Herkese merhabalar efenim,
Karantinanın 43.günündeyiz.
Çok güzel bir gerilim filmi önerisiyle geldim sizlere.Türkçe çevirisi "Asabiyim Ben" olan bu İspanyol filmi birbirinden bağımsız hikayelerden oluşuyor aslında bütün bir film değil yani.Her hikayenin senaryosu,oyunculukları o kadar iyi ki ayrı ayrı olması pek batmıyor size ve keyifle izliyorsunuz.Bu filmi gerilim kategorisine aldım ama o kategoride ki filmler gibi değil pek aslında daha çok komik gerilim gibi gibi tam kategorisini de bilemedim tek diyeceğim izleyin siz filmi , tavsiyemdir :)
Kızgınlık ve öfkenin hüküm sürdüğü bir toplum içerisinde geçen hikayede aşk, nefret ve intikam duygusu olağanüstü şekilde işleniyor. Sistemin bir parçası haline gelmiş bozulmuş kişiliklerin ve karakterlerin şereflerine gölge düşmesini konu alan filmde kanunlar karşısında suçsuz birey veya bireylerin çaresiz bir şekilde dize getirilmesi ve öfkeyle dolup taşmasını çok iyi şekilde seyirciye aktarıyor. Kanunlar çerçevesinde bile olsa yolsuzluğun hüküm sürdüğü bir ülkede ne kadar sakin kalabilirsiniz ki…?
Her halta "Maydanoz" olan blog... Film,Dizi,Kitap,YouTube,Anime,Moda,Yemek,Gezi,Oyun,Eğitim,Makyaj,Alışveriş,Bakım,Tiyatro,Konser...
29 Nisan 2020 Çarşamba
28 Nisan 2020 Salı
Gerilim Filmi : The Invisible Man
Herkese merhabalar efenim,
Karantinanın 42.günündeyiz.
Çok gerilimli izlemesi çok zevkli bir filmden bahsedicem bugün sizlere.Baş rolünde oyunculuğunu her daim çok beğendiğimiz Elisabeth Moss ablamız var.Film beni başından sonuna kadar tatmin etti en çokta sonu tatmin etti elbette beni pek şaşırtan bir şey olmadı ama atmosferi,senaryo,çekimleri,oyunculuklar harika olunca geriye sadece arkamıza yaslanıp filmin keyfini sürmek kaldı , tavsiyemdir :)
Cecilia zengin ve akıllı bir bilim adamıyla evlidir. Ancak fiziksel ve duygusal şiddet içeren bu evlilikten kurtulman için Cecilia dostlarının yardımını alır ve ortadan kaybolur. Bir süre sonra Cecilia'nın kocası hayatını kaybeder ve akıl almaz servetinin büyük bir kısmını Cecilia'ya bırakır.
Karantinanın 42.günündeyiz.
Çok gerilimli izlemesi çok zevkli bir filmden bahsedicem bugün sizlere.Baş rolünde oyunculuğunu her daim çok beğendiğimiz Elisabeth Moss ablamız var.Film beni başından sonuna kadar tatmin etti en çokta sonu tatmin etti elbette beni pek şaşırtan bir şey olmadı ama atmosferi,senaryo,çekimleri,oyunculuklar harika olunca geriye sadece arkamıza yaslanıp filmin keyfini sürmek kaldı , tavsiyemdir :)
Cecilia zengin ve akıllı bir bilim adamıyla evlidir. Ancak fiziksel ve duygusal şiddet içeren bu evlilikten kurtulman için Cecilia dostlarının yardımını alır ve ortadan kaybolur. Bir süre sonra Cecilia'nın kocası hayatını kaybeder ve akıl almaz servetinin büyük bir kısmını Cecilia'ya bırakır.
27 Nisan 2020 Pazartesi
Kitap - Aşka Susamış Yukio Mişima
Herkese merhabalar efenim,
Karantinanın 41.günündeyiz.
Yeni bir haftaya yine bir kitap postuyla başlayalım istedim.
İlk defa Mişima okudum Nisan ayı alışverişim de 2 kitabına şans vermek istedim ve 2 kitabında da benzer sonlar ve hisler üzerine yazmış Mişima sanırım yazarın tarzını anlamak için çok doğru kitaplarını seçmişim.Bu kitabında dul bir kadının kayınpederinin yanına yerleşmesini ve orada bir yandan kayın pederinin tacizlerine uğrarken bir yandan da evin hizmetçisine duyduğu aşkı anlatıyor ama ne aşk.Kitabın sonunda şaşıranlar olmuştur ama açıkçası ben kadının karakterine de yaptıklarına da kitabın sonununa da hiç şaşırmadım çünkü kadının psikolojisini çok iyi kavrayabildim hatta o kadar iyi kavramışım ki kitabı okumaya başladığım akşam kitabın bir sahnesi rüyama girdi :D İlk defa bir kitabın rüyama girdiğine şahit oldum.
Mişima okuması kolay ve akıcı kitaplar yazıyor olsa da bazı noktaları okurken bazen sıkıldım açıkçası kitaplarının genelde kısa olması Allahtan bunu daha katlanabilir kılıyor da kitap vasatlığa düşmeyip seviyesini korumayı başarabiliyor.
Aslan, kafesinden çıktığı anda, eski, vahşi aslan olduğu zamandakinden daha geniş bir dünyaya sahip olur. Hapsedildiği sürede onun için iki dünyadan başka dünya yoktur. Diğer bir deyişle kafesin içindeki dünya ile kafesin dışındaki dünya. Artık özgür kalmıştır. Kükrer.
İnsanlara saldırabilir. Onları yiyebilir. Yine de tatmin olamaz, çünkü ne kafesin içinde, ne de kafesin dışında bir üçüncü dünya yoktur.
Etsuko dört duvar arasında bir hayat sürmektedir. Gözü hep dışarıda olmuş kocası tifodan öldüğünde genç yaşta dul kalan kadın kendini kayınpederinin evinde bulmuş, yaşlı adamın rahatsız edici ilgisine boyun eğmeye mecbur kalmıştır. Tek tesellisi, evin hizmetçisi Saburo’ya olan aşkıdır. Ancak bu genç adamın sevgisini kazanmak için yaptıkları felaketini hazırlayacaktır. Yukio Mişima’nın ilk romanı Bir Maskenin İtirafları’ndan sonra yayımladığı Aşka Susamış, yazarın hayatı boyunca kalemine rehberlik etmiş sapkın ve saplantılı arzuyu ve sarsıcı şiddeti sahneye koyan, okuru yakalayan ve bırakmayan bir eser.
“Mişima’nın romanları çevresine korkunç ve iflah olmaz bir tuhaflık yayar; sanki sapkınlar için kurulmuş bir arafta geçiyor gibidirler.”
(Tanıtım Bülteninden)
Karantinanın 41.günündeyiz.
Yeni bir haftaya yine bir kitap postuyla başlayalım istedim.
İlk defa Mişima okudum Nisan ayı alışverişim de 2 kitabına şans vermek istedim ve 2 kitabında da benzer sonlar ve hisler üzerine yazmış Mişima sanırım yazarın tarzını anlamak için çok doğru kitaplarını seçmişim.Bu kitabında dul bir kadının kayınpederinin yanına yerleşmesini ve orada bir yandan kayın pederinin tacizlerine uğrarken bir yandan da evin hizmetçisine duyduğu aşkı anlatıyor ama ne aşk.Kitabın sonunda şaşıranlar olmuştur ama açıkçası ben kadının karakterine de yaptıklarına da kitabın sonununa da hiç şaşırmadım çünkü kadının psikolojisini çok iyi kavrayabildim hatta o kadar iyi kavramışım ki kitabı okumaya başladığım akşam kitabın bir sahnesi rüyama girdi :D İlk defa bir kitabın rüyama girdiğine şahit oldum.
Mişima okuması kolay ve akıcı kitaplar yazıyor olsa da bazı noktaları okurken bazen sıkıldım açıkçası kitaplarının genelde kısa olması Allahtan bunu daha katlanabilir kılıyor da kitap vasatlığa düşmeyip seviyesini korumayı başarabiliyor.
Aslan, kafesinden çıktığı anda, eski, vahşi aslan olduğu zamandakinden daha geniş bir dünyaya sahip olur. Hapsedildiği sürede onun için iki dünyadan başka dünya yoktur. Diğer bir deyişle kafesin içindeki dünya ile kafesin dışındaki dünya. Artık özgür kalmıştır. Kükrer.
İnsanlara saldırabilir. Onları yiyebilir. Yine de tatmin olamaz, çünkü ne kafesin içinde, ne de kafesin dışında bir üçüncü dünya yoktur.
Etsuko dört duvar arasında bir hayat sürmektedir. Gözü hep dışarıda olmuş kocası tifodan öldüğünde genç yaşta dul kalan kadın kendini kayınpederinin evinde bulmuş, yaşlı adamın rahatsız edici ilgisine boyun eğmeye mecbur kalmıştır. Tek tesellisi, evin hizmetçisi Saburo’ya olan aşkıdır. Ancak bu genç adamın sevgisini kazanmak için yaptıkları felaketini hazırlayacaktır. Yukio Mişima’nın ilk romanı Bir Maskenin İtirafları’ndan sonra yayımladığı Aşka Susamış, yazarın hayatı boyunca kalemine rehberlik etmiş sapkın ve saplantılı arzuyu ve sarsıcı şiddeti sahneye koyan, okuru yakalayan ve bırakmayan bir eser.
“Mişima’nın romanları çevresine korkunç ve iflah olmaz bir tuhaflık yayar; sanki sapkınlar için kurulmuş bir arafta geçiyor gibidirler.”
(Tanıtım Bülteninden)
26 Nisan 2020 Pazar
Müzik - Aya Nakamura Djadja
Herkese merhabalar efenim,
Karantinanın 40.günündeyiz.
Bugün pazar o yüzden haftayı şu sıralar dinlemeyi çok sevdiğim bir şarkıdan ve şarkıcıdan bahsederek kapayalım istedim.Bir hafta daha fütursuzca geçip gitti :)
Aya Nakamura'nın bu şarkısını ben IG de Danla Biliç ve Cemal Can oynarken keşfetmiştim şarkı acayip hoşuma gitti o yüzden hemen Youtube'dan araştırdım şarkı Fransızca , Fransızca şarkılara pek yabancı olmadığım için Aya'nın bir çok şarkısını daha dinleyip beğendim haftaya da o şarkısını paylaşırım :)
Karantinanın 40.günündeyiz.
Bugün pazar o yüzden haftayı şu sıralar dinlemeyi çok sevdiğim bir şarkıdan ve şarkıcıdan bahsederek kapayalım istedim.Bir hafta daha fütursuzca geçip gitti :)
Aya Nakamura'nın bu şarkısını ben IG de Danla Biliç ve Cemal Can oynarken keşfetmiştim şarkı acayip hoşuma gitti o yüzden hemen Youtube'dan araştırdım şarkı Fransızca , Fransızca şarkılara pek yabancı olmadığım için Aya'nın bir çok şarkısını daha dinleyip beğendim haftaya da o şarkısını paylaşırım :)
25 Nisan 2020 Cumartesi
Animasyon : The Willoughbys
Herkese merhabalar efenim,
Karantinanın 39.günündeyiz.
Netflix'e düşeyim derken yine animasyon dünyasına düşüverdim bir kitaptan uyarlanan bu animasyon oldukça ilginç ve eğlenceli ama ben pek çocuklara göre olduğunu düşünmüyorum açıkçası sanki bana biraz yetişkin animasyonu gibi geldi ama izlemesi keyifli benzeri olmayan bir animasyon ( en çok da animasyonları bu yüzden seviyorum zaten hiç birinin benzeri yok hep yaratıcı beyinleri eseri oluyorlar).
Dört çocuklu “eski moda” bir aile olan Willoughby’ler: Büyük oğlan Timothy, ortanca ikizler Barnaby A ve Barnaby B, en küçükleri Jane ve çocukları olduğunu sık sık unutan ebeveynleri… Maymun suratlı, bir kapı önüne terk edilmiş öksüz bir bebek, mükemmel bir dadı !
Willoughby Ailesi, umarsız ve kendilerinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen bir anneyle babanın ve dört çocuklarının hikâyesi. Çocuklarından kurtulmak isteyen Bay ve Bayan Willoughby’nin son derece hain planları var! Ama hiç merak etmeyin bu minik afacanlar da boş değiller ve işler hiç de bu kötü anne babanın tahmin ettiği gibi gitmeyecek.
Karantinanın 39.günündeyiz.
Netflix'e düşeyim derken yine animasyon dünyasına düşüverdim bir kitaptan uyarlanan bu animasyon oldukça ilginç ve eğlenceli ama ben pek çocuklara göre olduğunu düşünmüyorum açıkçası sanki bana biraz yetişkin animasyonu gibi geldi ama izlemesi keyifli benzeri olmayan bir animasyon ( en çok da animasyonları bu yüzden seviyorum zaten hiç birinin benzeri yok hep yaratıcı beyinleri eseri oluyorlar).
Dört çocuklu “eski moda” bir aile olan Willoughby’ler: Büyük oğlan Timothy, ortanca ikizler Barnaby A ve Barnaby B, en küçükleri Jane ve çocukları olduğunu sık sık unutan ebeveynleri… Maymun suratlı, bir kapı önüne terk edilmiş öksüz bir bebek, mükemmel bir dadı !
Willoughby Ailesi, umarsız ve kendilerinden başka hiçbir şeyi düşünmeyen bir anneyle babanın ve dört çocuklarının hikâyesi. Çocuklarından kurtulmak isteyen Bay ve Bayan Willoughby’nin son derece hain planları var! Ama hiç merak etmeyin bu minik afacanlar da boş değiller ve işler hiç de bu kötü anne babanın tahmin ettiği gibi gitmeyecek.
24 Nisan 2020 Cuma
Animasyon : Onward
Herkese merhabalar efenim,
Karantinanın 38.günündeyiz.
Dün ülkecek çok güzel bir 23 Nisan kutlaması yaptık.Ben de ailemle birlikte bayraklarımızla tam
21.00 da balkondaydım.Böyle günlerde bu şekilde ülkece kenetlenmek bana biraz daha umut oluyor umarım tez zamanda bu kötü günleri atlatır normal rutinimize geri dönüş yaparız meğersem ne lüks içinde yaşıyormuşuz bu süreçte bir kez daha sahip olduklarımız için şükretmemiz gerektiğini öğretti yaradan bizlere :)
Dün 23 Nisan vesilesiyle bende bir animasyon izlemek istedim ve Pixar'ın Onward animasyonunu çok zevk alarak izledim.Elfleri ve her türlü orta dünya yaratıklarını günümüz dünyasına uyarlamak çok yaratıcı bir fikir bence , hikaye ve iki kardeşin yaşadığı macera da ailecek izleyebileceğiniz eğlenceli bir animasyon olmasına katkıda bulunmuş.
Onward, babalarını çok küçük yaşta kaybeden iki genç elf kardeşin hikayesini konu ediniyor. Kardeşler, hatırlamakta zorlandıkları ve çok özledikleri babaları ile son bir gün geçirme fırsatlarının olduğunu öğrenirler. Dünyada var olan bir büyü, onların babaları ile kavuşmalarını sağlayacaktır. Kardeşler, bu fırsatı kaçırmamak için ne yapıp edip büyüye sahip olmanın yolunu bulmalıdır. Kendilerini zorlu bir mücadeleye sokan kardeşler, büyüye ulaşıp babalarını son bir kez görebilme imkanını bulabilecekler midir?
Karantinanın 38.günündeyiz.
Dün ülkecek çok güzel bir 23 Nisan kutlaması yaptık.Ben de ailemle birlikte bayraklarımızla tam
21.00 da balkondaydım.Böyle günlerde bu şekilde ülkece kenetlenmek bana biraz daha umut oluyor umarım tez zamanda bu kötü günleri atlatır normal rutinimize geri dönüş yaparız meğersem ne lüks içinde yaşıyormuşuz bu süreçte bir kez daha sahip olduklarımız için şükretmemiz gerektiğini öğretti yaradan bizlere :)
Dün 23 Nisan vesilesiyle bende bir animasyon izlemek istedim ve Pixar'ın Onward animasyonunu çok zevk alarak izledim.Elfleri ve her türlü orta dünya yaratıklarını günümüz dünyasına uyarlamak çok yaratıcı bir fikir bence , hikaye ve iki kardeşin yaşadığı macera da ailecek izleyebileceğiniz eğlenceli bir animasyon olmasına katkıda bulunmuş.
Onward, babalarını çok küçük yaşta kaybeden iki genç elf kardeşin hikayesini konu ediniyor. Kardeşler, hatırlamakta zorlandıkları ve çok özledikleri babaları ile son bir gün geçirme fırsatlarının olduğunu öğrenirler. Dünyada var olan bir büyü, onların babaları ile kavuşmalarını sağlayacaktır. Kardeşler, bu fırsatı kaçırmamak için ne yapıp edip büyüye sahip olmanın yolunu bulmalıdır. Kendilerini zorlu bir mücadeleye sokan kardeşler, büyüye ulaşıp babalarını son bir kez görebilme imkanını bulabilecekler midir?
23 Nisan 2020 Perşembe
Gerilim Filmi : Countdown
Herkese merhabalar efenim,
Karantinanın 37.günündeyiz.
Gerilim filmleri kategorisinden film postlarımıza devam ediyoruz efenim.Daha önce bu filme benzeyen bir kaç film daha izlemiştim bu film sanki o filmlerin toplamı gibi olmuş ama bu tarz filmleri izlemeyi oldukça sevdiğim için eğlenceli vakit geçirmek için birebir :D Bu arada eğlenceli zaman dedim ama bazı korku ve gerilim filmlerini izlerken ben genelde eğleniyorum :D
Countdown, bir uygulamadan hayattaki son günlerini yaşadığını öğrenen genç bir kadının hikayesini konu ediyor. Genç bir hemşire, insanların en zaman öleceğini tahmin eden bir uygulamayı indirir. Uygulamada, yaşamak için sadece üç gününün kaldığını öğrenen genç kadın, bu sırada gizemli bir siluetin kendisini takip ettiğini fark eder. Genç kadın, zamanı dolmadan önce peşindekinin ne olduğunu anlamak, hayatını kurtarmanın yolunu bulmak zorundadır.
Karantinanın 37.günündeyiz.
Gerilim filmleri kategorisinden film postlarımıza devam ediyoruz efenim.Daha önce bu filme benzeyen bir kaç film daha izlemiştim bu film sanki o filmlerin toplamı gibi olmuş ama bu tarz filmleri izlemeyi oldukça sevdiğim için eğlenceli vakit geçirmek için birebir :D Bu arada eğlenceli zaman dedim ama bazı korku ve gerilim filmlerini izlerken ben genelde eğleniyorum :D
Countdown, bir uygulamadan hayattaki son günlerini yaşadığını öğrenen genç bir kadının hikayesini konu ediyor. Genç bir hemşire, insanların en zaman öleceğini tahmin eden bir uygulamayı indirir. Uygulamada, yaşamak için sadece üç gününün kaldığını öğrenen genç kadın, bu sırada gizemli bir siluetin kendisini takip ettiğini fark eder. Genç kadın, zamanı dolmadan önce peşindekinin ne olduğunu anlamak, hayatını kurtarmanın yolunu bulmak zorundadır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Kitap - Taş Kağıt Makas Alice Feeney
Herkese merhabalar efenim, Şu sıra kız kardeşimle birlikte bu yazara aşık olduk resmen hemen Türkçeye çevrilmiş son kitabını da aldım ve bu...
-
Herkese merhabalar efenim ... Hep iyi Çin dizilerinden bahsedecek değilim ya bir tane de izlediğime bin pişman olduğum ama yine de yarı da...
-
Herkese merhabalar efenim, Şu sıralar sizlere dizi diyarında tee Asya'nın farklı farklı yerlerine sürüklüyorum biliyorum :) Bu sefer Ja...
-
Herkese merhabalar efenim, Biliyorsunuz ki bu yazımı ALES ve YÖKDİL,YDS'ye hazırlanarak geçiricem.ALES'de matematik beni yorarken a...