Herkese merhabalar efenim ...
Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü.!F Film Fesivali'nin bu sefer ki konusu bugünün de anlam ve önemine istianeden Kadınlar."Kadın Var ! Hayat Var !" sloganı ile yola çıkılmış ve toplamda 5 bağımsız filmden oluşmakta.Ben sadece 2 tanesini izleyebildim.İzlediğim Ava ve Dans Eden kızlar adlı yapımdı.Ava şu an adını hatırlamadığım bir Arap ülkesinde genç bir kızın hayatını anlatıyor Dans Eden Kızlarda Türk yapımı bir proje 2 genç kızın arkadaşlık hikayesi.Ayrıca bu festival kapsamında her ayın son cumartesi yine kadınlarla ilgili bir film yayınlanacağı belirtildi.Bu tarz bağımsız filmleri izlemeyi ve festivale katılmayı seviyorum umarım gittiğim yerlerde de olur ve bunu kendim için bir gelenek haline getirebilirim :)
Her halta "Maydanoz" olan blog... Film,Dizi,Kitap,YouTube,Anime,Moda,Yemek,Gezi,Oyun,Eğitim,Makyaj,Alışveriş,Bakım,Tiyatro,Konser...
7 Mart 2018 Çarşamba
6 Mart 2018 Salı
Kitap - 8 Numaralı Yetim Kim Van Alkemade
Herkese merhabalar efenim ...
Bu kadar yoğunluğumun içinde elimden geldiğince kitap okumaya da çalışıyorum.Benim için kitap okumak bir bağımlılık resmen elimde bir kitap olmayınca kendimi boşlukta hissediyorum içim sıkılıyor :D Boşlukta kalmayayım diye kütüphaneden 2 kitap birden almıştım ama çok yoğun bir döneme girince bu kitabı 200 sayfa kadar okuyabildim sonra teslim süresi geldi.Konusu oldukça ilgi çekici gibi görünse de bir süre sonra aynı olaylar etrafında dönmeye başlayınca sıkılmaya başladım açıkçası teslim süresini de uzatmak içimden de gelmedi o yüzden 200 sayfa sonra yarı da bırakmak durumunda kaldım :/
Bu kadar yoğunluğumun içinde elimden geldiğince kitap okumaya da çalışıyorum.Benim için kitap okumak bir bağımlılık resmen elimde bir kitap olmayınca kendimi boşlukta hissediyorum içim sıkılıyor :D Boşlukta kalmayayım diye kütüphaneden 2 kitap birden almıştım ama çok yoğun bir döneme girince bu kitabı 200 sayfa kadar okuyabildim sonra teslim süresi geldi.Konusu oldukça ilgi çekici gibi görünse de bir süre sonra aynı olaylar etrafında dönmeye başlayınca sıkılmaya başladım açıkçası teslim süresini de uzatmak içimden de gelmedi o yüzden 200 sayfa sonra yarı da bırakmak durumunda kaldım :/
1919’da, 4 yaşındaki Rachel Rabinowitz, Dr. Mildred Solomon’un çocuklar üstünde tıbbi araştırmalar yaptığı Yahudi Küçük Çocuklar Evi’ne yerleştirilir. Dr. Solomon küçük kızı onun sağlığını tehlikeye atan, ancak kendisinin ismini duyuran bir dizi deneysel röntgen ışını tedavisine maruz bırakır. Sene 1954 olmuştur ve Rachel yaşlanmış
Dr. Solomon’un bir hastası olduğu Yaşlı Yahudiler Evi’nin ölümcül hastalar koğuşunda bir hemşiredir. Çaresiz doktor üstünde güç sahip olduğunu anlayan Rachel kendi planladığı tehlikeli bir deneyi gerçekleştirmeye başlar. Gece vardiyası sona ermeden, Rachel’ın affetme ve intikam alma arasında bir seçim yapması gerekecektir.
Gerçek olaylardan esinlenen 8 Numaralı Yetim insanoğlunun zarar verme ve sevme kapasitesiyle ilgili güçlü bir roman.
İngiliz Dizi - Game Of Thrones
Herkese merhabalar efenim ...
7 yıl dayandım dile kolay tam 7 yıl direndim bu diziyi ısrarla izlememek için ! Efsane denildi ! Çokça yazıp çizildi spoilerlar havada uçtu.İzlemeyene cahil gözüyle bakıldı hiç sallamadım.Beni bunca yıl sonra 2 ay gibi kısa bir süre de tam 7 sezonu oturup izlemeye kim mi ikna etti ? Tabi ki de kardeşim ! Haydaaaa ! Nerden çıktı bilmiyorum bi oturuşta beraber başladık izlemeye sonrası da sardı gitti zaten o olmadan da izlemeye başladım ve bi baktım bitmiş.Aslında benim hayranlığım diziye değil bu kurgunun asıl sahibi olan George R.R Martin'e oldu.Adam yapmış abi ! Adam zeki ! Kitaplarını okumadım zaten okumaya da zamanım olmaz herhalde dizi izlemek yetti bana.İzlemek ayrı bir dert kurguyu anlamak karakterleri sindirmek ayrı bir dert.Çünkü dizi de karakterden bol başka bir şey yok.
Konusu oldukça basit bir taht var ve hanedanlıklar herkes tahtın peşinde :D Savaşlar var elbette ama daha çok kurnazlıkla,kim kimin kuyusunu kazdı ve bol bol entrikalar var hikayenin odağında.Daha çok fazla detay var aslında diziyi izleyenlerde bir çok hikayeyi ve detayı bilmiyor olabilirler çünkü kitapla çokta bağdaşmıyor bir yerden sonra dizi.Mesela ben çokta anlamadım ilk başlarda kim kim ne oluyor ne bitiyor olayların arkasında ki hikaye nedir ... Bu yüzden de YouTube'da ki bölüm bölüm incelenen kanalları izleyerek ilerlemenizi tavsiye ediyorum.Yoksa bu nerden çıktı bu kim bunun hikayesi ne soruları bitmiyor :D
Bildiğim Karakterler ve Yorumlarım :
Dizi de dediğim gibi karakterden bol bir şey yok, konuyu anlamanız açısından karakterlerden bahsedicem tabi kendi yorumlarımı da katacağım için içinde SPOİLER da barındıracak benden söylemesi !
Hanedanlar : İrili ufaklı bir sürrü hanedan olduğu için benim bildiklerime göre ayırdım daha bir çok hanedan ve extra karakterler var şu eksik bu fazla demeyin o yüzden kafama göre takılıyorum ben :D
Lannisterlar :
Tyrion Lannister : Tek kelime ile adamın dibi desem :D Cüce espirisi değil vallahi :D Hem gerçek anlam hem mecaz anlam :D Kendisi Lannisterlar içinde ki en delikanlı kişi olabilir.Zekası ve yönetme stratejileri ve kötü olaylardan sıyrılma şekli ile bir çok kişinin gönlünü fethetmeyi başardı.6.ve 7.sezonda Deni'nin eli olacağı için çok önemli bir karakter haline de gelecek.
Cersei Lannister : Tam bir kahpe ! Tamam tamam küfür etmicem ama öyle :D Başından sonuna kadar sevmediğim hırslarıyla haraket eden bir karakter 7.sezonda hafiften akıllıca davranmaya başladı gibi ama dönekliği baki :D
Jamie Lannister : Cercei ile ikizler ama aynı zamanda sevgililer.Bu nasıl oluyor diye sormayın dizi de ensestlik ve yasak ilişkiler diz boyu o yüzden bir yerden sonra artık yadırgamamaya başlıyorsunuz.Başlarda sevmiyor olsam da bence daha sonra ki sezonlarda bana kendini sevdirmeyi başaran bir karakter oldu ve 8. ya da 9.sezonda da Cersei'nin hakkından gelecek kişiymiş gibime geliyor.Çünkü tam olarak kötü mi yoksa iyi mi olduğuna karar veremediğim bir karakter.
Tywin Lannister : Ölse de rahat etsek dediğim karakterlerden.Başka da bir yorum yapasım yok adamın tipinde iş yok muşmula suratlı :D
Targanyenlar :
Daenerys Targaryen : Dizi de en sevdiğim karakter ki bence tahtın gerçek varisi.Babası Çılgın Kral zamanında herkesi yakıp yıkmış o yüzden kanı biraz deli bir hatun her an herkesi yakıp yakabilir.Barış dünyası yaratma gibi bir ütopyanın peşinde koşuyor ama bana biraz hayal gibi geliyor fazla pollyanacı bir düşünce hele de babasının kanını taşıdığı düşünülürse.Ataları gibi tam bir savaşçı.Dizi boyunca nasıl ilerlediğini görüyoruz dizi de adam gibi iş yapan tek karakter bence.
7 yıl dayandım dile kolay tam 7 yıl direndim bu diziyi ısrarla izlememek için ! Efsane denildi ! Çokça yazıp çizildi spoilerlar havada uçtu.İzlemeyene cahil gözüyle bakıldı hiç sallamadım.Beni bunca yıl sonra 2 ay gibi kısa bir süre de tam 7 sezonu oturup izlemeye kim mi ikna etti ? Tabi ki de kardeşim ! Haydaaaa ! Nerden çıktı bilmiyorum bi oturuşta beraber başladık izlemeye sonrası da sardı gitti zaten o olmadan da izlemeye başladım ve bi baktım bitmiş.Aslında benim hayranlığım diziye değil bu kurgunun asıl sahibi olan George R.R Martin'e oldu.Adam yapmış abi ! Adam zeki ! Kitaplarını okumadım zaten okumaya da zamanım olmaz herhalde dizi izlemek yetti bana.İzlemek ayrı bir dert kurguyu anlamak karakterleri sindirmek ayrı bir dert.Çünkü dizi de karakterden bol başka bir şey yok.
Konusu oldukça basit bir taht var ve hanedanlıklar herkes tahtın peşinde :D Savaşlar var elbette ama daha çok kurnazlıkla,kim kimin kuyusunu kazdı ve bol bol entrikalar var hikayenin odağında.Daha çok fazla detay var aslında diziyi izleyenlerde bir çok hikayeyi ve detayı bilmiyor olabilirler çünkü kitapla çokta bağdaşmıyor bir yerden sonra dizi.Mesela ben çokta anlamadım ilk başlarda kim kim ne oluyor ne bitiyor olayların arkasında ki hikaye nedir ... Bu yüzden de YouTube'da ki bölüm bölüm incelenen kanalları izleyerek ilerlemenizi tavsiye ediyorum.Yoksa bu nerden çıktı bu kim bunun hikayesi ne soruları bitmiyor :D
Bildiğim Karakterler ve Yorumlarım :
Dizi de dediğim gibi karakterden bol bir şey yok, konuyu anlamanız açısından karakterlerden bahsedicem tabi kendi yorumlarımı da katacağım için içinde SPOİLER da barındıracak benden söylemesi !
Hanedanlar : İrili ufaklı bir sürrü hanedan olduğu için benim bildiklerime göre ayırdım daha bir çok hanedan ve extra karakterler var şu eksik bu fazla demeyin o yüzden kafama göre takılıyorum ben :D
Lannisterlar :
Tyrion Lannister : Tek kelime ile adamın dibi desem :D Cüce espirisi değil vallahi :D Hem gerçek anlam hem mecaz anlam :D Kendisi Lannisterlar içinde ki en delikanlı kişi olabilir.Zekası ve yönetme stratejileri ve kötü olaylardan sıyrılma şekli ile bir çok kişinin gönlünü fethetmeyi başardı.6.ve 7.sezonda Deni'nin eli olacağı için çok önemli bir karakter haline de gelecek.
Cersei Lannister : Tam bir kahpe ! Tamam tamam küfür etmicem ama öyle :D Başından sonuna kadar sevmediğim hırslarıyla haraket eden bir karakter 7.sezonda hafiften akıllıca davranmaya başladı gibi ama dönekliği baki :D
Jamie Lannister : Cercei ile ikizler ama aynı zamanda sevgililer.Bu nasıl oluyor diye sormayın dizi de ensestlik ve yasak ilişkiler diz boyu o yüzden bir yerden sonra artık yadırgamamaya başlıyorsunuz.Başlarda sevmiyor olsam da bence daha sonra ki sezonlarda bana kendini sevdirmeyi başaran bir karakter oldu ve 8. ya da 9.sezonda da Cersei'nin hakkından gelecek kişiymiş gibime geliyor.Çünkü tam olarak kötü mi yoksa iyi mi olduğuna karar veremediğim bir karakter.
Tywin Lannister : Ölse de rahat etsek dediğim karakterlerden.Başka da bir yorum yapasım yok adamın tipinde iş yok muşmula suratlı :D
Targanyenlar :
Daenerys Targaryen : Dizi de en sevdiğim karakter ki bence tahtın gerçek varisi.Babası Çılgın Kral zamanında herkesi yakıp yıkmış o yüzden kanı biraz deli bir hatun her an herkesi yakıp yakabilir.Barış dünyası yaratma gibi bir ütopyanın peşinde koşuyor ama bana biraz hayal gibi geliyor fazla pollyanacı bir düşünce hele de babasının kanını taşıdığı düşünülürse.Ataları gibi tam bir savaşçı.Dizi boyunca nasıl ilerlediğini görüyoruz dizi de adam gibi iş yapan tek karakter bence.
Viserys Targaryen : Hiç bir halta yaramayan kız kardeşinden bile daha korkak olan tez zamanda ölmesini umduğumuz karakterlerden biri.Deni'nin abisi.
Starklar :
Eddard “Ned” Stark : Kralın eli.Starkların babası İyi bir adam ama fazla gururlu stratejik zekası yok maalesef.
Catelyn Stark : İnsan bu kadına nasıl aşık olur bir adam demekten kendini alamıyor.Hiç bir şekilde sevemediğim karakter.Ned'in karısı,Starkların anası.
Jon Snow : Soyadı Snow ise Starklarda ne işi var diye sormayın hiç dizinin ana konularından biri bu zaten :D Snow neden Snow :D Çünkü güya piç ama değil neyse bu çok fazla spoiler oldu :D Seyircinin yok yere dağlara,zirvelere taşıdığı bir karakter dizi boyunca 6.ve 7.sezon haricinde adam gibi bir iş yaparken görmedim onu maalesef.Babası gibi - Ned Stark - fazla gururlu hiç bi entrika kafası savaş stratejisi kafası yok.Cesareti kafasından büyük o ayrı konu ama umarım ilerde patlamaz :D
Sansa Stark : Başta sona gıcık olduğum bir karakter daha.Akılsız,savaşmayı bilmez anca kafası çıkarlarına çalışıyor.Nerde çıkarı varsa oraya gidiyor resmen.
Arya Stark : Karakter olarak çok sevdiğim karakterlerden biri olsa da yeter ulan yeter birisi daha beni bu kıza benzetecek olursa kendimi kesicem ! Neremiz benziyo yahu bu kızla ben daha güzelim ! :D Neyse Arya yaşına rağmen Stark ailesi içinde en delikanlı olan kişi.Ailesini bırakıp suikast eğitimi alıp intikam için geri dönmesi ile bol bol seyirciye oynayan bir karakter.
Greyjoylar :
Theon Greyjoy : Bu karaktere tamamen nötrüm hiç bir şey hissedemiyorum :D
Yara Greyjoy : Greyjoylarda adam gibi adam tek karakter herhalde.
Euron Greyjoy : Greyjoylar içinde en kıl karakter gibi gözükse de ben nedense bu karakteri seviyorum ama nedensiz :D Her şeyle dalga geçmesi korkaklığı falan komiğime gidiyor :D
Baratheonlar :
Robert Baratheon : Nerden gıcık var gitmiş Baratheon olmuş.İlk sezondaki kral kral ölünce tabi taht kavgası asıl o zaman başlıyor.Spoiler değil zaten ilk bölümden ölüyor :D
Joffrey Baratheon : Bildiğiniz Harry Potter da ki MALfoy :D Sarı pipi :D Ona nasıl gıcık oluyorsak bu dizide de bu tipe gıcık olduk.Tez zamanda ölmesi dileğiyle ...
Diğerleri :
Jorah Mormont : Dizi boyunca üzüldüm ben bu adama ya.Nedense babam yaşında olmasına rağmen çok sefiom :D Deni ile salak salak yakıştırmış da olabilirim :D Tam bir şövalye ruhlu ...
Petyr Baelish (“Littlefinger”) : Ben haricinde bu adamı seven yok herhalde :D Ben de dizide ki karakterini sevmiyorum elbette oyuncunun kendisini ve oyunculuğunu çok beğeniyorum.Tam bir manipülatör tam bir kurnaz nerde entrika orda Baelish :D Zamanında bu Starkların anasına aşıkmış ya o çirkini nasıl sevebildin ya gurbanın olam :D
Varys : Dizi boyunca nötr olduğum karakterlerden biri.Aman etliye sütlüye karışmayayım yerimi yurdumu bileyim kim güçlüyse ona hizmet edeyim diyen tiplerden biri.Bir çok kişi sevmiyor bu karakteri ama bence adam haklı her devrin adamı modulünde bi tip :D
Shae : Milli gururumuz Sibel Kekkili :D Tabi onu daha çok yarı çıplak görmeye alıştık dizide çünkü metres rolündeydi karakter konusunda nötr olduğumu belirtmek isterim.
Khal Drogo : Tam bi ayı tam bir barbar :D Ama bir çok kişi onu çok sevdi çünkü Deni'nin sevdiği adam oldu Deniciğimiz bu sığıra satılmıştı ve Drogo'da onu çok sevdi Kanuninin Hürremi sevmesi gibisi "Güneşim,Ayım" falan diye sevmeye başladı :D
Brienne of Tarth : Sevdiğim karakterlerden biri.Bu kadının boyu kaç yahu :D Dur hemen bakayım :D 1.91 miş e yuh :D Kadın savaşçı olmak için yaratılmış resmen idolüm be yürü kim tutar seni :D
Ygritte : Diziye girdiğinden beri hiç sevmediğim karakterlerden biri güzelim Jon Snow'u da kendine aşık etti püü götürdü vallahi güzelim oğlanı şu tipsiz haliylen :D
Jaqen H’ghar : Hiçkimse,binbir surat.İyi bir suikastçi zaten Arya'yı da yanına alıp eğiten bu adam.İkisinin hikayesi bence çok sıkıcı olduğu için genelde sahnelerini hep atladım ama oynayan oyuncuyu çok beğendiğimi de söylemeden geçemicem :D
Grey Worm : Gri solucan buna da nötrüm.
Missandei : Buna da nötrüm Deni'nin sağ kolu diyebiliriz.Köleyken Deni tarafından özgür bırakıldı.
Tormund : Hee işte buna gıcık oluyorum.Aslında bir çok kişi bu karakteri seviyor ama ben hiç sevmiyorum nedeni de yok :D
Margaery Tyrell : Bu kızı da nedense seviyorum benim de tam tersime bir çok kişi sevmiyor.Sanırım benim sevme nedenim daha çok canlandıran oyuncusuna karşı oldu :D
4 Mart 2018 Pazar
Dram Film - Three Billboards Outside Ebbing, Missouri
Herkese merhabalar efenim ...
Oscar'a doğru film maratonunda benim favori filmime geldi sıra :D Hem konusunun orijinalliği hem olay akışı hem temposu hem ilginç karakterleri ile bence bu yılın oscarını çok rahat hakketti.Filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum sonu biraz tatmin etmedi ama o da filmin nazarı olsun artık :D
Film, kızı bir süre önce evlerine yakın bir yerde tecavüz edilerek katledilen Mildred Hayes’in öfkeli, saldırgan hallerini yansıtıyor. Kızının cinayet davasında bir suçlu bulunmadan aylar geçer ve Mildred bunun üzerine cesur bir hamle yapar.
Karayoluna yakın bir yerden üç reklam panosu kiralar ve kentin saygıdeğer polis şefi William "Bill" Willoughby'ye yönelik meydan okuyan mesajlar karalar. Mildred bu işten vazgeçmesi için yapılan bütün baskı ve zulümlere göğüs gerer ve herkese tek başına meydan okur.
Oscar'a doğru film maratonunda benim favori filmime geldi sıra :D Hem konusunun orijinalliği hem olay akışı hem temposu hem ilginç karakterleri ile bence bu yılın oscarını çok rahat hakketti.Filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum sonu biraz tatmin etmedi ama o da filmin nazarı olsun artık :D
Film, kızı bir süre önce evlerine yakın bir yerde tecavüz edilerek katledilen Mildred Hayes’in öfkeli, saldırgan hallerini yansıtıyor. Kızının cinayet davasında bir suçlu bulunmadan aylar geçer ve Mildred bunun üzerine cesur bir hamle yapar.
Karayoluna yakın bir yerden üç reklam panosu kiralar ve kentin saygıdeğer polis şefi William "Bill" Willoughby'ye yönelik meydan okuyan mesajlar karalar. Mildred bu işten vazgeçmesi için yapılan bütün baskı ve zulümlere göğüs gerer ve herkese tek başına meydan okur.
3 Mart 2018 Cumartesi
Dram Film - Hadi Be Oğlum
Herkese merhabalar efenim ...
Buse'nin Sinema günleri devam ediyor :) Özellikle yerli filmlere gitmeye çalışıyorum.Hem yerli sinemaya katkı sağlamak için hem de daha sonradan bu filmler telif hakkı çok kolay yediği için internette arayıp bulamıyor haliylen izleyemiyorum :D
Neyse efenim aslında Tatlıtuğ'yu çokta sevmem :D Şimdi içinizden ya hehe diyeceksiniz biliyorum ama hem dış görünüşünü hem de oyunculuğunu benlik bulmuyorum :D Ama Büşra Develi'yi ve şu yanak oğlanı seviyorum :D Çocuk film boyunca otizmli birini oynadığı için hep göz temasından kaçınıp yere baktı ee haliylen yanaklarda onunla birlikte yere sarktı :D Nasıl tatlış nasıl kıvırcık kafa :D
Film,teşhisi filmde konulmamış olsa da (filmin mantık bakımından en büyük eksiği) ben koydum.Çocuk açık açık otizm belirtileri gösteriyor :D Konuşmama,göz temasından kaçınma,gürültüden ve tekrarlanan seslerde nöbet geçirme,ezber ve taklit yeteneğinin üst safhalarda olması vb :D Sanırım senaristler belirtileri bir yerlerden okumuşlar ne yazacaklarına karar verememişler 'hastalıklı bir çocuk ya işte' deyip geçmişler :D Oysa babası çocuğu doktorlara falan götürmüş güya Allah'ın bir kolu da çocuğa ne olduğuna tespit edememiş babaya şöyle yap böyle yap diye öneriler de bulunmamış.Bu kısımları baya baya mantıksız :D Ayrıca annesinin hastalığına da hiç değinmediler "hasta kadın işte ya " deyip geçtiler yine :D Bunları herkes yutar ama ben yutmam :D
Neyse baya baya spoiler vermeye gitmeden sonuna kadar ağlamamayı başardım ama son sahneden bi baktım milletten peçete dileniyordum :D Dramsa dram arkadaş mantıksız falan ama ağlarım hiççte çekinmem,gocunmam :D Bu arada filmde çok sevdiğim süpriz bir isim vardı : Feridun Düzağaç :D
Buse'nin Sinema günleri devam ediyor :) Özellikle yerli filmlere gitmeye çalışıyorum.Hem yerli sinemaya katkı sağlamak için hem de daha sonradan bu filmler telif hakkı çok kolay yediği için internette arayıp bulamıyor haliylen izleyemiyorum :D
Neyse efenim aslında Tatlıtuğ'yu çokta sevmem :D Şimdi içinizden ya hehe diyeceksiniz biliyorum ama hem dış görünüşünü hem de oyunculuğunu benlik bulmuyorum :D Ama Büşra Develi'yi ve şu yanak oğlanı seviyorum :D Çocuk film boyunca otizmli birini oynadığı için hep göz temasından kaçınıp yere baktı ee haliylen yanaklarda onunla birlikte yere sarktı :D Nasıl tatlış nasıl kıvırcık kafa :D
Film,teşhisi filmde konulmamış olsa da (filmin mantık bakımından en büyük eksiği) ben koydum.Çocuk açık açık otizm belirtileri gösteriyor :D Konuşmama,göz temasından kaçınma,gürültüden ve tekrarlanan seslerde nöbet geçirme,ezber ve taklit yeteneğinin üst safhalarda olması vb :D Sanırım senaristler belirtileri bir yerlerden okumuşlar ne yazacaklarına karar verememişler 'hastalıklı bir çocuk ya işte' deyip geçmişler :D Oysa babası çocuğu doktorlara falan götürmüş güya Allah'ın bir kolu da çocuğa ne olduğuna tespit edememiş babaya şöyle yap böyle yap diye öneriler de bulunmamış.Bu kısımları baya baya mantıksız :D Ayrıca annesinin hastalığına da hiç değinmediler "hasta kadın işte ya " deyip geçtiler yine :D Bunları herkes yutar ama ben yutmam :D
Neyse baya baya spoiler vermeye gitmeden sonuna kadar ağlamamayı başardım ama son sahneden bi baktım milletten peçete dileniyordum :D Dramsa dram arkadaş mantıksız falan ama ağlarım hiççte çekinmem,gocunmam :D Bu arada filmde çok sevdiğim süpriz bir isim vardı : Feridun Düzağaç :D
Dram Film - Lady Bird
Herkese merhabalar efenim ...
Ben bu yazıyı 25 Şubat'ta yazıyorum bakalım ne zamana yayınlanacak :) Umarım Oscar'dan önce yayınlama fırsatı bulabilirim.Çünkü bu film Oscar adaylarından biri.Beni instadan takip edenler bilir ki "Oscar'a Doğru" diye bir film maratonu başlattım ve izleyebildiğim tüm Oscar adayı filmlerini izlemeye çalışıyorum.Lady Bird'de onlardan biri.Filmi genel olarak beğendim ama geçen sene yine Oscar adayı olan Brooklyn filminden sadece zaman olarak farklıydı.Hatta oyuncu bile aynı :D Aynı kız,aynı hikayeler o yüzden ben çok fazla Oscar şansının olduğunu düşünmüyorum ki benim favorim başka bir film :D
Christine McPherson, nam-ı diğer “Uğur Böceği”, son derece sevecen, dik kafalı ve iradeli annesi gibi olmamak için ne kadar uğraşsa da aynı onun gibidir. Uğur Böceği’nin hemşire olan annesi, eşinin işini kaybetmesinden sonra ailesini ayakta tutmak için yorulmak bilmeden çalışmaktadır.
Sacramento, California’da 2002 yılında, hızla değişen Amerikan ekonomisinin ortasında geçen Uğur Böceği, bizi şekillendiren ilişkilere, tanımlayan inançlara ve yuva adını verdiğimiz yerin benzersiz güzelliğine etkileyici bir bakış açısı sunuyor.
Ben bu yazıyı 25 Şubat'ta yazıyorum bakalım ne zamana yayınlanacak :) Umarım Oscar'dan önce yayınlama fırsatı bulabilirim.Çünkü bu film Oscar adaylarından biri.Beni instadan takip edenler bilir ki "Oscar'a Doğru" diye bir film maratonu başlattım ve izleyebildiğim tüm Oscar adayı filmlerini izlemeye çalışıyorum.Lady Bird'de onlardan biri.Filmi genel olarak beğendim ama geçen sene yine Oscar adayı olan Brooklyn filminden sadece zaman olarak farklıydı.Hatta oyuncu bile aynı :D Aynı kız,aynı hikayeler o yüzden ben çok fazla Oscar şansının olduğunu düşünmüyorum ki benim favorim başka bir film :D
Christine McPherson, nam-ı diğer “Uğur Böceği”, son derece sevecen, dik kafalı ve iradeli annesi gibi olmamak için ne kadar uğraşsa da aynı onun gibidir. Uğur Böceği’nin hemşire olan annesi, eşinin işini kaybetmesinden sonra ailesini ayakta tutmak için yorulmak bilmeden çalışmaktadır.
Sacramento, California’da 2002 yılında, hızla değişen Amerikan ekonomisinin ortasında geçen Uğur Böceği, bizi şekillendiren ilişkilere, tanımlayan inançlara ve yuva adını verdiğimiz yerin benzersiz güzelliğine etkileyici bir bakış açısı sunuyor.
2 Mart 2018 Cuma
Aksiyon Film - Murder On The Orient Express
Herkese merhabalar efenim ...
Kenneth Branagh,Johnny Depp,Michelle Pfeiffer,Penélope Cruz,Willem Dafoe,Lucy Boynton daha kimler kimler ... Kadrosu epey iddalı bir yapım var bugün film postunda.Tabi beni asıl izlettirenin Johnyy Deppciğim ve Agathacığımın çok sevdiğim eserinden uyarlanan bir film olmuş olması oldu.Kostümler,olayların dizini oldukça güzeldi ben filmi oldukça sevdim.Bir çok kişiye sıradan bir dedektifçilik filmi gibi gözükse de bence böyle bir finali hiç bir filmde görmeyebilirsiniz :D Tabi finali bir çok kişiyi de mutlu etmeyebilir :D
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Gerilim Filmi : The Substance
Herkese merhabalar efenim, Yılın en iyi korku filmlerinden biri olmaya aday olan feministik bir Body Horror olarak anılan ve artık sinefill...
-
Herkese merhabalar efenim ... Hep iyi Çin dizilerinden bahsedecek değilim ya bir tane de izlediğime bin pişman olduğum ama yine de yarı da...
-
Herkese merhabalar efenim, Şu sıralar sizlere dizi diyarında tee Asya'nın farklı farklı yerlerine sürüklüyorum biliyorum :) Bu sefer Ja...
-
Herkese merhabalar efenim, Biliyorsunuz ki bu yazımı ALES ve YÖKDİL,YDS'ye hazırlanarak geçiricem.ALES'de matematik beni yorarken a...