Youtube - VLOG 80

 

Kore Dizisi : Bo Ra!Deborah

 Herkese merhabalar efenim,

Bu diziye başladım 7.bölüme kadar da geldim ama iş yoğunluğundan dolayı izlemeyi bıraktım daha sonra da izleyesim gelmedi açıkçası belki zaman yaratıp devam ederim izlemeye dedim 1 ay geçti üzerinden bu sefer de hevesim kaçtı yine izlemedim.En iyis artık buraya postunu atıp arşive kaldırmak olduğuna karar verdim.Şu sıra Kore dizilerinde Romantik Komedi bulması zor aslında diğer diziler arasında ay gibi parlıyordu bu dizi ama yarısında tıkandım :(

 Flört etmeyle ilgili her şeyi bilen bir flört koçu ve aynı zamanda en çok satanlar listesindeki aşk romanı yazarı Deborah ile başlarda ondan hoşlanmayan ancak tanıdıkça duyguları değişen, karizmatik bir adam olan Lee So Hyuk arasındaki ilişkiyi ele almaktadır.

Kitap - Yeşil Bambu ve Diğer Fantastik Öyküler Osamu Dazai

 Herkese merhabalar efenim,

Dazai'nin bir çok kitabını okudum ve kendisi Japon edebiyatından çok da sevdiğim bir yazardır bizim ülkede de son zamanlarda baya popüler oldu hele de İthaki'nin Japon edebiyatı serisi ile.O seride yer alan kitaplardan biri bu kitapta Yeşil Bambu öyküsü haricinde içinde fantastik başka öykülerinde yer aldığı bir kitap ama 1 haftadır elimde sürünüyor 1 günde bitirebileceğim kitap beni o kadar sıktı ki sonunu zor getiriyorum bugün bitirdim bitirdim yoksa yarım bırakıcam diğer öyküleri okumayı düşünmüyorum.

“O yılın bir sonbahar gününde Saburou birini öldürdü. Bir oyun arkadaşını Kototoi Köprüsü’nden Sumida Nehri’ne itti. Kişisel bir sebebi yoktu. Tabancayı kendi başına dayayıp ateş etmek isteyen birinin dürtüsüne tamamen benzer bir dürtü tarafından ele geçirilmişti.”

Yirminci yüzyıl Japon edebiyatının önde gelen yazarlarından, “sıradışı” hayatıyla da meşhur Osamu Dazai, Yeşil Bambu ve Diğer Fantastik Öyküler’de Japon masallarındaki tipik su perilerini, denizkızlarını ve intikamcı hayaletleri kendine has üslubuyla yorumlayarak fantastik bir alegori, çarpık bir masal dünyası ortaya çıkarıyor.

Bu öykü kitabında bir denizkızı peşinde helak olan samuray Çûdô Konnai’dan onurlu yoksulluğunun altüst olmaması için elinden geleni ardına koymayan krizantem sevdalısı Sainosuke’ye, para peşindeki yalancı Saburou’dan kız peşinde kendini yakışıklı birine dönüştürmek isteyen sihirbaz Tarou’ya kadar hiç kimse, Dazai’nin acımasız ve mizahi kaleminden kurtulamıyor.

Türk Dizisi : Arayış

 Herkese merhabalar efenim,

Disney'e düştüğü anda radarıma girip bi oturuşta 6 bölümünü izleyip bitirdiğim Midsummer filminin havasını aldığım ama sonradan başka yerlere evrilen yerli bir dizi olan "Arayış" dan bahsedicem bugün sizlere.Baş rollerinde Mehmet Günsür ve Aslı Enver var.Aslı'yı zaten çok beğeniyorum ve genelde oynadığı yapımları kaçırmam aynı şekilde Mehmet Günsür 'u da.Adam gelmiş 48 yaşına hala taş gibi mahşallah ya insan sırf onun için bile izler yani diziyi.Sakin ses yonu saçları,gözleri ve baklavaları ile pek şahaneydi bu dizide de gözümüz gönlümüz açıldı efenim :D İşin içinde tarikat falan varsa işler baya bi civcivleniyor bu tarz işler beni daha da heyecanlandırıyor açıkçası daha çok gerilim ve korku odaklı bir şeyler bekledim bu yapımdan ama daha çok dram benzeri bir yapım olmuş hatta çoğu yerde 
Zeytin Ağacı dizisinide anımsattı diyebilirim öyle bi final yaptılar ki 2.sezon gelecek diye yorumladım sanırım kafada kalan bazı soru işaretlerini 2.sezonda giderecekler gibi görünüyor.

Metropol hayatına sıkışmış, hasta, mutsuz ve yolunu kaybetmiş bir ruh olan Nisan, beraber katıldıkları bir şifa seansının ardından ortadan kaybolan arkadaşının izini sürerken şaibeli bir tarikata ulaşır.

Bilim Kurgu Filmi : Infinity Pool

 Herkese merhabalar efenim,

Mia Goth ah benim manyak filmler prensesim :) Bu kadına ve oynadığı her filme bayılıyorum ! Çok şükür bu filmini de anlamadık :D Kızın oynadığı filmler öyle filmler ki hem hayranlıkla "ne oluyor lan şuan ne izliyorum ben " diye düşünüyorum hem sahnelerin manyaklıklarına şaşırıyorum hem imgelemleri anlayıp çözmeye çalışıyorum hem de final sahnesinden hiç bir şey anlamıyorum.Evet en sevdiğim film tarzı tam olarak bu tarz oluyor :D Bu arada Mia Goth ile birlikte baş rolde Bill Skarsgård'ın abisi Alexander Skarsgard oynuyor.Skarsgardlar ailecek taşlar galiba.Sarışınları çok da beğenmiyor olmama rağmen Skarsgard ailesini acayip beğeniyorum :D Bill zaten It filminden beri benim kınalı yarim bir de abisi eklendi haramimize :D 

Film, zengin bir çift olan James ve Em Foster'ın ücra bir adadaki tatil beldesinde kaçışlarını konu alıyor. Bir yazar olarak James, ikinci kitabı için ilham kaynağı aradı, ancak tatil beldesinde yanlışlıkla ilk kitabının büyük hayranları olan başka bir çifte rastladı. James ve Em'i tesisin dışında bir günlük geziye davet ederler, o da bunu kabul eder, ancak Em isteksizdir. Trajik bir kazanın ardından James, tutuklanması için bir emirle kapısına vuran memurlar tarafından uyandırılır. Orada işlenen suçların ölümle cezalandırılabileceği söylenir, bu cezadan ancak "büyük miktarda para" ödeyerek kurtulabilir. Görünürde başka seçeneği olmayan James, vücudunun gerçeğe yakın bir klonunu yaratacak bir prosedür için ödeme yapmayı kabul eder. Klon, hükümlü infazı sırasında yerini alacaktır.

Romantik Film : Merve kült

 Herkese merhabalar efenim,

Dün ve bugün yine Samsun'u sel götürüyor.Sınavlar bitti kurs da bitti herkes gitti ben yine buradayım işimin başındayım elbette.Önümüzdeki hafta İstanbul'a gidiyorum ardından bayram var zaten orda da bi gezi planı yaptım inşallah bari o zaman hava güzel olur karadenizde yağmur yaşta gezmek pek de güzel olmayabiliyor açıkçası.

Dün izin günüm olduğu için bir şey izleyeyim dedim.Netflix e yeni gelmiş olan bu film dikkatimi çekti ve hemen izledim.Kitaptan uyarlanmış bu film izlemesi keyifli eğlenceli çıtır çerezlik bir filmdi benim için.Bu tarz yerli romantik komedi işlerini seviyorum açıkçası kafa dağıtıyor.Oyuncu kadrosu da oldukça renkli genç ve tanıdıktı.

Merve, moda düşkünü, özgün ruhlu genç bir kadındır. Bir gün evinden çıkarılma durumuyla karşı karşıya kalan Merve'nin para bulması gerekir. Bu durum üzerine Merve, paza kazanma umuduyla bir flört uygulaması geliştirir.

Kitap : Toprakyiyen Dolores Reyes

 Herkese merhabalar efenim,

Arjantin edebiyatından okuduğum ikinci bir kitaptan bahsedeceğim bugün kitap postunda.Can'nın Çağdaş Edebiyat kitapları serisinde hem kapak tasarımları aşırı güzel hem de değişik ülkelerden değişik konuların olduğu öyle güzel kitaplar var ki elimdeki kitaplar bitince onları almadan nasıl durucam bilmiyorum üstelik çok da pahalı ve sanırım bu gidişle daha da pahalanacak gibi duruyor :( 

Toprak yiyerek o toprakla bağlantısı olan insanların hayatına dair vizyonlar gören Arjantinli bir kızın hikayesini anlatıyor.Normalde gıda dışı şeyler yemek psikoloji de pika sendromu olarak geçer ilk kitabı almadan önce konusunu da okumamıştım ve o sendromda olan bir kızı gibi düşündüm kitabı ama uzaktan yakından alakası dahi yok daha çok büyülü gerçekçilik dediğimiz akıma ait yarı fantastik tatta bir kitap diyebiliriz.Kısa kısa bölüm geçişleri olduğu için aslında okuması akıcı bir kitap ama benim şu sıralar kafam pek rahat olmadığından kitabı kesintilerle okudum o yüzden yeteri kadar akıcılık sağlayamadım bana rağmen hikayeden kopmadım diyebilirim.

Toprağı okşadım, avucumu kapadım, María’nın ve onca kızın, başka bir kadının bedeninden olma sevgili kızların gittiği yere açılan anahtarı elimde tutarak ayağa kalktım. Toprağı tutup yuttum, biraz daha, biraz daha, yeni gözlerim ortaya çıksın ve görebileyim diye. Her köşesinden adaletsizlik fışkıran Buenos Aires varoşlarında yaşayan isimsiz kız dürtülerine uyarak toprak yemeye başlayınca doğaüstü bir yeteneği ortaya çıkar: Toprakla temas edenlere dair gaipten görüntüler görebilmektedir. Kaybettiklerinin izini bulmak isteyen insanlar bahçesine toprak dolu şişeler bırakmaya başlar. Artık Toprakyiyen diye anılacak kız toprağın gizlediği ürpertici sırları çözerken bir yandan da kendi kaderini çizmeye çalışacaktır. Toprakyiyen’de Dolores Reyes kadın ve çocukların dibe itildiği, şiddetle şekillenen eril dünyanın karanlığına büyülü bir ışık tutuyor.