Herkese merhabalar efenim,
Öncelikle herkesin Kurban Bayramını kutlarım.Bayramda ilk önce Amasyaya gidip büyüklerin ellerindne öptük hatta hızımızı alamayıp babannemi bizimle eve getirdik :D Bayramın ilk gününden itibaren oradaydık daha şimdi eve girdik yeni yoldan geliyoruz akşam 22.30 da Batum Karadeniz turu için yola çıkacağız.Hayırlısı pazar akşam yine aynı saatlerde Samsun da olacağız ve bayram tatili burada sona erecek sonrasında yine bi çalışma maratonu beni bekliyor olacak gibi duruyor malum tercih zamanı olduğu için.
Bayramda bi Amasya klasiği olarak yine Agatha Chrstie romanı götürdüm ama hayatımda okuduğum en kötü kitabı diyebilirim sanki Agatha nın elinden çıkmış gibi bile değildi çok amatör,hiç şaşırtmayan ve asla bir yer bağlanmayan bir kaç cinayet öyküsüden oluşuyor kitap aslında cinayet bile denmez bazılarına :(
Bu, John Seagrave'in mutsuz yaşamının, kötü biten aşkının, düşlerinin ve ölümünün hikayesidir. Düşlerinde ve ölümünde ilk ikisinde elde edemediklerini bulduysa, yaşamı başarılı sayılır. Bunu kim bilebilir?
Agatha Christie'nin ölümünden yirmi bir yıl sonra bulunan bu yedi yeni öyküsü daha önce hiçbir yerde yayınlanmamıştır.