16 Şubat 2022 Çarşamba

Kitap - Sadece Müzik Haruki Murakami

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün kitap postunda Murakami ne yazsa okurum cinsinden bir kitap var.Murakami fanları bilir ki Murakami'nin illaki her kitabında klasik müzikten bir şekilde konu açılır.Çünkü Murakami bi kitapsever olduğu gibi aynı zamanda klasik müzik tutkunu ve adını ilk defa duyduğum bir orkestra şefi olan Seiji Ozawa ile söyleşisi yer alıyor bu kitapta.Aslında asıl deneyimlemek istediğim benim hem kitap okurken hem de kitapla birlikte verilen Spotify listesi ile bahsedilen müzikleri dinlemek.Hem okumak hem onlarla sanki oradaymışım gibi dinlemek çok farklı bir deneyim oldu benim için.Müzikten anlamayan biri için biraz sıkıcı gelebilir çünkü çok fazla müziksel terimlerden bahsedilmiş kitapta.

Edebiyatın büyük ustası müziğin bilge maestro’suyla buluşuyor…

Dünyanın yaşayan en önemli yazarlarından biri olarak kabul edilen Haruki Murakami’nin okurları, onun her romanının, her kitabının kendine has bir “çalma listesi”ne sahip olduğunu bilirler.

Bu kitapta Murakami, çağımızın en büyük orkestra şeflerinden Seiji Ozawa ile “sadece müzik” konuşuyor. 1960’lı yıllardan başlayarak uluslararası alanda kazandığı başarılarla adından söz ettiren, başta Viyana ve Berlin Filarmoni Orkestraları olmak üzere dünyanın tüm önemli topluluklarını yöneten, Boston Senfoni Orkestrası ve Viyana Devlet Operası’nın müzik yöneticiliğini yapan Ozawa ile Murakami’nin konuşmaları müziğin çok da bilmediğimiz yönlerini keşfetmemize olanak sağlıyor. Bir orkestra şefinin müziğe yaklaşımını, yıllar içinde bazı yapıtlara nasıl farklı bir gözle bakabildiğini, genç müzisyenlerle çalışmanın Ozawa gibi bir ustaya bile neler kazandırdığını bu sürükleyici sohbete kulak verdikçe öğreniyor, onların aracılığıyla bu kitapta müziğin adeta “kalbine” iniyoruz.

Kitapta yer alan müzikleri dinlemek için kare kodu okutarak hazırladığımız çalma listesine ulaşabilirsiniz.

13 Şubat 2022 Pazar

Romantik Film : Love and Leashes

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün 14 Şubat Sevgililer günü olması sebebiyle farklı temalı bir aşk filmi verelim istedim postta.Netflixde de yer alan BDSM temalı bi Kore filmi.Koreliler her dizi ve filmlerinde kendilerini o kadar çok aşmaya başladılar ki bu benim açıkçası ister istemez hoşuma gidiyor daha gerçekçi olmaya başladılar bence eski dizilerde hatırlarsanız bi öpüşme sahneleri izliyorduk Allah'ım yarabbim hiç bi sevgili o şekilde öpüşmez yani :D

Let Me Be Your Knight dizisi ile gözümüze takılan  Lee Jun Young , Private Lives dizisi ile en son izlediğimiz Seo Hyun baş rolünde.BDSM bilmeyenler için sado mazo ilişkiler demek bu arada öyle çok aşırı bi sahne yok filmde bilginiz olsun ama yine de sonuçta teması BDSM :D Erkeğimiz emredilmekten,küfredilmekten ve efendisine itaat etmekten hoşlanan biri kısacası "köle" fantezisi olan bir adam ama bu olayı cinsellik düzeyinde götürmüyor.Kadın ise soğuk ve iş yerinde genelde emirler veren sert baskıcı ve otoriter bi tip ama evinde normal senin benim gibi bir kadın bu işlerden hiç anlamıyor sağlıklı bi cinsellik anlayışı var ve bu oğlanımıza aşık oluyor.Sevgiyi ve aşkı çok farklı noktalarda yansıtan ilginç bir film olmuş bence ben izlerken açıkçası eğlendim :D

Suç Filmi : How I Fell in Love with a Gangster

 Herkese merhabalar efenim,

15 gündür buralarda yoktum ama geri döndüm :) Bir önceki postta da söylediğim gibi İstanbul'a gitmiştim onların vlogları da yakında gelicek dün tüm akşam onlarla uğraştım ortaya 8 tane vlog çıktı 15 günden :D Bu arada izlenecek çok fazla şey birikmiş zamanla onları da izler buraya yazarım ayrıca geri döndüğüme göre artık derslerimi de odaklanmam gerekiyor çok fazla zaman kaybettim maalesef ama İstanbul da çok yoruldum 1-2 gün dinlensem sanırım yorgunluk anca çıkar zaten salı günü de dershanem başlıyor.

Julia Wieniawa-Narkiewicz'ın da rol aldığı nerden bulduğumu ve neden izlediğimi anlamadığım Netflix de yer alan bir Polonya suç filmi var filmi maalesef hiç sevmedim bilginiz olsun :D

 Gizemli bir kadın, Polonya tarihinin en büyük gangsterlerinden biri olan Nikodem "Nikoś" Skotarczak'ın yükselişini ve düşüşünü anlatıyor. Gerçek bir hikâyeden esinlendi.

29 Ocak 2022 Cumartesi

Kore Dizisi : Our Beloved Summer

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün 13.30 uçağı ile İstanbul'a gideceğim için erkenden kalkıp son postu yazmak istedim çünkü 15 gün kadar buralarda olamayacağım ama gelince ilk olarak bol bol Vlog postu sizi bekliyor olucak onları düşündükçe şimdiden heyecanlanıyorum :D 

Bugünün dizi postunda yeni biten güncel bir Kore dizisi bırakıyorum sizlere.Açıkçası ben çifti aşırı yakıştırmadım ve dizi boyunca kimyalarının da çok tuttuğunu düşünmüyorum tamam izlemesi keyifli romantik bir diziydi ama dizi de nedense duygular hep hava da kalmış gibi hissettim ben bu arada baş roldeki kıza sanırım bi kanser teşhisimi konmuştu ne olmuştu bir ameliyat olduğunu hatırlıyorum şimdi iyi olduğuna dair hayranlarına bir mektup yazmıştı sosyal medyadan.

Dizi, ayrılan bir çiftin karmaşık duygularını konu almaktadır. ‘Birlikteliğimiz berbattı, bir daha asla görüşmeyelim’ diyerek ayrılan bu çift, 10 yıl önce, sevgiliyken lisede çektikleri belgesel ile bir anda popüler olurlar. Bir kez daha zorla kamera karşısında bir araya gelmek zorunda kalırlar.

28 Ocak 2022 Cuma

Kore Dizisi : Let Me Be Your Knight

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün çok tatlı ve eğlenceli bir Kore mini dizimiz var.Dizimiz toplamda 12 bölüm ama hafta da 1 yayınlandığı için çok uzun bir diziymiş gibi geldi bana neden bu şekilde yayınladılar onu da hiç bilmiyorum.Neyse düzenli takip ettiğim ve içimi kıpırdatan bir dizi oldu.

Uyurgezer bir hallyu yıldızı (Jun) ve doktor gibi davranarak onu gizlice tedavi etmeye çalışan bir kadının (Jung In Sun) arasındaki aşk hikâyesini konu almaktadır.

Dahi bir müzisyen olan Yoon Tae-In karakterini canlandırmaktadır. Dünyaca ünlüdür ve ben merkezli bir kişiliğe sahiptir. Uyurgezerlikten ve uyku bozukluğundan muzdariptir. Bunu herkesten saklamaktadır. Bu yüzden, gizli bir şekilde tedavi olmak için kadın bir doktorla beraber yaşamaya başlar. Ancak, doktor sahtedir.

Sıcak kalpli In Yoon Joo karakterini canlandırmaktadır. Doğuştan gelen konuşma becerisi ve arkadaş canlısı kişiliğiyle, kendine bir ev almanın hayalini kurarken yalnız yaşlılar için bir gezi rehberi olarak çalışmaktadır. Ancak, beklenmedik bir kaza sonucunda kendini idol grubu LUNA’nın yurdunda sahte beyanlarla çalışırken bulur.

Kitap - Ne Yaptığını Biliyorum Alice Feeney

 Herkese merhabalar efenim, Uzun bir zaman sonra okuduğum en heyecanlı,akıcı ve sonunu tahmin edemediğim gerilim,polisiye kitabı oldu.Booktu...