Korku Filmi : The Curse of La Llorona

Herkese merhabalar efenim,
Conjuring evreninde geçen yapımlardan bana artık gına geldi ama korku film yapımcılarını sanırım gına gelmedi.Ben bu filmi bu evrende geçtiğini bilmeyerek izledim.Arkadaşlar gerçekten Exorcisizimden artık korkanınız gerçekten var mı ?! Kutsal su ile ve Hristiyanlık propagandasıyla gerçekten şeytanı ya da bilumum inan dışı kötü varlıkları def edebileceğine inanan bir Allahın kulu ? Tamam evren olarak ilk başta güzeldi iyidi orijinal bir fikirdi ama yıl 2019 oldu yahu 80'lerden kalma korku temasını ısıtıp ısıtıp öne koymak nedir?! Bir de 2019'un En İyi Korkunç Filmleri arasından bulup izledim ben bu filmi daha da bir şey demek istemiyorum.

Yönetmen:  Michael Chaves
Ülke:  ABD
IMDB:  5,6
Vizyon Tarihi:  19 Nisan 2019
Süre:  93 Dakika

Anna Garcia 1973 yılında Los Angeles'ta yaşayan bir sosyal hizmetler görevlisidir. Elindeki davalardan birinde derinlere indikçe karmaşık davanın içinde ürkütücü doğaüstü güçler olduğunu fark etmeye başlar. Bu doğaüstü güçlerin yarattığı etkiler, Anna'nın kendi ailesinin başına gelenlere benzer izler taşımaktadır. Bu doğaüstü izler, kendi eliyle mühürlenmiş korkunç bir kaderde sıkışıp kalan, korkunç görünüşü ve ölümle yaşam arasında sıkışan ruhu ile dehşet salan La Llorona'nın izleridir. La Llorona, yani "Ağlayan Kadın", gerçek hayatta bir kıskançlık krizi sonucu kendi çocuklarını boğmuştur. Acı içinde ağlarken kendini de azgın nehre atan kadının ismi, nesiller boyunca dehşetin kendisi olmuştur. Artık gözyaşları sonsuzdur ve geceleri onun ölüm çağrısını duyanların kurtuluşu yoktur. Kendi çocuklarının yerine geçirmek için çaresizce çocukları avlayan La Llorona, yüzyıllar geçtikçe arzusunda daha da vahşileşmiş ve yöntemleri daha da acımasız olmuştur. Çocuklarını tehlikeye soktuğundan şüphelenilen sorunlu bir annenin ürkütücü uyarısını göz ardı eden Anna ve küçük çocukları, korkutucu bir doğaüstü dünyaya çekilir. La Llorona’nın ölümcül gazabından kurtulmak için umutları, inancı sarsılmış bir rahip ve onun korkunun ve inancın çarpıştığı uçurumlarda sallanan mistisizmi olacaktır. Anna'nın ailesini kurtarmak için inançlarına sıkı sıkı sarılması ve ruhsal bir mücadele vermesi gerekecektir.

Kitap - Amok Koşucusu Stefan Zweig

Herkese merhabalar efenim,
Bugün ki kitap postumuzda ara ara okumayı çok sevdiğim yazarlardan biri olan Zweig'in "Amok Koşucusu" adlı kitabı var.Kitapta ilk dikkatimi çeken ismi oldu ben de "amok" ne demek diye merak ettim açıkçası ama zaten kitap dolaylı yoldan da olsa bu konu üstüne kurulu o yüzden "ne" demek olduğunu spoiler olacağını düşündüğüm için söylememeyi tercih edicem.

Okuması kolay,Zweig'in yine bir sohbet sırasında ya da bizzat kendi başından geçen bir olayı kendi tarzıyla kaleme aldığını düşündüğüm bir öykü daha.Arada bu tarz şeyler okumak realistik tarafıma oldukça iyi geliyor.

Korku Filmi : The Prodigy

Herkese merhabalar efenim,
Bilmem hatırlar mısınız geçen senelerde Kabuslar Evi Serisi diye bir Türk Korku/Gerilim filminin postunu yapmışım (belki hatırlamazsınız diye linki bırakıyorum).

https://maydanozsalatasi.blogspot.com/2017/05/maydanoz-time-film-kabuslar-evi-serisi.html

Orada ki filmlerden "Seni Beklerken" filminden alınmış bir senaryo ile çekilmiş bir Hollywood korku filmi var bugün postumuzda.Biz Hollywood'dan alsak yer yerinden oynar "çalmışlar,çakma film olmuş" derler ama onlar bizden alınca "aman ne orijinal konu".Bence konu olarak almaları bakımından telif hakkı bile atmalı yapımcılar çünkü fikir aynı fikir sadece biraz daha Amerikan varisi olmuş.Ben o yüzden daha önceden bu fikri izlediğim için beni film çok tatmin etmedi.

Yönetmen:  Nicholas McCarthy
Ülke:  ABD, Kanada
IMDB:  6,0
Vizyon Tarihi:  1 Şubat 2019
Süre:  92 Dakika

Sarah (Taylor Schilling), oğlu Miles ile yaşayan genç bir kadındır. Sarah, oğlunun bazı güçler tarafından sürekli olarak uyarıldığını fark edecektir. Bu güçlerin doğaüstü şeytani güçler olduğunu keşfeden Sarah ailesinin güvenliği için endişelenmeye başlamaktadır. Sarah, oğlunu bu karanlık güçlerin elinden kurtarmak ile oğluna duyduğu sevgiyi sık sık birbirine karıştırarak bu iki durum arasında sıkışıp kalacaktır. Oğlunu elde eden bu karanlık güçlerin ortaya çıkmasına neyin sebep olduğunu araştırırken geçmişin derin sularına dalmak zorunda kalan Sarah oğlunu kurtarmak için gerekli olan cevapları bulabilecek midir?

Fantastik Film : Ghostbusters

Herkese merhabalar efenim,
Daha önce efsane sayılan filmlerden biri olan Ocean serisinin yeni filmini aynı ekiple çekemeyecekleri için kadın versiyonunu yapmaya karar vermişler ama erkeklerin ki kadar tutmamıştı maalesef (o kadar ünlü kadın oynamasına rağmen).Film sektöründe yine bir efsane sayılan Ghostbusters serisininde yeni bir filmini yapmak istemişler ama ekip üyeleri oldukça yaşlı oldukları için bu filmde sadece konuk olarak görebildik yine kadın veriyonunu yapmaya karar vermişler ve yeteri kadar yine tutmamış.Tabi efsane filmleri bu şekilde ısıtıp seyircinin önüne koymak bence çok şık bir davranış değil ama efsane filmlerin kadın versiyonunu izlemek daha önceden de belirttiğim gibi eğer serinin ilk halini izlememişsem çok hoşuma gidiyor ki 2 serininde orijinal hallerini izlememiştim bu yüzden hiç bilmediğim bir senaryo olduğu için sanki çok yeni bir şey izliyormuş havasında izledim bu yüzdenden ben filmden hoşlandım.Orijinal halini izlemiş olsaydım sanırım karşılaştırma yapmaktan bende kendimi alakoyamayacaktım :/

Yönetmen:  Paul Feig
Ülke:  ABD
IMDB:  5,2
Vizyon Tarihi:  29 Temmuz 2016
Süre:  116 Dakika

Seksenli senelerin ikonik filmlerinden Ghostbusters'ın devamında hayaletler Manhattan'ı ele geçirmek geri dönerken Ghostbusters ekibi ise şehri yok etmeye kararlı bu paranormal tehdidi bitirmek için bir araya geliyor.

Kitap - Karısını Şapka Sanan Adam Oliver Sacks

Herkese merhabalar efenim,
Bugün sizlere psikoloji alanında bir kitap tavsiyesinde bulanacağım.Ben daha önce Sacks'ı duymamıştım ilk defa kardeşimin alması vasıtasıyla kendisiyle tanışmış oldum.İçinde benim de daha önce duymadığım ilginç nörolojik bozukluklardan oluşan vakalar var.Eğer psikolojiyle ilgileniyorsanız daha dikkatinizi çekebilecek ya da vakaları sizinde kendinizce analiz edebileceğinizi söyleyebilirim.

Gizem Filmi : Rear Window

Herkese merhabalar efenim,
Bugün sizleri çook eskilere tee 1954 yılına götürüyorum.Hitchcock'un efsanelerinden biri olan Rear Window filminden bahsedicem bugün sizlere.Öncelikle filmde Grace Kelly gibi bir güzelliğin olduğunu söylemem gerekiyor sırf onu izlemek bile zevk veriyor insana bir de giydiği elbiseler ve dönemin modası tek kelimeyle HARİKA ! Gözlerim filmi izlerken bayram etti resmen.Normalde gözlerim yakışıklı erkek görünce bayram ediyor benim ama baş roldeki abi dönemin en yakışıklı jönlerinden biri kabul edilse de kendisi pek benim tipim değil o yüzden bu filmde gözlere bayramlık hakkımı ben Kelly yönünde kullandım.

Film tek mekanda geçiyor ve aslında oldukça durgun ilerleyen bir film olmasına rağmen bir gizem filmi olduğu için bazı sahneleri özellikle de diyalogları dikkatlice dinlemek gerekiyor.Filmden herkes istediğini anladığı için bu konuda bir şey demek istemiyorum zaten söylesem SPOİLER olur :)

Yönetmen:  Alfred Hitchcock
Ülke:  ABD
IMDB:  8,5
Süre:  112 Dakika
Ödüller:  4 Oscar Adaylığı, 4 ödül ve 5 adaylık

Fotoğrafçı Jeff’in yarış esnasında bir arabanın kendisine çarpmasıyla ayağının kırılıp eve kapanması ve sıkıntıdan dışarıdaki komşularının hayatlarını illegal olarak incelemesini , röntgenlemesini ele alıyor. Bu esnada varsayımlarla tahmin ettiği bir cinayeti yine yasa dışı bir yolla kanıtlamaya çalışıyor. Film genel olarak özel hayatın gizliliğini ve bu tabuyu yok sayan bir hayatı sorguluyor.

Kitap - 10 Dakika 38 Saniye Elif Şafak

Herkese merhabalar efenim,
Elif Şafak'ın kalemini hem çok seviyorum hem de çok özlüyorum.Okumadığım çok az romanı kaldı sanırım ya da romanlarının hepsini okudum denemelerden oluşan kitapları kaldı sanırım tam hatırlamıyorum ama yeni bir kitap çıkarınca hemen koşa koşa gidip alıyorum.Normalde başka bir yazar olsa kitabı çıkar çıkmaz almam indirime girmesini beklerim ama Elif Şafak,Ayşe Kulin,Zülfi Livaneli gibi yazarlar tam bana göre !

Türk toplumunun birer aynası bence bu yazarlar.Elbette çoğu zaman kurgu yazıyorlar ama her kurgunun içinde olduğu gibi bu kurgularda aslında oldukça gerçek.Sadece kendi hayatımızı yaşadığımız için (özellikle de iyi bir çevre,aile gibi unsurlara sahipsek ki ben öyleyim) diğer insanların hayatlarını,yaşadıklarını göremeyebiliyor hatta çoğu zamanda görmezden geliyoruz o yüzden kendi toplumumuzun insanların tanımak hem kendi kişiliğim için hem de mesleğim için oldukça önemli.

Kitap bir hayat kadının hikayesine odaklanıyor. Tekila Leyla bir gün öldürülüyor ve çöp tenekesini atılıyor.İnsan son nefesini vermeden önce tam 10 dk 38 Sn boyunca bilinçli kalıyormuş.Leyla da bu süre içinde bilinçli ve çocukluğundan öldüğü o ana kadar hayatı gözünün önünden akıp gitmeye başlıyor ve yazarımız o anları,anıları bölüm bölüm dakika dakika anlatmaya başlıyor.Son nefesini vermeden öncekileri 10 bölümde anlatırken daha sonra da Leyla öldükten sonra ki sürece Leyla'nın 5 kadim dostunun gözünden anlatmaya başlıyor.