9 Ocak 2021 Cumartesi

Kitap - Kitapları Kurtaran Kedi Sosuke Natsukawa

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün yine iş başındayım işler yoğunlaşmadan ve akşam da geçe kalmadan bloğa uğrayıp günün postunu yazayım dedim.

En sevdiğim edebiyat olan Japon edebiyatına yeni eserler çıktıkça almaya ve okumaya gayret gösteriyorum çok farklı yayın evleri Japon edebiyatının popülerliğini kabul edip daha fazla farklı yazarlardan kitaplar basıyorlar bu elbette beni çok mutlu eden bir şey.Bu kitabı da Turkuaz Yayınlarının yeni çıkanlarından görüp almıştım daha önce " Kasiyer" kitabı oldukça popüler olmuştu yayınevinin sanırım onlarda devamını getirmek istediler :)

Fantastik bir roman ile karşınızdayım bu sefer.Japonların fantezi dünyası her zaman bizim bildiğimiz fantezi dünyalarından daha farklı oluyor.Bu kitapta sıradan liseli gençler ve kitapları kurtaran bir kedi var , kitaplarla dolu bir dünya ve konuşan kitap kurtarıcısı bir kedi bence oldukça tatlı bir hikaye mutlaka okunmalı :)

“Kitapların yüreği vardır,” dedi kedi birden.

“Kitaplar oldukları yerde kaldığı sürece, yalnızca kâğıt tomarından öteye geçmez. Muazzam güç harcanan şaheserler bile, muhteşem öykülerin anlatıldığı büyük eserler bile, kapakları açılmadığı sürece kâğıt parçalarından ibarettir. Fakat insanların duygularını döktükleri, değer verdikleri kitaplar, yürek barındırır.”

Sıradan bir lise öğrencisi olan Rintaro Natsuki, birlikte yaşadığı ve şehrin kıyısında küçük bir kitabevinin sahibi olan dedesinin ölümünden sonra bir başına kalır. Natsuki Kitabevi’nin tavana kadar tıka basa kitap dolu raflarının arasında mutsuz ve umutsuz geçirirken günlerini, nereden geldiği bilinmeyen konuşan bir kedi çıkar ortaya ve her şey birdenbire değişmeye başlar...Kitabevinin koridorları arasında ortaya çıkan gerçeküstü labirentlere girerek, birbirinden fantastik maceralar yaşarlar. Tutsak kitapların kaderi, Rintaro ve bu acayip kedinin elindedir artık...

Kitapları Kurtaran Kedi Japonya’nın çok satan yazarlarından Sosuke Natsukawa’nın kaleminden, kitapların da bir yüreği olduğunu ve başkalarını düşünen bir yüreğin gücüyle insanların mutlu bir hayata gülümseyebileceklerini bizlere hatırlatan bir roman.

Kore Dizisi: Memorial

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün malum cumartesi evden çalışıyorum , LGS bölümünde olduğum için hafta sonu benim için çok değişik bir gün olmayacak gibi yakın zamanda yüz yüze derslere tekrardan başlıyor olucaz anlayacağınız ortalık yine şenlenicek ama tabi çocuklarda kuruma geleceği için iki kat dikkatli olmam gerekiyor Buca da kurumdaki herkes ki  buna çocuklarda dahil korona geçirmiş neredeyse tekrar geçirme ihtimalleri var mı bilmiyorum ama kendimi iki kat korumaya almam gerekiyor elbette :/

Dün akşam güncel dizilerimin yeni bölümünü izlerken canım Kore dizisi daha fazla izlemek istedi ama güncel dizilerden bana göre olanından pek bulamadım yayınlanmış izlemediğim eski dizilere bi bakayım dedim bu dizi dikkatimi çekti aslında politika konulu dizileri pek sevmem zaten bir çok kısmını atlayarak izledim dürüst olmak gerekirsek ama baş rollerdeki çiftin kimyası o kadar iyi izlerken bayıldım resmen ikiliye kız zaten benim gibi manyağın önde gideni olunca bi yakın hissettim kendimi Nanayı daha önce bir çok dizide izlemiştim aslında çok hoşuma giden değişik bir güzelliği var bence ama bu dizide izleyene kadar soğuk bi karaktermiş gibi geliyordu bana :)

Dizi, 'İlçe Halk Konseyi' acemi üyesi (Nana) ile ilkelerine bağlı bir memurun (Park Sung-Hoon) yolsuzluk yapan politikacıları açığa çıkarmak için birlikte çalışmasını konu almaktadır. İkili bu mücadele sırasında, yavaş yavaş kalplerini birbirlerine kaptırır.

Karakterleri:

Nana dizide akla gelebilecek her part-time işinde çalışan Koo Se-Ra karakterini canlandırmaktadır. Ne bir statüsü ne de fazla parası vardır. Ancak, kendine güveni oldukça fazla birisidir. Yerel ilçe ofisine, sürekli sivil şikâyette bulunduğu ve bir çözüme ulaşana kadar şikâyette bulunmaya devam ettiği için memurların baş belasıdır. Bir gün, 'İlçe Halk Konseyi'nin bir üyesi olma fırsatı yakalar. Dahası, 90 iş günü sürecek olan 'İlçe Halk Konseyi' üyeliği ona 50 Milyon Won kazandıracaktır.

Park Sung-Hoon dizide yerel bir ilçe ofisinde bir memur olarak çalışan Seo Kong-Myung karakterini canlandırmaktadır. İşini her zaman iyi ve kurallara uygun olarak yapar. Ancak, diğer insanların işlerinde yaptıkları hataları her seferinde onların yüzlerine vurduğu için kimse onunla çalışmak istememektedir. Koo Se-Ra (Nana) ile karşılaştıktan sonra hayatı oldukça ilginçleşir.

Yoo Da-In dizide başarılı bir avukat olan Yoon Hee-Soo karakterini canlandırmaktadır. Elit bir üniversitenin hukuk bölümünden mezundur. Çok çalışması sayesinde, mesleğinde büyük bir başarı elde etmiş, hırslı ve mükemmeliyetçi birisidir. Bağlantıları aracılığıyla Ulusal Meclis'te yer almayı hedeflemektedir.

Han Joon-Woo dizide bir sekreter olan Kim Min-Jae karakterini canlandırmaktadır.

Bae Hae-Sun dizide belediye başkanı olan Won So-Jung karakterini canlandırmaktadır. Kamu sınavını geçtikten sonra sırasıyla Seul sözcüsü baş yöneticisi, planlama ve koordinasyon bakan yardımcısı, belediye başkan yardımcısı olmuş ve son olarak belediye başkanlığına kadar yükselmeyi başarmıştır. Siyasi partisi ile birlikte Mawon bölgesini ele geçirmeye çalışan hırslı ve soğukkanlı birisidir.

Oh Dong-Min dizide bir meclis üyesi olan Go Dong-Chan karakterini canlandırmaktadır. Babasının sayesinde bu ayrıcalıklı pozisyonu elde edebilmiştir. Yoon Hee-Soo’ya (Yoo Da-In) karşı romantik duygular beslemektedir.

Kim Hyun-Mok dizide ilçe ofisinin en genç çalışanı olan Jung Yong-Kyu karakterini canlandırmaktadır. Sadece çok konuşkan biri değil aynı zamanda siyasi stratejiler oluşturmak için çevresini gözlemleyerek bilgi toplayan biridir.


7 Ocak 2021 Perşembe

Kore Dizisi : One Fine Week

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün ilk defa iş yerimden yazıyorum sizlere.YKS de yine yoğun bir gündü günün sonuna doğru anca yazma zamanı bulabildim.Lovelyz Seo Ji Soo , MYTEEN Shin Jun Seop'un baş rollerinde olduğu minnak bir Kore dizisinden bahsetmek istedim sizlere.Beden,ruh değiştirme olayları kadar hayat değiştirme konseptini de çok seviyorum tabi birinin birine tapa tıp sesine kadar benzemesi ve diğer insanların bunu fark etmemesi biraz saçma dursa da izlemesi keyifli tatlı bir dizi :)

Da Eun yarı zamanlı çalışıyor ve Kim Byul çıkışından bu yana 5. yılında idol. Birbirine benzeyen bu iki kız sadece 7 gün boyunca birbirlerinin hayatlarını değiştirmeye karar verirler. 


6 Ocak 2021 Çarşamba

Kitap - Salgın Ling Ma

Herkese merhabalar efenim,

Dünden itibaren yeni iş yerimde işime başlamış bulunuyorum efenim.Dün YKS kısmındaydım o yaştaki öğrencilerle konuşmak rehberlik yapmak aslında aklımda olandan çok da farklı değilmiş o yüzden hemencecik uyum sağlayabildim hem de daha ilk günden bugün LGS kısmındaydım çocuklarla pek konuşabilme fırsatım olmadı genelde rehberlik işlerini halletmeye falan çalıştım ama daha ilk 2 günümdü şöyle okkalı bi 1 ay geçsin bakalım neler düşüneceğimi cidden bende çok merak ediyorum.

Bugün ki kitap postumuza gelicek olursak, "Salgın" benim ilk çıktığı günden beri çok merak ettiğim bir kitaptı ama okuyup bitirdikten sonra çok büyük bir hayal kırıklığı olduğunu anladım çünkü "salgın" bence kitaptaki yan tema falandı daha çok yalnız kadının güncesini okur gibiydik iş hayatı,aşk hayatı,aile hayatı gibi.Distopya romanı gibi dursa da ben bu kitaba pek distopyada demezdim açıkçası gerçi Çinden gelen bir salgının bütün hayatı felç etmesi insanları öldürmesinin pek de distopyalıkhali kalmadı ya neyse :) Kısacası bu kitapta pek aradığımı bulamadım ben açıkçası yavaş ilerleyen ve bi ileri zamanı bi geçmişi bi şimdiyi anlatmasıyla kafa karışıklığı yaratan bir kitap.

Dünyayı Kasıp Kavuracak Çin Virüsünü Önceden Tahmin Eden Roman!

2018 Kirkus Kurgu Ödülü

2018 Locus En İyi İlk Roman Ödülü Adayı

2019 PEN/Hemingway En İyi Çıkış Romanı Ödülü Finalisti

NPR, The New Yorker, Amazon, New York Times The Paris Review, Buzzfeed, Chicago Review of Books, Huffpost, Bustle'a göre 2018 Yılının En İyi Kitaplarından Biri!

Salgının Ciddiyeti, Hangi Haber Kaynağının Takip Edildiğine Göre Değişiyordu.

Dünyanın sonu gelmiş olabilir. Ama Y kuşağına mensup bir işkolik olan Candace Chen için bu durumun pek bir şey değiştirdiği söylenemez.

Göçmen anne babasının ölümünün ardından düştüğü boşluğu doldurmak için kendisini işinin rutinine bırakan Candace Chen, korkunç bir salgın New York'u kasıp kavurmaya başladığında tam da bu sebeple bu duruma pek dikkat etmez. Fakat Shen Humması yayılmaya devam eder. Aileler şehri terk eder. Metrolar çalışmayı bırakır. Şirketler, arkasında ofisin işlerini halletmesi için bir iki kişiyi bırakarak salgın sonrası dönmek üzere ofislerini kapatırlar.

Chen de büyük bir tazminat vaadiyle ofiste kalmaya karar verenlerdendir. Bir başına kalan Chen, terk edilmiş haldeki ürkütücü New York'un bomboş sokaklarını fotoğraflamaya başlar ve bu fotoğrafları NY Hayaleti ismindeki bloğunda paylaşır.

Gelgelelim Chen'in tek başına uzun süre hayatta kalması mümkün değildir. Başlarında iktidar özentisi bir bilişimci olan Bob'un bulunduğu bir grupla yolu kesişen Chen, kendisi ve geleceği için en iyisinin ne olduğuna karar vermek zorunda kalacaktır.

Günlük ritüellerin, rutinlerin ve kaçırılan fırsatlar üzerine düşünen Salgın, yeni nesiller için farklı bir kıyamet senaryosu sunuyor.

"Bir salgının insanlığın büyük kısmını yok etmesinin ardından hayatta kalmış bir kadının hikâyesi ile salgının öncesini dönüşümlü olarak anlatan, çok iyi yazılmış bir kıyamet sonrası anlatısı. İlgi çekici, derinlikli bir başkarakter." –Roxane Gay

"Ling Ma'nın kıyameti dehşet, mizah, öfke ve merhametle tıka basa dolu… Zekice tasarlanmış ve aklınızdan çıkmayacak bu kitabı elinizden düşürmeyeceksiniz." –Samantha Hunt

"Salgın, Y kuşağı hakkında şimdiye dek yazılmış en iyi roman." –New Yorker

4 Ocak 2021 Pazartesi

Çin Dizisi : Oh My Drama Lover

Herkese merhabalar efenim,

Bugün izin günüm olduğu için yeni işime yarın başlayacağım bugün hem bi kuaför yaparım uzun zaman odu gitmeyli bu pandemiden dolayı hem de kütüphanemi bi temizlemek yeniden düzenlemek istiyorum , biraz temizlik yaparım.

Dün akşam "nasılolsa yarın izinliyim" deyip gece 2 ye kadar bu diziyi izleyip bitirdim aslında uzun zaman olmuştu Çin dizisi izlemeyeli böyle boş olduğum zamanlarda yeni neler gelmiş diyerekten siteyi açıp bakınıyorum bu dizinin de konusunu beğendim beden ve ruh değiştirmeli dizileri ayrı bi seviyorum nedense ama sabırım 2.defa falan hayatımda bu tarz dizilerde baş kahraman olan kişinin ezik,zengin olmayan bir adam olduğunu gördüm.Bu dizilerde işler tersine dönmüş ve zengin,şirket patronu olan adamsa ikinci rolde o yüzden bu dizi bana bi farklı geldi işleyiş olarak diğer dizilerden :)

Üçüncü sınıf bir aşk yazarı olan Li Chunxi, bir araba kazası geçirir ve uyanarak tamamen yabancı bir dünyaya girdiğini öğrenir. Ek olarak, artık kendisi değil, eski benliğinin hafızasını yitiren Qian Zhenzhen adında biri. Alışılmadık dünyadan Qian Zhenzhen, patronu Ouyang Chen'i baştan çıkarmak için her şeyi yapan bir kadındır. Li Chunxi, şimdi Qian Zhenzhen, kötü şöhretinden yavaş yavaş kurtulmaya çalışır ve bunu yaparken, ona aşık olan ve ona kur yapmaya çalışan patronu Ouyang Chen'in dikkatini çeker. Ancak kalbi, sadık asistanı Lu Li tarafından giderek daha fazla meşgul olur ve ikisi yavaş yavaş aşık olur. Aşık olan ve imajını değiştiren Qian Zhenzhen, masum Lu Li'nin ikili bir kimliğe sahip olduğunu asla düşünmezdi .

3 Ocak 2021 Pazar

Kitap - Warcross Marie Lu

 Herkese merhabalar efenim,

Bu kitaba tek kelimeyle ba-yıl-dım !

Bu tarz bir kitap okumayalı oldukça uzun zaman olmuştu hem bilimkurgu okumayı özlemişim hemde kapak tasarımıyla,ciltli olmasıyla bir okuyuşta akıp gitmesiyle bu tarz kitapları okumayı seviyorum.Yazarın daha önce "Efsane" adlı kitabını okumuş ortalama bulmuştum beni öyle çokta içine almayı başaramamıştı açıkçası ama bu kitap hem ondan tarz olarak daha farklıydı hem de işleniş ve konu olarak aslında çok orijinal bir konu yer almıyor bu kitapta "sanal dünya" "fütiristik gelecek" çok farklı konular değil elbette "Ready Player One" kitabında ve filminde bu konuyu yine çok güzel işlemişlerdir ayrıca son çıkan oyun "Cyberpunk" da da buna benzer bir gelecek dünyası vardı.Baş kahramanın Çin kökenli bir Amerikalı olması bu yeni dünyayı yaratan kişinin bir Hideo adında dahi bir Japon genç olması ve olayların çoğunun Japonya da geçmesi beni kitaba daha da bağladı elbette ayrıca bilgisayar oyunlarına benzer bir atmosferin olması oyun severler içinde çekici bir unsur oluştumuş kitap için kısaca anlayacağınız başından sonuna kadar benlik bir kitaptı zaten 1 günde bi oturuşta bitirdim :)

On yıl önce başlayan bu tutku artık bazıları için gerçekten kaçmak için bir seçenek, bazıları içinse kâr etmek için bir kaynak haline gelmişti. İki yakasını bir araya getirmek için çabalayıp duran Emika Chen bir ödül avcısı olarak çalışıyor, yasadışı olarak bahis oynayan Warcross oyuncularının peşine düşüyordu. Ancak ödül avcılığı kolay bir iş değildi, rekabet fazlaydı ve ayakta kalmak giderek zorlaşıyordu. Kolay para kazanabilmek için Emika bir risk alarak Warcross Şampiyonası’nın açılış oyununu hacklemişti; bir glitch ile oyuna sızarak istemeden de olsa kendisini oyunun ortasında bulmuş ve bir gecede herkesin konuştuğu kişi haline gelmişti.

Tutuklanacağına neredeyse emin olan Emika, oyunun yaratıcısı, genç milyarder Hideo Tanaka’dan bir çağrı aldığında şaşkına dönmüştü: Üstelik kendisine reddedilmesi neredeyse imkânsız bir teklif sunulmuştu. Bir güvenlik sorununu ortaya çıkarabilmek için Hideo’nun bu seneki şampiyonada bir ajana ihtiyacı vardı ve bu iş için Emika’yı istiyordu. Hiç vakit kaybetmeden Tokyo’ya götürülen Emika, kendisini her zaman hayalini kurduğu geleceğin içinde bulmuştu. Fakat kısa süre içinde Warcross evreninin düşündüğünden çok daha tehlikeli olduğunu anlayacaktı…

1 Ocak 2021 Cuma

Kitap - Elden Düşme Dünya Wilhelm Genazino

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün yeni yılın ilk günü !

Saat biraz normal yazma zamanımdan biraz geç olsa da sizlere bir post yazmak istedim.Dün iş yerindeki son günümdü iş arkadaşlarım kötü ayrılacak olmama rağmen bana bir veda pastası almışlar ve sonuç olarak hemen yumuşadım elbette ve kötü ayrılamadım güzel bir şekilde ayrılmış oldum böylesi daha güzel oldu elbette bazı şeyler insanın elinde olmuyor bazen sadece gerçekleşiveriyor işte.Yeni bir yıl , yeni bir iş ve elbette yeni iş arkadaşları yeni bir hayatta diyebiliriz umarım 2021 , 2020 den çok daha iyi geçer biran önce pandemiden kurtulur ve eski hayatlarımıza tekrar kavuşuruz umarım 2020 sadece anılarda lanet bir yıl olarak kalır ve geçer gider.

Yeni yılın bu ilk gününde sizlere kitap postu sunmak istedim elbette.Bu yıl kitap okumam açısından oldukça verimli geçti tam 120 adet kitap okuyabilmeyi başarmışın ince ya da kalın farketmez her kitap benim için altın değerindeydi hepsinden öğreneceğim elbette bir şey dahi olsa vardı.Sanırım hayatımda ilk defa bu kadar çok kitap okuyabilme fırsatım oldu umarım bunu 2021 yılında da devamlı olarak sağlayabilirim.

Jaguar Yayıncılık şu sıra favori yayınevlerimden Japon edebiyatı ve Çin edebiyatındaki bastığı eserler bir yana bütün kitaplarını elimden geldiğince almaya çalışıyorum bu sefer Alman edebiyatına gidiyoruz ve ilk defa okuduğum bir yazar olan W.Genazino ile tanışıyoruz.Üslup ve konuyu işleyip bakımından bana çok Murakaminin Avrupa şubesi gibi geldi nedense ya da bı kitaptaki erkek karakter sanırım bana biraz Murakami vari geldi.Totelde ince bir kitap olduğu için çok kolay bir şekilde okudum ama sabit bir konu yoktu daha çok yalnız genç bir erkeğin aşk,cinsellik ve iş hayatını okuyor gibiydim.

Elden Düşme Dünya; “güncel” insanlık hallerinin bir Genazino kahramanının zihninde işlenmesiyle ortaya çıkan tuhaflıkların romanı.

“Bu manzara alabildiğine hoşuma gittiği halde göğsümde bir sızı hissediyordum. Çünkü güzelliğin acayip tarafı, insanın onu sadece seyredebilmesidir. Bir tarafını alıp evine götüremez veya küçük bir parçasını özel bir yerde saklayamaz. İnsan güzelliğe ancak hep bakar durur, fazlasını elde edemez. Uzun uzun baktıktan sonra yoluna devam etmek zorundadır.”

Elden Düşme Dünya’nın serbest mimar olarak çalışan isimsiz anlatıcısı, bir meslektaşının ölümü üzerine onun şirketinden gelen iş teklifini kabul eder. Böylece o güne dek kendisini uzak tutmaya çalıştığı modern dünyanın iş ve ilişkiler ağına, biraz da kendi rızasıyla düşmüş olur. Bir zaman sonra da kendisinin, yaşadığı aşkın, katlanmak zorunda olduğu işin, kısacası her şeyin âdeta “elden düşme” olduğu gerçeğini kavrar. İnsan olmanın kaderine kendince başkaldırdığı her seferde kararsızlık, çelişki ve pişmanlık yumağına hapsolurken, hayatı bir parça daha farsa dönüşür.

İç monologları, dünyayı ve yaşamı yorumlayışı, anlaşılmaz kararları ve eylemleriyle yine ele avuca sığmaz bir kahramanın romanı olan Elden Düşme Dünya, Tevfik Turan’ın Almanca aslından çevirisiyle. . .

Gerilim Filmi : The Substance

 Herkese merhabalar efenim, Yılın en iyi korku filmlerinden biri olmaya aday olan feministik bir Body Horror olarak anılan ve artık sinefill...