9 Mart 2021 Salı

Kitap - Mesleğim Yazarlık Haruki Murakami

 Herkese merhabalar efenim,

Mart ayını "kadın" teması üzerinden tamamlamak istiyordum ama araya başka yazarlar,kitaplar ve konular girecekti elbette.Bu kitapta onlardan biri oldu okuduğum ana kitaplardan birinde sıkılınca kitabı okumamazlık yapmak ya da yarım bırakmak yerine o kitapta her gün bi 10 sayfa ya da bölümlere ayrılıyorsa bölüm bölüm okuyup bitirmeye araya da başka kitaplar almaya çalışıyorum ki hem 2 kitabı daha kısa bir süreye sığdırmış oluyorum hem de hiç bir kitabı yarım bırakmamış oluyorum böyle bir yöntem buldum kendi kendime :D 

Araya aldığım kitapta asla ne yazarsa yazsın sıkılmayacağımı bildiğim Murakami kitabı elbette.Gerçi kendisinin romanlarını daha çok seviyorum ama bu kendisinden okuduğum 2.deneme kitabı ilkinde daha çok "koşma" tutkusunu anlattığı için bu kitap kadar çok şey öğrenememiştim aslında yazarlığının arka planına dahil.Yine de iki kitaptaki bilgileri kafamda birleştirince Murakaminin nasıl bir yazar olduğu ve yazarlık yolculuğuna dair şeyler daha net oturdu diyebilirim.Kendisini hiç bir zaman tam bir yazar olarak görmemesi,yazım tarzından dolayı Japonların alışıldık sınırları dışına çıktığı için çok fazla eleştiri alması ... bunları okuyunca inanamadım resmen.Ben gözümde Murakamiyi inanılmaz yücelettim 20 yıldır düzenli bir okuyucuyum şu zamana kadar çok fazla kitap okumuşumdur ama "benim favori yazarım" dediğim tek yazar Murakami oldu bu zamana kadar.Adamın kitapları ne kadar pahalı ya da kalın olsa da alıp okudum hem de o kalın kalın kitapları çok hızlı bir sürede okudum.Bence kendine has bir tarzı var Murakaminin evet belki bir çok insanın beğenmeyeceği bir tarz olabilir (en başta da kardeşim hiç beğenmiyor ) ama benim için mükemmel bence.Her kitabını ayrı ayrı seviyorum.Bu zamana kadar okumadığım sadece "Zemberekkuşunun Güncesi" adlı kitabı kaldı o da cidden çok pahalı uygun bir fiyata bir yerlerde bulduğum zaman mutlaka almayı istiyorum.Umarım Murakami yazmaya devam eder de biz daha çok kitaplarını okuruz :)

Roman yazmak yüreğinizdeki karanlığın dibine dek inmektir.

Yalnız yapılan bir iş olduğunu söylemek sıradan bir ifade olur ama roman yazmak –özellikle de uzun bir roman yazmak- gerçekten de yalnız yapılan bir iştir. Bazen derin bir kuyunun dibinde tek başıma oturuyormuşum gibi bir hisse kapılırım. Ne kimse yardım edebilir bana, ne de biri çıkıp “Bugün iyi iş çıkardın” diyerek sırtımı sıvazlar. Neticede ortaya koyduğum eser birileri tarafından (elbette iyi olmuşsa) övülebilir ama kimse roman yazma işinin kendisini değerlendirmez. Bu, yazarın tek başına sessizce sırtlanacağı bir yüktür. Yaşayan en büyük edebiyatçılardan biri olan Haruki Murakami’den bir meslek olarak “yazarlık”... Tüm yazma heveslilerine ilham verecek tespitlerle dolu, “yazma dersleri” olarak da okunabilecek bir metin. 

8 Mart 2021 Pazartesi

İngiliz Dizisi : Crashing

Herkese merhablar efenim,

Yine yoğun bir iş haftası beni bekliyor.Dün izin günüm olduğu için bir şeyler izlemek istedim ve küçük bir araştırma sonucunda Phoebe-Waller Bridge'in yine yazıp yönetip ve oynadığı bir mini dizi ile karşılaştım aslında dizi mini bir dizi değil bence devamı gelirmiş ama devamının gelmesine sanırım izin verilmemiş ve dizi 6 bölümde kalmış dizi Netflix de yer alıyor.Bu kadının erkek-kadın arasındaki diyalogları ve o cinsel enerjiyi yansıtış şekli benim çok hoşuma gidiyor keşke daha fazla dizi yapsa da izlesek ve kadının dizilerini artık yarım bırakmasalar !

Yirmili yaşlarda bir grup genç düşük bir kira ödeyerek kullanım dışı bir hastanede mülk koruyucuları olarak yaşamaya karar verince eğlence başlar. 

6 Mart 2021 Cumartesi

Müzik - Mamamoo Dingga

Herkese merhabalar efenim,

Günün aksiyonlu ve yoğun zamanları başlamadan bi post yazayım dedim.Bu hafta da LGS tarafında bursluluk sınavı olduğu için önümüzdeki hafta da inanılmaz yorucu ve yoğun olucak benim açımdan o yüzden yarın çok iyi dinlenmem ve enerji toplamam gerekiyor :/ Bugün de size enerji verecek en sevdiğim Koreli kız gruplarından biri olan Mamamoo'dan bir şarkı dinletmek istedim.Dün yolda müzik dinlerken farkettim ki Spotify Mamamoo'nun şarkılarını kaldırmış bünyesinden neden olduğunu tam olarak bilemiyorum ama sanırım yayın şirketiyle bir anlaşmazlığa düştüler telif doğrultusunda diye düşünüyorum o yüzden şu sıralar pek dinleyemiyorum bu grubun şarkılarını en azından burda biraz dinleyelim diye düşündüm.Bu şarkıyı dinledikçe arkadaşımlarımla dışarı çıkmak ve gezmek istiyorum yemek ve içmek istiyorum :( Mart ayından sonra her şey güzel olucak demiştim biraz biraz olmaya başladı aslında şu sıralar moral motivasyon olarak daha iyiyim işlerde daha yoğun ama en azından daha iyiymiş gibi geliyor bana :)

Kitap - Kitaptansöze Kitap Kulübü ile Mart Ayı Kitabı Saç Örgüsü Laetitia Colombani

 Herkese merhabalar efenim,

Dün ve bugün YKS tarafında bursluluk sınavımız vardı o yüzden aşırı yoğunduk yarın da LGS olucak bugün alamadığım öğrencileri alacağım için yine beni çok yoğun bol çalışmalı bir gün bekliyor olucak haftaya da yine LGS tarafının bursluluk sınavı olacağı için bu haftalar aşırı bir yoğunluk içinde geçiyor pazartesi günü izin günüm ama aynı zamanda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü.Bu kitabı aslında o gün yazmak için saklıyordum ama o gün için yine bir kadın temalı başka bir kitap yorumu yazmaya karar verdim.Kitaptansöze adlı kitap okuma kulübümüz ile bu ay "kadın" temalı kitaplar okuyoruz ve ilk kitabımız da bu kitaptı.Martın daha ilk haftasında okuyup bitirdim kitabı.Yanpasaj yayınevinden okuduğum ilk kitaptı ve kitaba ba-yıl-dım ! Tam bir 8 Mart teması tadında bir kitaptı ayrıca kitabın kapağı yazı puntosu,Fransızca dan çevirisi her şeyi çok güzeldi bence Jaguar yayınevi ile yarışır bu yayınevinin çıkardığı bir çok kitabı daha almayı düşünüyorum.Kaliteli ve işini düzgün yapan bir yayınevine benziyor.

Kitabın yazarın aslında Fransız bir sinema oyuncusuymuş ve sanırım yazdığı ilk kitapta buydu.Ben kitabı okurken zaten film izliyormuşum gibi oldum. 3 ülkeden 3 farklı yaşam hikayesi olan kadınların saçlarla birbirine karışan ve tamamlanan hikayesini oldukça kısa,net ve akıcı bir şekilde anlatmayı başarmış.Bence aldığı ödülleri de sonuna kadar hak eden bir kitap olmuş zaten şu sıralar Modern Fransız edebiyatından ne okusam acayip bayılarak okuyorum adamlar boş kitapları övüp çok satanlara çıkarmıyorlar :)

Üç kadın. Üç hayat. Üç kıta… 

Tek bir talep: özgürlük!

İtalya. Giulia, babasının atölyesinde çalışan genç bir kadın. Babasının geçirdiği kaza sonrası nesillerdir faaliyet gösteren, aile yadigârı o atölye ile ilgili bir gerçekle karşı karşıya kalıyor. Giulia’nın iki seçeneği var: Ya içinde sıkıştığı koşullardan kurtulmanın yolunu bulacak ya da orada boğulacak.

Kanada. Başarılı ve tanınmış Avukat Sarah, çalıştığı hukuk bürosunda uğruna ömrünü harcadığı terfinin arifesinde bir şey fark ediyor: bir hastalık. Tüm kariyer planları alt üst olmak üzere.

Hindistan. Smita, kast sisteminin en alt tabakası olan “Dalit”lerden biri. Tek bir hayali var: Kızını, içinde bulundukları yoksul ve acınacak hayat koşullarından kurtarıp okula gönderebilmek.

Birbirlerinden habersiz ve ayrı dünyalarda yaşayan Giulia, Sarah ve Smita’nın hikâyesi bu. Kapağını açacağınız bu kitapla önünüze serilecek olan; birbirlerine ne kadar yürekten ve eşsiz bağlarla bağlı olduklarını bilmeden, kaderlerine razı olmayıp savaşmaya karar veren üç kadının umut ve dayanışmayla dokudukları hayatları.

1 Milyon Satış Rakamı

40 Dile Çeviri

9 Ödül

5 Mart 2021 Cuma

Amerika Dizisi : Wandavision

 Herkese merhabalar efenim,

Pazartesi günü hazır izinliyken şöyle yeni bir diziye başlıyım dedim.Bloglar da falan bu diziyi hep görüyordum Marvel yapımı olduğu için az çok konusunu falan tahmin edebiliyordum ama Avengers yapımları ile alakalı olduğunu bilmiyordum diziyi izleyince ardındanda "Ezginin Kanalı" adlı youtube kanalında dizinin bölüm bölüm yorumlarını izleyince kafamda oturmaya başladı dizide ki tüm metaforlar atıflar falan daha oturaklı oldu çünkü Avangers'ın ayrı ayrı kahraman filmlerini seyretmiştim o yüzden karakterleri olayları az çok biliyorum ama Avangers End Game filmini izlemediğim için bu dizideki göndermeleri anlayamamıştım o yüzden eğer o filmi izlemediyseniz ya da Avengers dünyası hakkında az çok bi bilginiz yoksa bu diziyi çok fazla anlayamazsınız.Ben ordan burdan izlediklerimle çat pat bildiklerimle bilgileri yerine koyabildiğim için diziyi son yayınlanan 9. cu bölüme kadar izledim dizi sanırım daha sezon final ya da final yapmadı ama sanırım ben şimdilik bu kadar izlerim diye düşünüyorum devamını getirmem :)

Wanda Maximoff’un Scarlet Witch’e dönüşüm sürecini anlatacak ve dizi, 50’li yıllar atmosferinde geçecek.

3 Mart 2021 Çarşamba

Japon Dizisi : Love and Fortune

 Herkese merhabalar efenim,

Japon dizileri ve Japonlara dair her şey beni fazlasıyla meraklandırıyor ve içine çekiyor bu dizi de onlardan biri oldu.Japonya da 18 yaş altındaki kişilerin cinsel ilişkiye girmesi yasakmış tespit edildiği zaman (nasıl tespit ediliyor tam olarak bilemiyorum da :D ) para ya da hapis cezası veriliyormuş.Dizinin ilk başında uyarı olarak çıkıyordu bu cümle zaten yasak aldatmalı bir aşkı anlatıyor dizi.15 yaşında bir erkek çocuğu ile 32 yaşında sevgilisi olan ama depresyonda yalnızlıktan ölecek olan bir kadını anlatıyor.Mini bir dizi zaten.Bu tarz dizilerde zaten anca Japonya dan çıkar Türkiye de böyle bir şey yayınlanacak dahi olsa yer yerinden oynar herhalde.15 yaşında birini oynayan çocukta hiç 15 yaşında gibi görünmediği için içim biraz da olsa rahat bir şekilde izledim (gerçekte 22 yaşında oyuncu kadın oyuncu ise 35 yaşında).Ama bu durumunda bile pedofiliye girmediği anlamına gelmiyor.Sonuçta benim de 15 yaşında hatta şimdi YKS tarafında çalıştığım için 19-20 yaşlarında mezun öğrencilerim var ama hiç birine asla "erkek" gözüyle bakamam hepsi daha hayatında başında ergen gencolarmış gibi geliyor bana 7.ve 8.sınıf bebişlerimi saymıyorum bile onlar bebe hala benim gözümde :D O yüzden bu tarz duygular bana fazlasıyla uzak ama anlayabilmek açısından bu tarz diziler bana bi vizyon katıyormuş gibi hissediyorum ...

Kitap - O Gün İçin Bir Şemsiye Wilhelm Genazino

Merhabalar efenim,

Şu sıra iki kurum içinde yoğun dönemlere girmiş bulunmaktayız zaten yoğunduk şu sıra kat kat daha yoğunuz çünkü bursluluk sınavlarımız başlıyor bu hafta ve bursluluk bizim kurumda bayram havasında geçer benim en sevdiğim zamanlardır genelde.Eve gidince kitap okumaktan başka bir şey yapamıyorum şu sıra bir şeyler izleyecek halim bile kalmıyor yatağımdan ayağımı bile çıkarasım gelmiyor en geç saat 22.00 olunca artık yorgunluktan uyuyakalıyorum zaten.

Bugünün kitap postuna gelicek olursak , Genazino'nun daha önce bir kitabını daha okumuş ve orta seviyede bulmuştum kısa okunması kolay kitaplar olduğu için 2-3 gün içinde bitiyorlar bu kitapta daha önce okuduğum kitap gibi daha çok baş kahramanın iç hesaplamalarını ve gözlemlemelerini okuyoruz çok fazla olay akışı ile karşılaşmıyoruz daha çok aşk ve iş ilişkileri üzerine yazılmış kısa bir novella tadında romanlar diyebiliriz bu yazara karşı bence kotamı doldurdum başka bir kitabını alıp okuyacağımı pek zannetmiyorum :/

O Gün İçin Bir Şemsiye'nin kırk altı yaşındaki anlatıcısı, bir "ayakkabı denetçisi"dir. Satışa sunulacak yeni modelleri test etmek için Frankfurt sokaklarında henüz sadece kendisinin giyebildiği ayakkabılarla gezinir. Hayatta kendi yolunu bulamamıştır, ama yolda eski aşklarını, arkadaşlarını ve anılarını bulur. Bir "varış noktası" yoktur görünürde, ama her adımda insan ruhunun görünmez yerlerine biraz daha yaklaşır. Sadece sokaklarda değil, bilincin coğrafyasında da yürür ve sıradan görünen biri insanın ne denli sıra dışı olabileceğini düşündürür. Varoluşsal sorgulamalar için alışılmadık ölçüde canlı üslubu ve keskin gözlem gücüyle eşyaya ve insanlara her baktığında hayatın bize unutturmaya çalıştığı bir gerçeği hatırlatır: Yine hayatın kendisini.

Hayatlarının yağmurlu ve uzun bir günden, bedenlerinin de o gün için gereken bir şemsiyeden başka bir şey olmadığını hissetme noktasına gelmiş insanların, Wilhelm Genazino'yla derin ve keyifli bir yürüyüşe çıkacakları O Gün İçin Bir Şemsiye'yi Çağlar Tanyeri Almanca aslından çevirdi.

(Tanıtım Bülteninden)

Kitap - Samsun Kitap Ağacı İle Aralık Ayı Kitabı Kul Seray Şahiner

 Herkese merhabalar efenim, Dün toplantımızı yaptık.İlk defa Seray Şahiner okudum bu vasıta ile.Dilini ve kadın dünyasını anlatmasını çok se...