Herkese merhabalar efenim,
Dün İzmir Kitap Kulübü ile Mayıs ayı temamız olan "Afrika Edebiyatı"na en çok oyu alarak seçilen "Parçalanma" kitabının zoom toplantısına katıldım.Toni Morrison'un "Sula" kitabı Afrika edebiyatı sayılmıyorsa Afrika edebiyatından okuduğum ilk kitaptı benim için diyebilirim.Daha önce üniversitedeyken Afrika kabilelerinin yaşantısını anlatan bir kısa film izlemiştim film festivalinde oradan az çok biliyorum kültürlerini ama okuma anlamında benim için yeni bir deneyimdi.Gerçekçi olmak adına kitapta kullanılan eril dil,değişik inançlar,o "beyaz adam"ın gelmesiyle birlikte parçalanmanın yaşanma süreçlerini tartıştık grupla.Ben kadar gruptaki bir çok kişi içinde farklı ve yeni bir okuma deneyimi olmuş.Afrika'nın siyasi tarihine ve o sömürülme süreçlerine çok fazla girmeden kitap üzerinden tartıştık genelde.
Benim de katıldığım ortak görüşler , kitabın kesit kesitmiş gibi sunulmasından ötürü olaylar arasında kurguda kopukluk hissedilmesi , kitabın kapağından ve arka yazısından ötürü bir "kahramanlık" ve "savaş" öyküsü okumayı beklerken oldukça yumuşak bir hikaye okuduk.Ayrıca kitap seri 2. ve 3. kitapları da varmış grubumuzun moderatörü o kitapları da okumuş ama açıkçası benim aşırı ilgimi çeken bir okuma olmadığı için ben okumayı düşünmüyorum devamını.
TIME’ın seçtiği “1923-2005 Yılları Arasında Yayımlanan En İyi İngilizce 100 Roman”dan biri.
Afrika edebiyatının en büyük ismi Chinua Achebe gerçekçi tarzda yazdığı ve çoğunlukla Batı’nın Afrika’yı kolonileştirmesi üzerine kaleme aldığı romanlarıyla her ne kadar yerel bir hikâye anlatsa da yarattığı karakterler ve kurgularıyla evrensel meselelere değinmeyi başaran nadir yazarlardan. 2007’de dünya edebiyatına yaptığı katkılardan dolayı Man Booker Uluslarası Ödülü’nü kazanan Achebe’nin ilk romanı Parçalanma ise hem yazarın hem de bir kıtanın başyapıtı.
Okonkwo kendi döneminde yaşayan en büyük güreşçi ve savaşçıdır. Ünü bir yangın gibi tüm Batı Afrika’ya yayılmıştır. Fakat bir gün istemeden bir kabile üyesini öldürür ve o andan itibaren her şey parçalanmaya başlar. İşlediği bu suçtan dolayı gittiği sürgünden yıllar sonra geri döndüğünde, köyünde misyonerleri ve sömürge idarecilerini bulur. Artık kontrolünü tümden yitirdiği hayatı, hızla yok oluşa sürüklenir.
Parçalanma, klasik bir kahramanlık anlatısı olmakla birlikte klişelerden uzak, son derece özgün bir roman. Modern edebiyatın belki de en büyük trajedisi.