24 Mart 2017 Cuma

Maydanoz Time : Gezi - İzmir Seferihisar

Herkese merhabalar efenim...

İzmir'de havalar güzel olunca babama nedense birden bir şeyler oldu ve ayda yılda bir gelen "hadi kızları gezdireyim" hevesi geldi ve maile İzmir Seferihisar da balık yemeğe ve gezmeye gittik.İzmir'de bir çok yeri gezdirdi babişim şimdi Allah var hakkını yememem gerekir bu konuda sanırım gezme konusunda benim gözüm fazla aç :D Ama havalar iyi olmaya başlayınca ben buralarda bol bol gezicem şimdiden bunun haberini de vermiş olayım :D

Seferihisar İzmir'de aslında öyle aman aman gezilecek görülecek güzellikte bir yer değil öncelikle.İzmir'in küçük bi sahil kasabası diyebiliriz.Beyaz evlerle ve pembik çiçeklerle donanmış,dar sokaklarında huzur bulacağınız,sahili,masmavi denizi ve gökyüzü ile arada şehrin kalabalığından kaçıp gelebileceğiniz bir yer.Sanki 4 tarafı denizlerle çevrili bir ülkede yaşamıyormuş gibi Koreliler gibi deniz kenarına gidince çok fazla mutlu olduğumu miss gibi havayı koklayarak "Çuhaaa" - Fresh,çok güzel hava,çok mutluyum anlamında - dediğimi farkettim.Kore dizileri iyiden iyiye hayatımı,karakterimi etkilemeye başladı benim :D

Marinası bir çok yere göre oldukça küçük geldi bana yatlar,katlar malum zengin marinası :D Minnakta bir kalesi var oldukça rüzgarlı orası o yüzden oraya çıkmak biraz zahmetli oluyor açıkçası ama çıkınca da manzarası oldukça güzel olduğundan değiyor o kadar zahmete :D

Balık,midye,salata ve kola ile karnımızı oldukça güzel doyurduk biraz tuzlu tabi restorantlar sanırım kişi başı 50 TL falan tutar bu şekilde yemek ... Balıklar oldukça taze ve güzeldi ınstagram hikayesine koyduğum için unuttum resmi kaydetmeyi o yüzden koyamadım resmini ve ama büyük balık yemeyi tercih ettim ben.



















22 Mart 2017 Çarşamba

Maydanoz Time : Film - Manchester by the Sea

Herkese merhabalar efenim ...

Oscar geldi geçti ne hakkında bir yazı yazabildim ne de hedefleyebildiğim filmleri izleyebildim :/ Malum okul olunca üstüne bir de sınırlı bir internetim olduğundan böyle ara sıra vaktini buldukça izlemeye çalışıyorum :) 

Casey Affleck - filmin başrolündeki adam - En İyi Erkek Oyuncu Oscarını aldı.Filmden önce hak ettimi etmedi mi pek bir fikrim yoktu ama açıkçası oyunculuğu öyle o kadar oscar alacak kadar iyiydi diyemem ki filmi de çok fazla beğenmedim açıkçası benim gönlüm daima Lion'dan yana oldu :D

Film drama ağırlıklı.Olaylar çok ağır bir şekilde akıyor ve filmde nedense - adamın oyunculuğundan belki de konuşma tarzından,davranışlarından bilemiyorum artık - karamsar iç bunaltıcı bir şekilde ilerliyot.Oysa çok güzel yerlerde çekilmiş ve manzaralar oldukça güzel.Kar,deniz manzaraları vb ... Michelle Williams'te yardımcı kadın oyuncu olarak filmdeydi kendisini de oldukça severim bu filmde ki oyunculuğunu da oldukça beğendim.Çocuklarını bir yangında kaybetmiş bir adamla karısıyla boşandıktan sonraki yaşantısını anlatıyor.Bana nedense çok fazla geçmedi o duygu yoksa bu tarz dram filmlerine dayanamaz ağlardım beni biliyorsunuz :)

Lee Chandler, sıhhi tesisat, elektrik, kapıcılık gibi sıradan işler yaparak, tek göz bir evde yalnız başına yaşayan bir adamdır. Doğup büyüdüğü ama uzun zamandır uğramadığı kentten bir gün acil bir telefon alır. Kalp hastası abisi hastaneye kaldırılmıştır ve durum ciddidir. Lee kafasında endişeler ve soru işaretleri ile yola koyulur. Hastanede alacağı haberle de birlikte hayatı değişecektir.

Filmin yönetmenliğini ve senaryosunu New York Çeteleri filminin de senaristi olan Kenneth Lonergan üstlenirken oyuncu kadrosunda başrolü Casey Affleck sırtlıyor. Kadroda kendisine Michelle Williams, Kyle Chandler, Gretchen Mol ve Lucas Hedges gibi önemli isimler eşlik ediyor.


21 Mart 2017 Salı

Maydanoz Time : Film - 3 Sayko Japon Filmi

Herkese merhabalar efenim ...

İzmir'den Balıkesir'e dönüş yağtım yoğun bir tempo ile çalışmaya kaldığım yerden devam 1 hafta sonra - tam da doğum günümde - vizelerim başlıyor :/ 

İzmir'deyken kardeşimle beraber yapmaktan hoşlandığımız şey çekirdeklerimizi alıp sayko Japon filmleri izlemek :D Zaten ikimizde Asyalılara bayılıyoruz ben daha çok Kore severken kardeşim ağırlıklı olarak Japon seviyor.Japonlar cidden hayatımda gördüğüm en garip millet bir şeyin cılkını çıkarmadan rahat edemiyorlar maalesef :D Ayrıca adamlarda hayranları ve adeta müptelası olduğum bi zeka var.Bunları filmlerinden,dizilerinden ve animelerinden görmeniz oldukça mümkün.Hele de Testere misali Sayko zeka ve kan,şiddet insanların birbirine düştüğü filmler :D Evet bu size biraz garip gelebilir ama ciddi ciddi bu tarz filmlerden acayip hoşlanıyor kardeşim tabi beni de sürüklüyor ben bazı kesme biçme sahnelerine çok fazla bakamasam da o olayların akışını zevkle izliyorum açıkçası özelliklede 1 odada ve insanların hayatları üzerinde dönen oyunların olduğu filmler ... Açlık Oyunları bu tarzın Hollywood'a uyarlanmış hali tabi Testere'de öyle eğer sizde bizler gibi insanların kendi hayatları uğruna neler yapabileceğini izlemekten zevk alıyorsanız bu 3 film tam da size göre !

Bu tarz filmlerde kurgunun zekice yapılması,senaryonun ve çekimlerin karmaşası beyninizi mıncıklayacak,çoğu zaman bir çok sahneye şaşırıp kalacaksınız !

1-Puzzle

Lise öğrencisi Azusa okulunun çatısından aşağı atlayıp intihar etmeye çalışır fakat hayatta kalır. Bir ay sonra, okul tuhaf maskeli bir grup tarafından ele geçirilir. Okulun baş müdürü ve bir kaç erkek öğrenci kayıp olur. Hamile bir öğretmende maskeli grup tarafından alıkonulur. Azusa daha sonra sınıf arkadaşı Shigeo tarafından kendisine verilen bir zarfın içinde bir bulmacanın parçalarını bulur. Bulmaca parçaları maskeli grubun, kayıp olan müdür ve öğrencilerle ilgili bir anahtar durumundadır. Azusa sınıf arkadaşı Shigeo'nun peşinden gider fakat hayal dahi edemeyeceği birşeyle karşılaşır.



2-Audition

Aoyama, 7 yıl önce karısını kaybetmiş ve o günden beri bir kadınla flört etmemiştir. Onun kederli yaşantısına bir kadının girmesi gerektiğine inanan tv yapımcısı arkadaşı, ilginç bir plan yapar. TV şovunun içinde bir bölüm yaparak, sözde oyuncu seçmeleri yapacak ve bu sayede Aoyama'ya uygun bir eş bulacaklardır.

Başarısız ve komik pek çok aday sonrasında, Asami adlı çok çekici bir kadın çıkar karşılarına. Onun ideal eşi olacağına inanan Aoyama, kısa zamanda kadının geçmişi hakkında garip şeyler öğrenir. 


3-DeathTube

Bir adam, gerçek zamanlı işlenen cinayetlerin yayınlandığı bir site olan "Death Tube" adlı internet sitesinin bağımlısı olur. Başlangıçta yayınlananların gerçek olduğuna inanmaz. Ta ki bir gün kendisi de sitede yer alıncaya kadar... Ölüm oyunu başlamak üzeredir. 




20 Mart 2017 Pazartesi

Maydanoz Time : Film - Frantz

Herkese merhabalar efenim...

Şu sıralar Fransız sinemasına fena halde takmış durumdayım.Baldanberi'nin tavsiyesi üzerine izlediğim çok güzel bir filmden bahsedicem bugün sizlere.Hollwood vari değilde böyle daha yavaş akışlı dinlendiren filmleri sizde benim gibi seviyorsanız bu film tam da size göre.Hele de çekimleri ... Daha önce hiç bu tarz bir film görmemiştim açıkçası.Konu bakımından bana biraz yavan gelse de filme yerleştirilen imgeler,diyaloglar oldukça iyi ve anlamlıydı tabi anlayabilene ...

Çekimlerden kastım elbette filmin bir kısmının siyah-beyaz bir kısmının da renkli çekilmesi.Eski film sanmayın daha yeni 2016 filmi ! Almanya-Fransa ortaklığı ile hazırlanmış dili daha çok Almanca diyebiliriz.Anladığım kadarıyla karakterlerin ruhu karardıkça sahneler siyah-beyaz , karakterlerin ruhları aydınlandıkça renkli çekimler yapılmış.Oldukça hoş bir detay olmuş bence bu :D Ayrıca intihar ve suçluluk psikolojisi üzerine bir çok mesaj veren bir filmdi.Son olarak ufak ama beni oldukça etkileyen bir spoiler verip bitireceğim : Anna'nın son sahnede o intihar tablosuna bakıp yaşam sevinci bulması diyorum başka bir şey diyemiyorum :)


Birinci Dünya Savaşı yeni bitmiş, mağlup devletlerden Almanya için zor bir süreç başlamıştır. Savaşın yalnızca maddi değil, manevi kayıpları da büyüktür. Quedlinburg kasabasında yaşayan Anna (Paula Beer), Fransız cephesinde nişanlısı Frantz'ı kaybetmenin üzüntüsünü henüz atlatabilmiş değildir. Günün birinde kasabaya gelen bir Fransız, Adrien Rivoire (Pierre Niney), Frantz'ın Paris'te yaşadığı günlerden tanıdığı çok yakın bir arkadaşı olduğunu söyler ve kısa sürede hem Anna'nın, hem de aynı evde yaşadığı Frantz'ın anne ve babasının yakın dostu olur. Fakat genç adamın söyleyemedikleri de vardır ve bunlar, Anna'nın hayatını tamamen değiştirecektir.



18 Mart 2017 Cumartesi

Kore Dizi - Introvert Boss

Herkese merhabalar efenim ...

Kore dizilerinde günceli yakalamaya devam ediyoruz.Daha tazecik biten Romantik-Komedi dizilerinden olan Introvert Boss dizisinden bahsetmek istiyorum sizlere.Toplamda yine 16 bölümden oluşan egoist CEO'ların aksine bu sefer oldukça içine kapanık olan hatta bu durumu fazlasıyla artık hastalık boyutuna taşıyan bir şirket patronunun ve onu bu durumundan adım adım aşkla kurtaran oldukça açık bir çalışanın hikayesini anlatıyor.

Başroldeki adam Marriage Not Dating 'te ki adam kızda Age Of Youth ' taki içlerinden en sevmediğim kız  -başrolde psikoloji okuyan kız - :/ Bu dizide daha bi sempatikleşti sanki gözümde ama azucuk :D

Başlarda oldukça iyi başladı dizi ama artık her dizi gibi hafiften batırmaya başladı sonlara doğru başladığında rakipleri oldukça güçlü olduğu için çok fazla ilgi görmese de temel dizilerin yanında ek olarak izleyebileceğiniz bir dizi diyebilirim.






16 Mart 2017 Perşembe

Maydanoz Time : Tatlı - Waffle

Herkese merhabalar efenim ...

Uzun zamandır mutfağa girip bir şeyler yapmıyordum.Geçen arkadaşların evinde toplanıp Waffle partisi yapmaya karar verince bi arkadaşımla birlikte yeniden mutfağa girip bir şeyler deneme fırsatı buldum ve hayatımda ilk defa Waffle yaptım.Sonuç oldukça güzel oldu eğer evinizde Waffle makinesi varsa tabi ...


WAFFLE TARİFİ İÇİN MALZEMELER

2 adet yumurta,
1 çay kaşığı tuz,
1,5 su bardağı un,
1 su bardağı süt,
3 yemek kaşığı toz şeker,
1/4 su bardağı sıvı yağ,
1/2 tatlı kaşığı vanilya özütü/yok ise 1 paket vanilya,
1 paket kabartma tozu.

HAZIRLANIŞI

Yumurta sarılarını ve beyazlarını ayırın. Bir kapta yumurta sarısı, toz şeker ve yarım paket vanilyayı 3 dakika boyunca çırpın.

Başka bir kapta yumurtanın aklarını, sütü, sıvı yağı, kalan vanilyayı, kabartma tozunu, tuzu çırpın ve içine azar azar un ilave edin. Ardından yumurta sarısı ve beyazıyla hazırladığınız iki farklı karışımı birleştirin. Ardından daha önce ısıttığınız ve yağlayıp kızdırdığınız waffle tavasına vir kepçe hamurdan döküp 4 dakika pişirin.









Maydanoz Time : Film - Looper

Herkese merhabalar efenim ...

Nihayet 1.5 ay sonra İzmir'deyim evimdeyim,kendime üniversiteden,derslerden ve Balıkesir'den uzakta bi kafa tatili veridim :D Tabi döndükten kısa bir zaman sonra sınavlarda başlıyor yeniden bir çalışma temposu tutturmam gerekiyor :/ Neyse şimdilik renk ve dans !

Geçenlerde bilimkurgu ve fantastik filmleri seven - benim gibi- arkadaşlarımla toplanıp bi film izleyelim dedik ve listelere baktığımızda izlemediğimiz film olarak ayrıca üst sıralarda da yer alan Looper Türkçe çevirisiyle Tetikçi - ama bence döngü demek - olan filmi izlemeye karar verdik.
Gel git senaryolu olduğu için - sahnelerin sıralanışın da zamanda gel gitler var demek - biraz kafa karmaşası yaratann bir film ayrıca zaman makinesi olması dışında pekte bilimkurgu filmi sayılmaz daha çok Aksiyon ve Suç odaklı diyebiliriz ki zaten bunu  başrollerde Bruce Willis'ın olmasından anlamamız lazımdı :D Sonu beklentimin altında bitti diyebilirim daha farklı bir son bekliyordum elbette :/

Gelecek zamandayız; 2072'de. Zamanlar arasında yolculuk gerçek olmuş, ama yasa dışı olarak karaborsacıların eline düşmüştür. Teknolojiyi elinde tutanlar ne zaman birinden kurtulmak isterlerse onu 30 yıl geriye, 2042'ye göndererek \"Looper\" adı verilen bir grup suikastçıya öldürmesi için \"paketler\". Bu grupta yer alan suikastçılardan biri olan Joe için 2042'de zengin hayatı gayet yolunda gitmektedir; ta ki karşısına öldürmesi için 2072'den gelen yaşlı Joe çıkıncaya kadar...


Kitap - Okçunun Yolu Paulo Coelho

 Herkese merhabalar efenim,  Yağmurlu bir haftasonundan merhabalar.Mayısın ortası geldi neredeyse ama Samsun da hala dolu falan yağıyor ve h...