuştum bilmiyorum yani en azından beni korkutmuyor ama çok sevdiğim bir arkadaşımı epey bi korkutmuş hatta benimle birlikte tekrardan izledi ama bu sefer korkmadı o saf tek başına akşam karanlıkta izlemiş :D Siz siz olun korku filmi hastasıysanız benim gibi kesinlikle gündüz vakti izleyin sonra psikolojiniz alt üst olmasın :D
Çocukken yaşadığı evi geceleri tuhani varlıkların ortaya çıkmasından dolayı terkeden Rebecca bundan kurtulduğunu düşünmektedir. Yatarken her gece ışığı açık bırakarak uyumaktadır. Rebecca bunun geçtiği duygusuna kapıldığında küçük kardeşininde başına bu durum geldiği anda eski korkularıyla yüzleşmek zorunda kalacaktır. Rebecca'nın annesini takip eden bu şeylerden artık kurtuluş yoktur.
10 Nisan 2017 Pazartesi
Maydanoz Time : Kitap - Ayten Nalan Güven
Herkese merhabalar efenim ...
Vize haftası devam ediyor ama bende kültürel faaliyetlerime ara vermeden devam ediyorum.Bütün boşluklarımda film,dizi izlemeye ve kitap okumaya çalışıyorum :D Yoksa yaşayamam ölürüm :D
Neyse efenim bugünün kitap postunda bir Türk yazarı ve onun "kadın" hikayesini ağırlıyoruz.Aslında kitabın ana konusu "yuva yıkanın yuvası olmaz".Evet post bu kadar bir daha ki postlarda görüşmek üzere :D
Şaka şaka :D Ama cidden kitabın özeti bu resmen.Ah büyüklerimiz,atalarımız o koca karılar ne de doğru söylemiş.Bir aşk hikayesini okuyoruz gibi geliyor her defasından ama aslında bunun adı aşk değil.Aldatmanın içinde olan bir şeyin adı aşk olamaz.Lütfen ona başka bir ad verin ama adına aşk demeyin ! Küçüklüğünden itibaren babasından dayak yiyen,anasından gayrı yalnız başına hayat mücadelesi veren bir kadının evli bir adama aşık (!) olma hikayesi ... Bana çok geçti mi dersiniz mırın kırın ... Maalesef öyle çok fazla geçmedi hikaye.Yazarda çokça kendini ispatlama çabası gördüm okurken.Hele de Kahraman Tazeoğlunda da görüp adeta tiksindiğim bir şeyi bu kitapta da gördüm hikayeden bağımsız olarak yazarın kendini ispatlama çabası içerisine girdiği vıcık vıcık aşk sözcükleri ... Bence bu tarz edebiyat beni biraz bayıyor.Ben seni nasıl sevdim ben seni şöyle sevdim böyle sevdim ... Herhangi bir betimleme ya da kelime oyunları,sanatsallık yok yani işin içinde ...
Vize haftası devam ediyor ama bende kültürel faaliyetlerime ara vermeden devam ediyorum.Bütün boşluklarımda film,dizi izlemeye ve kitap okumaya çalışıyorum :D Yoksa yaşayamam ölürüm :D
Neyse efenim bugünün kitap postunda bir Türk yazarı ve onun "kadın" hikayesini ağırlıyoruz.Aslında kitabın ana konusu "yuva yıkanın yuvası olmaz".Evet post bu kadar bir daha ki postlarda görüşmek üzere :D
Şaka şaka :D Ama cidden kitabın özeti bu resmen.Ah büyüklerimiz,atalarımız o koca karılar ne de doğru söylemiş.Bir aşk hikayesini okuyoruz gibi geliyor her defasından ama aslında bunun adı aşk değil.Aldatmanın içinde olan bir şeyin adı aşk olamaz.Lütfen ona başka bir ad verin ama adına aşk demeyin ! Küçüklüğünden itibaren babasından dayak yiyen,anasından gayrı yalnız başına hayat mücadelesi veren bir kadının evli bir adama aşık (!) olma hikayesi ... Bana çok geçti mi dersiniz mırın kırın ... Maalesef öyle çok fazla geçmedi hikaye.Yazarda çokça kendini ispatlama çabası gördüm okurken.Hele de Kahraman Tazeoğlunda da görüp adeta tiksindiğim bir şeyi bu kitapta da gördüm hikayeden bağımsız olarak yazarın kendini ispatlama çabası içerisine girdiği vıcık vıcık aşk sözcükleri ... Bence bu tarz edebiyat beni biraz bayıyor.Ben seni nasıl sevdim ben seni şöyle sevdim böyle sevdim ... Herhangi bir betimleme ya da kelime oyunları,sanatsallık yok yani işin içinde ...
9 Nisan 2017 Pazar
Maydanoz Time : Film - Split
Herkese merhabalar efenim ...
Pazar sinemasında bugün yine psikolojik bir film var.Ama bu sefer içinde bol bol gerilim ve aksiyonda var.Şu aralar psikolojik-gerilim içinde izlediğim en iyi filmdi diyebilirim.X-Men serisinden hatırlayacağınız benimde çok sevdiğim bir isim olan James Mcavoy başrolde ve oyunculukta döktürmüş resmen.Tabi biz Kore dizilerinde bol bol bu tarz rollerde harka oyunculuklar gördüğümüz için beni o kadar da etkilemedi ama yine de iyiydi :D Sadece gerilim filmi değil ayrıca felsefik alt mesajlarda serpiştirilmiş ve son sahne beni cidden ağlattı diyebilirim.Ayrıca bu tarz filmlerde - Kore dizilerinde de - biraz fantastiğe kaçabiliyorlar bu filmde de karakter değiştirme konusunda bunu gördüm.23 kişiliğin hepsini göremedik elbette en fazla 4-5 kişiliği adam gibi görebildik bu biraz eksi tarafı oldu sadece abartılmak için 23 kişilik yazılmış hepsini de görsek cidden tebrik ederdim ama maalesef filmin tek kötü tarafı bu olmuş.
Kevin (James McAvoy) kişilik bozukluğundan mustarip biridir. Farklı yaşlarda ve cinsiyetlerde 23’e yakın kişiliği bedeninde barındırmaktadır. Güpegündüz 3 genç kızı kaçırır ve yer altında bir sığınağa kapatır. Kızlar zamanla Kevin’ın değişik sürprizleriyle ve farklı kişilikleriyle tanışırlar. Fakat Kevin’ın büründüğü bu farklı kişilikler, bedeninin de giderek değişmesine sebep olur. 3 kız, kurtulmak için zekice bir plan yapmak zorundadır…
Pazar sinemasında bugün yine psikolojik bir film var.Ama bu sefer içinde bol bol gerilim ve aksiyonda var.Şu aralar psikolojik-gerilim içinde izlediğim en iyi filmdi diyebilirim.X-Men serisinden hatırlayacağınız benimde çok sevdiğim bir isim olan James Mcavoy başrolde ve oyunculukta döktürmüş resmen.Tabi biz Kore dizilerinde bol bol bu tarz rollerde harka oyunculuklar gördüğümüz için beni o kadar da etkilemedi ama yine de iyiydi :D Sadece gerilim filmi değil ayrıca felsefik alt mesajlarda serpiştirilmiş ve son sahne beni cidden ağlattı diyebilirim.Ayrıca bu tarz filmlerde - Kore dizilerinde de - biraz fantastiğe kaçabiliyorlar bu filmde de karakter değiştirme konusunda bunu gördüm.23 kişiliğin hepsini göremedik elbette en fazla 4-5 kişiliği adam gibi görebildik bu biraz eksi tarafı oldu sadece abartılmak için 23 kişilik yazılmış hepsini de görsek cidden tebrik ederdim ama maalesef filmin tek kötü tarafı bu olmuş.
Kevin (James McAvoy) kişilik bozukluğundan mustarip biridir. Farklı yaşlarda ve cinsiyetlerde 23’e yakın kişiliği bedeninde barındırmaktadır. Güpegündüz 3 genç kızı kaçırır ve yer altında bir sığınağa kapatır. Kızlar zamanla Kevin’ın değişik sürprizleriyle ve farklı kişilikleriyle tanışırlar. Fakat Kevin’ın büründüğü bu farklı kişilikler, bedeninin de giderek değişmesine sebep olur. 3 kız, kurtulmak için zekice bir plan yapmak zorundadır…
6 Nisan 2017 Perşembe
Maydanoz Time : Kitap - Freud'a Kafa Tutan Kız : Dora Lidia Yuknavitch
Herkese merhabalar efeinm ...
İçinde "Freud" ismi geçen her şeyi manyak gibi atlayıp okuyorum hemen :D Hatırladığım kadarıyla Freud'un zamanında Dora isimli çok ilginç bir vakası vardı ama vakanın ne olduğunu tam olarak hatırlayamıyorum maalesef.Ona hitaben yazılmış bir kitap diye düşündüm ama hiç bir alakası yoktu.Zaten kitap Freud'un zamanında bile geçmiyor şimdi ki zamanda psikiyatristinin adı Sigmund Freud olan bir kızın yaşam hikayesini anlatıyor aslında.Normalde bu tarz sorunlu ergen kızları anlamaya çalışır hatta hafiften bir sempatide duyarım çünkü benim içimde de inanmazsınız ama sorunlu bir ergen var :D Tabi bu kadar sorunlu değil :/ Bu kız resmen iticinin önde gideni.Kitabın yüzde %90'u cinsellik ve cinsellik içeren kelimeler %10 'u da küfürdü zaten Freud 'un cinsel teorilerini az çok biliyorsunuzdur.Ki kitabın kapağına bakacak olursak "parçalanmış muz". Erkek egemenliğini alaya alan bir genç kız ve alt eden demeliyim aslında.Zekasını ve teknolojiyi kullanarak dünyayı birbirine katıyor resmen :D
Kitap kızın dilinden yazıldığı için hiç bir edebi tarafı yok o kısmı geçebiliriz :D Babasının annesini aldatması,kendine zarar verecek şeyler yapması - jilet atmak gibi - üzerine aile onu kızın deyişiyle Sig diye bir psikiyatriste gönderiyor.Kızda herkesin bir kez daha hakkından geliyor.
İçinde "Freud" ismi geçen her şeyi manyak gibi atlayıp okuyorum hemen :D Hatırladığım kadarıyla Freud'un zamanında Dora isimli çok ilginç bir vakası vardı ama vakanın ne olduğunu tam olarak hatırlayamıyorum maalesef.Ona hitaben yazılmış bir kitap diye düşündüm ama hiç bir alakası yoktu.Zaten kitap Freud'un zamanında bile geçmiyor şimdi ki zamanda psikiyatristinin adı Sigmund Freud olan bir kızın yaşam hikayesini anlatıyor aslında.Normalde bu tarz sorunlu ergen kızları anlamaya çalışır hatta hafiften bir sempatide duyarım çünkü benim içimde de inanmazsınız ama sorunlu bir ergen var :D Tabi bu kadar sorunlu değil :/ Bu kız resmen iticinin önde gideni.Kitabın yüzde %90'u cinsellik ve cinsellik içeren kelimeler %10 'u da küfürdü zaten Freud 'un cinsel teorilerini az çok biliyorsunuzdur.Ki kitabın kapağına bakacak olursak "parçalanmış muz". Erkek egemenliğini alaya alan bir genç kız ve alt eden demeliyim aslında.Zekasını ve teknolojiyi kullanarak dünyayı birbirine katıyor resmen :D
Kitap kızın dilinden yazıldığı için hiç bir edebi tarafı yok o kısmı geçebiliriz :D Babasının annesini aldatması,kendine zarar verecek şeyler yapması - jilet atmak gibi - üzerine aile onu kızın deyişiyle Sig diye bir psikiyatriste gönderiyor.Kızda herkesin bir kez daha hakkından geliyor.
5 Nisan 2017 Çarşamba
2 Minnak Japon Dizisi
Herkese merhabalar efenim ...
Bir kaç gün önce Japon sayko filmlerden bahsedip saykolukta 1 numara olan Japonlardan bahsetmiştim.Ya çok saykolar ya da çok fazla tatlılar.Adamlar bir işin ortası yok :D İşin ortası sanırım Koreliler oluyor :D O yüzden Kore'yi daha çok seviyorum.Ama Japonya'da ayrı bir dünya cidden :D Kore minnak dizilerinde daha fazla benlik bir şey bulamayınca Japon minnak dizilerine geçtim :D Birbirinden minnoş - ve elbette tatlış çocuklarında olduğu - dizilerden bahsedicem sizlere bu postta :D - Ama benim favorim hala Kore erkekleri daha çok kardeşimin zevkine göre Japon erkekleri keh keh :D -
1- Minami kun no Koibito: My Little Lover / 2015
Shunichi Minami, iyi görünüme sahip, başarılı bir liselidir. Chiyomi Horikiri, dansı seven parlak bir kızdır. İkisi çocukluktan arkadaş, ayrıca birbirinin ilk aşkıdır. Ancak Shunichi Minami'nin babası ortadan kaybolduğunda nadiren konuşur olurlar. Fırtınalı bir gecede, Chiyomi Horikiri ebeveynleri ile geleceği hakkında tartışır ve evi terk eder. Yağmurdan saklanmaya çalışırken, çocukluğuna geri dönmeyi diler. Aniden, küçülür ve 15 cm boyunda olur. Shunichi Minami küçük Chiyomi Horikiri görür. Kız, hiç kimseye görünmek istemediğini söyler böylece Shunichi Minami onu evine alır.
2-Sensei Ni Koishita Natsu / 2016
Öğretmeni Sawada Hiroshi'ye aşık olan öğrenci Fuka hakkında kısa bir hikaye.
Bir kaç gün önce Japon sayko filmlerden bahsedip saykolukta 1 numara olan Japonlardan bahsetmiştim.Ya çok saykolar ya da çok fazla tatlılar.Adamlar bir işin ortası yok :D İşin ortası sanırım Koreliler oluyor :D O yüzden Kore'yi daha çok seviyorum.Ama Japonya'da ayrı bir dünya cidden :D Kore minnak dizilerinde daha fazla benlik bir şey bulamayınca Japon minnak dizilerine geçtim :D Birbirinden minnoş - ve elbette tatlış çocuklarında olduğu - dizilerden bahsedicem sizlere bu postta :D - Ama benim favorim hala Kore erkekleri daha çok kardeşimin zevkine göre Japon erkekleri keh keh :D -
1- Minami kun no Koibito: My Little Lover / 2015
Shunichi Minami, iyi görünüme sahip, başarılı bir liselidir. Chiyomi Horikiri, dansı seven parlak bir kızdır. İkisi çocukluktan arkadaş, ayrıca birbirinin ilk aşkıdır. Ancak Shunichi Minami'nin babası ortadan kaybolduğunda nadiren konuşur olurlar. Fırtınalı bir gecede, Chiyomi Horikiri ebeveynleri ile geleceği hakkında tartışır ve evi terk eder. Yağmurdan saklanmaya çalışırken, çocukluğuna geri dönmeyi diler. Aniden, küçülür ve 15 cm boyunda olur. Shunichi Minami küçük Chiyomi Horikiri görür. Kız, hiç kimseye görünmek istemediğini söyler böylece Shunichi Minami onu evine alır.
2-Sensei Ni Koishita Natsu / 2016
Öğretmeni Sawada Hiroshi'ye aşık olan öğrenci Fuka hakkında kısa bir hikaye.
4 Nisan 2017 Salı
Maydanoz Time : Film - Beauty And The Beast
Herkese merhabalar efenim ...
Evettt ! Dün benim doğum günümdü ve tam tamına 22 yaşına girdim ! (Aman ne kadar büyüğüm alkışlar,çığlık kıyamet :D )
Ama vizeler başladığı için ilk defa neredeyse doğum günümü unutacak hallederdeydim.Vizelere son gün çalışacak kadar umursamaz brisi olsam da "sınav haftası" psikolojisi beni öyle ya da böyle strese sokuyor maalesef.Neyse 2 sınavı hallettim azı gitti çoğu kaldı :D
Uzun zamandır sinemaya da gidemiyordum.Arkadaşlarımla orda burada aylaklık yapıktan sonra en son günün finalini sinemada yapalım dedim.Bu perşembe için aslı Japon animesi olan "Kabuktaki Hayalet" filmine gitme sözü verince Güzel Ve Çirkin'e gitmeye karar verdik.Başrolde Emma Watson olunca ayrı bir merak oldu tabi bende.Bir Harry Potter fanı olaraktan Emma'lar içinde sevdiklerimden biridir. - Emmalar dediğim Roberts,Stone ve Watson tabi ki - :D
Daha önce çokça -premseslerle ve masallarla büyüyen bir minnoş olduğumdan - bir çok versiyonunu izlemiştim bu versiyonun diğerlerinden tek farkı sanırım müzikal olmasıydı.Türkçe Dublaj izlediğim için biraz acı çektim maalesef genelde Altyazılı izlemeyi tercih ederim Orijinal haliyle değerlendirebilmek için elbette :D Ayrıca 3D olması da çok saçma olmuş 3D olacak hiç bir unsur bir aksiyon yoktu filmde boşuna gözlük parası verdik :/ Disney yapımı olduğu için çekimler,kostümler oldukça kaliteli ve görsellik açısından oldukça güzeldi.Çocuklar için belki Çirkin karakteri biraz korkutucu gelebilir bu yüzden +8 yaş diyebilirim :D
Evettt ! Dün benim doğum günümdü ve tam tamına 22 yaşına girdim ! (Aman ne kadar büyüğüm alkışlar,çığlık kıyamet :D )
Ama vizeler başladığı için ilk defa neredeyse doğum günümü unutacak hallederdeydim.Vizelere son gün çalışacak kadar umursamaz brisi olsam da "sınav haftası" psikolojisi beni öyle ya da böyle strese sokuyor maalesef.Neyse 2 sınavı hallettim azı gitti çoğu kaldı :D
Uzun zamandır sinemaya da gidemiyordum.Arkadaşlarımla orda burada aylaklık yapıktan sonra en son günün finalini sinemada yapalım dedim.Bu perşembe için aslı Japon animesi olan "Kabuktaki Hayalet" filmine gitme sözü verince Güzel Ve Çirkin'e gitmeye karar verdik.Başrolde Emma Watson olunca ayrı bir merak oldu tabi bende.Bir Harry Potter fanı olaraktan Emma'lar içinde sevdiklerimden biridir. - Emmalar dediğim Roberts,Stone ve Watson tabi ki - :D
Daha önce çokça -premseslerle ve masallarla büyüyen bir minnoş olduğumdan - bir çok versiyonunu izlemiştim bu versiyonun diğerlerinden tek farkı sanırım müzikal olmasıydı.Türkçe Dublaj izlediğim için biraz acı çektim maalesef genelde Altyazılı izlemeyi tercih ederim Orijinal haliyle değerlendirebilmek için elbette :D Ayrıca 3D olması da çok saçma olmuş 3D olacak hiç bir unsur bir aksiyon yoktu filmde boşuna gözlük parası verdik :/ Disney yapımı olduğu için çekimler,kostümler oldukça kaliteli ve görsellik açısından oldukça güzeldi.Çocuklar için belki Çirkin karakteri biraz korkutucu gelebilir bu yüzden +8 yaş diyebilirim :D
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Kitap - Ne Yaptığını Biliyorum Alice Feeney
Herkese merhabalar efenim, Uzun bir zaman sonra okuduğum en heyecanlı,akıcı ve sonunu tahmin edemediğim gerilim,polisiye kitabı oldu.Booktu...
-
Herkese merhabalar efenim ... Hep iyi Çin dizilerinden bahsedecek değilim ya bir tane de izlediğime bin pişman olduğum ama yine de yarı da...
-
Herkese merhabalar efenim, Şu sıralar sizlere dizi diyarında tee Asya'nın farklı farklı yerlerine sürüklüyorum biliyorum :) Bu sefer Ja...
-
Herkese merhabalar efenim, Biliyorsunuz ki bu yazımı ALES ve YÖKDİL,YDS'ye hazırlanarak geçiricem.ALES'de matematik beni yorarken a...