9 Mayıs 2020 Cumartesi

Kitap - Denizi Yitiren Denizci Yukio Mişima

Herkese merhabalar efenim,

3 gün boyunca evdeyim önümüzde ki hafta da totelde 2 kere işe gidicem daha sonra 19 Mayıs ile Bayram haftası birleşir ve sokağa çıkma yasağı olur diye tahmin ediyorum.Kurumumuz ve okullar tedbirlerle birlikte 1 Haziran da açılmayı düşünüyor ama bilemiyorum kurum ne kadar temiz ve tedbirli olsa da ben işe belediye otobüsüyle gidip geldiğim için biraz huzursuzum açıkçası bu durumdan ve dün inanılmaz kalabalıktı çarşılar,otobüsler virüs sanki bitmiş gibi herkes normal hayatlarına dönmeye başladı ama daha doğru düzgün maske takmıyorlar bu böyle sürmez 2.dalga gelir gibime geliyor umarım o 2.dalgaya yakalanan insanlardan olmam :(

Şu sıra yoğun bir şekilde kitap okuyorum.Özellikle de Japon edebiyatına sarmış durumdayım.Mişime okuduğum 3. Japon yazar ve daha öncesinde bir kitabını daha okuyup sizlerle paylaşmıştım.Bu kitabı da diğer kitabı gibi aynı insanlık duyguları ve olguları üzerinde geçiyor ve sonu da aynı şekilde bitiyor sanırım yazarın tarzı bu.

Marguerite Yourcenar'ın "İnce, bıçak ağzı gibi dondurucu bir kusursuzlukta," diye tanımladığı Denizi Yitiren Denizci, dehşeti şiirsel bir anlatımla bütünleştiren, benzersiz bir kitaptır. "Kusursuz arınma, ancak yaşamı kanla yazılmış bir şiir dizesine dönüştürerek mümkündür," diyen Mişima bu kitapla görüşünü örneklemiş olur. Mişima'nın en etkileyici eserlerinden biri olan kitap soğukkanlı şiddeti ustalıkla anlatırken, hiç kuşkusuz yazarın çocukluğunda bilinçaltını etkilemiş baskıları da yansıtır.

Roman, dul bir kadın, on üç yaşındaki oğlu Noboru ve kadının ikinci eşi olan denizcinin öyküsünü anlatır. Yaşıtlarıyla bir çete kuran Noboru, ilk tanıştığında denizler fatihi bir kahraman olarak gördüğü denizcinin annesiyle evlenerek sıradan birine dönüşmesinin şokunu atlatamaz.

Rakuyo'nun varlığıyla bütünleşmiş olan bu adam, geminin ayrılmaz parçası olan bu adam, kendini o güzel bütünden koparmış, kendi isteğiyle düşlerinden gemileri ve denizi silip atmıştı.

Noboru, tatil boyunca Ryuji'nin yanından ayrılmamış ve denizle ilgili hikâyeler dinleyerek, ötekilerin hiç bilemeyecekleri denizcilik bilgileri edinmişti. Ama onun istediği, bu bilgiler değil, günün birinde denizcinin hikâyeyi yarıda keserek, yeniden denize dönerken ardında bırakacağı mavi su damlalarıydı.

Deniz, gemiler ve okyanus seferlerinin hayali ancak bu mavi damlalarda var oluyordu.

7 Mayıs 2020 Perşembe

Amerika Dizisi : The I-Land

Herkese merhabalar efenim,

Bugün işteyim bundan sonraki 3 gün boyunca evde olacağım.Size Netflix'in derinliklerinden bir mini dizi getirdim.Başta konu itibariyle Lost dizisine benzetmiş olsam da dizi daha sonraki bölümlerinde Black Mirrordan bir bölümmüşçesine devam etti.Daha fazlasını Spoiler olmaması için anlatmıyorum ama çok güzel bir dizi tavsiyemdir 1 günde izleyip bitirdim :)

The I-Land, nasıl geldiklerini bilmedikleri ıssız adadan kurtulmanın yolunu arayan bir grup insanın hikayesini konu ediyor. Bir grup insan gözlerini açtıklarında kendilerini ıssız bir adada bulur. Hafızaları silindiği için adaya nasıl geldiklerini hatırlamayan grup, adadan kurtulmanın yolunu arar. Eve geri dönmek için çabalayan insanlar, bir süre sonra bulundukları yerin aslında göründüğü gibi olmadığını keşfeder. Adanın psikolojik ve fiziksel zorlukları ile karşılaşan insanlar, hayatta kalmayı başarmak için savaşmak zorunda kalır.

The I-Land (2019)

Çin Dizisi : My Girlfriend

Herkese merhabalar efenim,

Bugün evdeyim yarın yine işte olacağım.Bugün sizlere YouTube üzerinden Türkçeye çevrilmiş olan bir Çin dizisinden bahsedicem. Bu diziyi bir blogta görmüştüm aslında o blogta gördüğüm dizinin adı Girlfriend miş ben bu dizi zannettim meğersem bu dizi değilmiş :D Diğer diziyi nihayet buldum ama diğer bölümleri çevrilmemiş olduğu için dizi yarım kaldı benim de hoşuma gitmedi yarım bıraktım.Aslında bu diziyi de yarım bırakmak istedim ama sonuna kadar atlaya atlaya izliyim de bitirip arşive kaldırayım bari dedim.Dizi gereksiz yere uzatılmış aşıklar en sonda kavuşuyor ne ara yakınlaştılar ne ara aralarında ne oldu hiç bir şey anlayamadım bile şu zamana kadar izlediğim en kötü Çin dizisi bile diyebilirim bu dizi için :/

Ding Xiao Rou 15 yaşındayken hamile bir kadın tarafından aşkı bulamaması konusunda lanetlenir. Chi Xin ile tanıştığında aralarındaki yanlış anlaşılmalar aşkın çiçeklenmesine yol açacaktır.

5 Mayıs 2020 Salı

Komedi Filmi : Cinayet Süsü

Herkese merhabalar efenim,

Karantinanın 50.günündeyiz.

Bugün karantinaya gireli tam 50 gün olmuş vay be ! Zaman çabuk geçmedi aslında oldukça zorlu bir süreç oldu sanmayın ki karantina yine bitti :/ Aslında bitmedi ama ben saymayacağım çünkü artık gün yüzü görüyoruz mecburi olarak işe geldim bugün bu postu da şu an iş yerimden yazıyorum :)

Bir şekilde Mart ve Nisan aylarını işleri evden yürüterek devam ettirdik bakalım Mayıs ayı hem iş yerinde hem evde kalarak nasıl geçecek :)

Netflix'e nihayet gelmiş olan Cinayet Süsü filminden bahsedelim bugün film postunda.Kardeşimle ilk çıktığı günden beri gitmek istiyorduk ama kısmet olmamıştı Ölümlü Dünya filmi gibi bunu da Netflix'den izlemek kısmet oldu ama bence Ölümlü Dünya kadar iyi bir film değil.Ölümlü Dünya filmine beklemediğim bir şekilde çok gülmüş ve çok beğenmiştim ama bu film bir kaç sahnesi dışında genelde hep küfürle güldürmeye çalıştı ve bu benim pek hoşuma gitmedi :/

Cinayet Süsü, gizemli bir seri katil vakasını çözmeye çalışan cinayet büro ekibinin maceralarını konu ediyor. Başkomiser Emin, komiser Salih, komiser Asuman ve komiser yardımcısı Alaattin'den oluşan Cinayet Büro ekibi ilginç bir vaka ile karşı karşıyadır. Birbiri ardına işlenen cinayetleri araştıran ekip, hiçbir delil ve ipucuna ulaşamaz. Cinayetlerin gittikçe artması, basının ve halkın olayla fazlasıyla igilenmesi, buna rağmen ekibin hiçbir ilerleme katedememesi Başkomiser Emin ve arkadaşları üzerinde büyük bir baskı oluşturur. Bu sırada Emniyet Genel Müdürü, davanın çözümünde yardımcı olması için “suç uzmanı” Dizdar Koşu'yu Emin'in ekibine atar. Üzerlerindeki baskıdan dolayı iyice ezilen Emin ve ekibi, karşılaştıkları en tuhaf seri cinayet zincirini çözebilmek için her yönteme başvurur. Bu kedi fare oyununda katili mi pes edecektir yoksa polisler mi?

Ugur Yücel, Binnur Kaya, Cengiz Bozkurt, and Feyyaz Yigit in Cinayet Süsü (2019)

Aksiyon Filmi : Exit

Herkese merhabalar efenim,

Karantinanın 49.günündeyiz.

Yarın artık benim için kısıtlı da olsa ev karantinası bitiyor ve 50 günün ardından yarın işe geri dönüyorum. LGS dün yapılan açıklama ile 20 Hazirana ertelendi , biz idari kadro olarak gün aşırı 4 kişi aramız da döne döne gideceğiz iş yerine maksat iş yerini açık tutmak tabi bu zaman da gelen giden olur mu bilemiyorum bayramdan sonra da yani 1 Haziranda okulların açılmasıyla birlikte kurumunda açılacağını düşünüyorum ama bu virüsün bi 2.dalgası olur mu bilemiyorum şimdilik her şey biraz daha yavaşlamış gibi görünüyor normalleşme sürecine girmiş bulunmaktayız biz de yavaştan umarım 2. bir dalga olmaz ve tez zamanda bu kötü zamanları atlatırız :)

Bugün size Güney Kore sinemasındaki bir filmden bahsedeceğim.Jo Jung-Seok dizi sektöründe olduğu kadar sinema sektöründe de çok fazla ilgi gören bir oyuncu kendisini az biraz itici bulsam da iyi bir aktör olduğu gerçeğini değiştiremeyiz. Yoona'yı hiç sevmem zaten biliyorsunuz ki çok soğuk nevale gelir bana ikisi yan yana olunca zaten yakıştıramadım bir de filmi romantik film zannettim ben meğersem aksiyon filmiymiş.İzlemesi keyifli temposu hiç düşmeyen ve azmin elinden hiç bir şeyin kurtulamayacağını inanmanın başarmanın yarısı olduğunu bir kez daha gösteren bir film oldu :)

Yong-Nam (Jo Jung-Seok) birkaç yıl önce bir üniversiteden mezun olmuştur, ancak hala iyi bir iş aramaktadır. Üniversite günlerinde çok aktif olduğu kaya tırmanışı en büyük hobisidir. Bu arada, Yong-Nam'ın annesi Hyun-Ok (Ko Du-Shim) 70 yaşına girer ve bir kongre salonunda doğum günü kutlaması yapar. Annesinin doğum günü kutlamasında Yong-Nam, Ui-Joo (Yoona) 'yu görür. O da kongre salonunda yardımcı yönetici olarak çalışmaktadır. Eski üniversite günlerinde Yong-Nam ve Ui-Joo, kaya tırmanışı kulübünün üyeleridirler. Yong-Nam o zamanlar Yi-Joo'ya karşı bir şeyler hissediyordur ve ona olan duygularını itiraf etmiştir, ancak Ui-Joo onu reddetmiştir. Buna rağmen, Yong-Nam hala Ui-Joo için bir şeyler hissetmektedir. Bölgeye hiç beklenmedik bir anda, ölümcül bir gaz yayılır.

Eksiteu (2019)

4 Mayıs 2020 Pazartesi

Kitap - Çoluk Çocuk Patti Smith

Herkese merhabalar efenim,

Karantinanın 48.günündeyiz.

Sanırım yakın zamanda kurum açıyoruz ve idari kadro olarak işe gitmeye başlayacağız bugün toplantılar yapıp değerlendirmeler yapacağız bayramdan sonrada kurumu tamamen açmaya planlıyorlar bakalım neler olacak ben de çok merak ediyorum :)

Bugün yeni bir haftaya başlıyoruz ve elbette haftaya kitap postuyla başlayalım istedim.Patti Smith'in daha önce M Treni kitabını okumuştum ve bana böyle sanki vlog izliyormuşum tadı vermişti ama bu kitabı ünlü olmadan önceki yıllarını anlattığı için tam bir otobiyografi ya da anı kitabı okuyor gibi hissettim ve anladım ki bu tarz kitapları kurgu dışı olmasına rağmen okumayı oldukça seviyorum çünkü anlatılan şeylerin gerçek olması bir yerlerde böyle şeyler yaşayan insanların da var olması bei ayrı bi tatmin ediyor sanırım.

2010 NATIONAL BOOK AWARD sahibi

Bir başyapıt, daha önce hiç açılmamış bir hazine sandığının içini görmek için ayrıcalıklı bir davet. Johnny Depp

Coltraıne'in öldüğü yazdı, aşkın ve isyanların yazıydı ve Brooklyn'de tesadufi bir karşılaşmanın iki genç insanı sanat, bağlılık ve başlangıçlarla dolu bir hayat yolculuğuna çıkarttığı yazdı.

Pek çok eleştirmen tarafından 2010'un en iyi kitabı olarak gösterilen ve son olarak prestijli National Book Award'u kazanan ÇOLUK ÇOCUK, bir aşk hikâyesi olarak başlayıp bir ağıt olarak sona eriyor. Altmışların sonu, yetmişlerin başındaki New York'a, onun zengin ve fakir insanlarına, sanatçılarına ve serserilerine bir selam çakıyor. Yolun başında birbirlerine göz kulak olmaya söz vermiş iki genç sanatçı, Patti Smith ve Robert Mapplethorpe'un yu¨kselişini ve şöhret kapısını aralayışlarını nefes kesici bir içtenlik ve saflıkta anlatan bu kitap, gerçek bir masal.

"yaşlıca bir çift önümüzde durup alenen bizi incelemeye başladı. Robert ilgi çekmekten hoşlanıyordu, heyecanla elimi sıktı.
'Hadi, fotoğraflarını çek,' dedi kadın, hayretler içindeki kocasına. 'Sanatçılar galiba.'
'Hadi canım,' dedi adam, omuz silkerek. 'Çoluk çocuk bunlar.'"
(Tanıtım Bülteninden)

3 Mayıs 2020 Pazar

Müzik - Aya Nakamura Pookie

Herkese merhabalar efenim,

Karantinanın 47.günündeyiz.

Bugün müzik günümüz ve ben yine sizinle bu aralar dinlemeyi çok sevdiğim Aya Nakamura'dan Pookie şarkısını paylaşacağım.Bu tarz "gang" kadınların olduğu şarkıları ve klipleri acayip seviyorum feministik damarlarımı kabartıyor resmen :D

Kitap - Ne Yaptığını Biliyorum Alice Feeney

 Herkese merhabalar efenim, Uzun bir zaman sonra okuduğum en heyecanlı,akıcı ve sonunu tahmin edemediğim gerilim,polisiye kitabı oldu.Booktu...