Herkese merhabalar efenim,
Hayatımda ilk defa kitapsızlıktan marketten kitap almak zorunda kaldım.İzmir'deyken biliyorsunuz ki nakliyatçılar bizi dolandırdığı için 3 gün susuz evde kalmak zorunda kalmıştık sürekli taşınıcaz diye 3 gün aşağıda bekle Allah bekle yola çıkıcaz diye telefonun şarjı bitmesin diye telefonla da zaman geçiremedik dedik Sude ile gidip marketten kitap falan alalım okur zaman geçiririz.Bu kitabı da daha önce bir çok blog da görmüştüm ama artık 2.Dünya Savaşı olayından bıktığım için okumak istememiştim.Bu kitabın filmi de varmış açıkçası kitabı insanlar neden beğendi neden bu kadar övdü bilmiyorum yarım bıraktığım nadir kitaplardan biri oldu.Bi kere gereksiz kalın bir kitap o yüzden bi türlü bitmekte bilmedi her kitabın benim için bi okunma süresi vardır o süreyi aştıktan sonra artık mecbur yarım bırakıyorum ama bu da çok nadir olan bir şeydir.bu kitabın çoğu yerini hem anlamadım hem de anlatıcı karakterini ilginç bulmama rağmen sevmedim.(Spoiler olmasın diye anlatıcı karakterin kim olduğunu söylemiyorum çünkü baya şaşıracağınız birisi :D ) sonuç olarak dün kitabı bitimine bi 100 sayfa falan kala yarım bıraktım artık çünkü ne bir şey anladım adam gibi ne içine girebildim ne bi duygu yaşayabildim :(
Markus Zusak’ın, 2. Dünya Savaşı Almanya’sında yaşayan küçük kız çocuğu Liesel Meminger’in uzun süre hafızalardan silinmeyecek ilginç hikâyesi.