Herkese merhabalar efenim,
Şu aralar hayatım cidden yokuş aşağı gidiyor tüm hızıyla artık astrolojiden midir nedir bilemiyorum hem aşırı gerginim hem insanlarla aram aşırı gergin bir türlü kendimi ve bedenimi rahatlatamıyorum.Kafamı dağıtmanın en güzel yolu benim için kitap okumak elbette ama şu sıra okuduğum kitaplardan da zevk alamaz hale geldim resmen.Kafam gün içinde o kadar yoğun ve yorgun oluyor ki gün sonunda uyumaktan başka aktivite yapasım gelmiyor.
Bu kitapta elimde çok fazla durdu neredeyse 1 aydır elimde sürünüyor dün artık sonlarına doğru sonunu okuyup bi 50 sayfa kala bıraktım kitabı çünkü artık ilerlemeyen ve hep aynı şeylerin içinde dönüp duran hikayesi beni çok sıkmaya başladı zaten canım çok sıkkın şu sıra bir de bu kitabı okumaya devam ederek daha fazla kendime işkence etmek istemedim artık bu kitaba da verdiğim fazla fazla süre dolmuş oldu.
Hepimiz ölürüz ama herkes bir amaç uğruna ölmez Güneşin Elçisi Alina, Karanlıklar Efendisi'yle yaptığı son savaştan mağlubiyetle ayrıldıktan sonra yeraltındaki tünellere, Beyaz Katedral'e sığınır. Oldukça zayıf düşmüştür ve güneş ışığı olmadığı için gücünü de çağıramamaktadır.Tek çare, eski haline kavuşana kadar Apparat'ın dediklerini yapmaktır. Malyen ve Grishaların gizli bir planla Apparat'ı kontrol altına alması,Güneşin Elçisi adına mücadeleyi daha da zora sokar. Alina'nın şimdi, Karanlıklar Efendisi'ni alt etmesi için gereken tek gücün anahtarı olan ateşkuşunu bulması gerekmektedir. Peki onu bulup üç büyüteci bir araya getirdiğinde, Karanlıklar Efendisi'yle yüzleşerek Karanlıklar Diyarı'nı yok edecek kadar kuvvetli olabilecek midir?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder