27 Mart 2021 Cumartesi

Kitap - İzmir Kitap Kulübü ile Mart Ayı Kitabı Bozkır Bir Yolculuk Hikayesi Çehov

 Herkese merhabalar efenim,

Sanırım bundan sonra bu kitap kulübünün sadece yazarla yapılan zoom toplantılarına katılıcam ve yazarın kitabını okuyacağım çünkü kitapları okusam da işte çok yorulduğum için akşam ki zoom toplantılarına katılmak da biraz tembellik yapıyorum canım hiç istemiyor toplantı da çok fazla kişi olmadığı için yazar toplantısı kadar anonim kalıp sadece söyleşiyi dinleyemiyorum illa ki kamera açmak ve toplantıya katılıp fikir belirtmek gerekiyor benim de tembelliğim tutuyor yapasım gelmiyor :(

Bu ay ki temamız "Yolculuk" idi.Nasıl da güzel bir tema aslında ne de özlem duyduğum bir tema ama ankette seçilen kitap beni yine tatmin etmedi maalesef :( Rus edebiyatını sevmediğimi ve okuyamadığım sürekli belirtiyorum zaten bu grupta bu kitap kulübü sayesinde sanırım 3 tane falan Rus eseri okudum bunlardan 2 si Çehov du zaten.İlk okuduğum kitabı birazcık olsun anlamış olsam da bu kitabını hiç anlayamadım daha doğrusu algılayamadım maalesef yine karakter isimleri birbirine girdi bende betimlemeler,  bozkır falan hiç bir şeyi sevemedim :(

Yaratıcılığının dönüm noktası olarak kabul edilen bu eserinde Çehov, Ukrayna bozkırındaki bir yolculuğun hikâyesini dokuz yaşında bir çocuğun gözünden anlatır. Eğitimi için annesinden ayrılıp dayısıyla birlikte yola koyulan Yegoruşka capcanlı bir dünyada bulur kendini. Bu yolculukta bütün hiyerarşisi ve âdetleriyle Rus toplumunun farklı katmanlarından insanların; tüccarların, din adamlarının, köylülerin, işçilerin ve arabacıların arasına karışır. Bozkırda doğal akışında sürüp giden yaşamın çocuğun duyuları ve duyguları üzerinde bıraktığı etkiler, Çehov’un ustaca ete kemiğe büründürdüğü belalı Dımov’a karşı beslediği düşmanlık, dalgalanan ruh halleri şaşırtıcı ölçüde gerçekçi bir üslupla aktarılır. Rus yaşam biçiminin ve ruhunun canlı imgelerini gözümüzün önüne getiren şiirli bir dille tasvir edilen bozkır, renkleri, sesleri ve kokularıyla hikâyenin ana karakterlerinden biridir adeta. Üzerinde yolculuk eden insanlardan bağımsız, kendi yaşamını sürer, soluk alıp verir. Çehov bozkırla insan varoluşu arasındaki paralellikler aracılığıyla doğayla insan arasında simbiyotik bir ilişki kurmuştur.

25 Mart 2021 Perşembe

İsveç Dizisi : Love & Anarchy

 Herkese merhabalar efenim,

Dün öyle kafama esti biraz Netflix den bir şeyler bakayım dedim bu dizi ile karşılaştım toplamda 8 bölümcük bir mini İsveç dizisi.Sanırım ilk defa izlediğim bir İsveç dizisi daha önce izlediğimi hatırlamıyorum ana dilinde izlediğim için biraz zorlandım açıkçası izlemekte ama sonradan alışılıyor Kore dizileri gibi müptela yapmaz ama :D Çok fazla cesur sahnelerin olduğu bir dizi aslında o yüzden +18 damgasını koyabilirim.Dizi de ki herkes o kadar sarıydı ki artık sarılık geçirdim resmen (adamlar İsveçli zaten sarı olmayıp ne olacaklar).Muzip değişik bel altı mizahı olan bir dizi aslında öyle çok aşk meşk var diyemem daha çok aldatma üzerine kurulmuş gibime geldi benim orta şeker zaman geçirmelik bir dizi diyebiliriz tek sezondan oluşuyor 2.sezonda yoldaymış ama izleyeceğimi pek sanmıyorum :D

Kariyer odaklı bir danışman ve iki çocuk annesi Sofie'nin hikâyesini anlatılıyor. Danışman olarak çalışan, kariyerine odaklı, eski bir yayınevini modernize etmek için görevlendirilen evli ve 2 çocuk annesi Sofie (Ida Engvoll) karakterinin etrafında dönmekte.

22 Mart 2021 Pazartesi

Çin Dizisi : My Little Happiness

Herkese merhabalar efenim,

Ben yine dün izin günüm olduğu için Çin dizilerine sardım.Youtube da Wetv'nin Türkçe alt yazılı hali var oradan bu diziyi ve daha bir çok Çin dizisini bulabilirsiniz.28 bölümlük klişelikte tavan yapmış bir dizi elbette atlaya atlaya izleyince tabi 1 günde bitirdim arada bu tarz tatlış dizilere susuyorum o yüzden bana çok iyi geliyor dinlendiriyor da beni :)

Cong Rong, annesi tarafından yurtdışına ekonomi eğitimi almaya gönderilir. Yurtdışına yerleşmesi, Cong Rong'un annesinin son şartıdır. Ancak avukat olmak isteyen Cong Rong, kendi kendine çalışarak sertifika almak için gizlice Çin'e geri döner.  Hastanede staja başlayan  Cong Rong'un ilk zorluğu Wen Shaoqing'dir! Stajının sorunsuz geçmesini isteyen Cong Rong,  Wen Shaoqing ile savaş girer. Kader, onları aynı evde birleştir. Bir süre sonra, Cong Rong ve Wen Shaoji'nin birbirlerine uzun süredir aşık olduğu gerçeği ortaya çıkar.

Anime : Satsuriku no Tenshi

Herkese merhabalar efenim,

Bugün izin günüm evde pineklerken telefonuma baktığımda banka hesabıma para yattığı bildirisi geldi baktım tarihe daha maaşın yatmasına var nerden geldi bu para diye düşünürken Google hesabından 0,84 kuruş civarlarında 3 kere para gönderdiğini gördüm o zaman anladım ki bu blogtan kazandığım ilk para ! 

8 yıldır her gün bu blogu yazıyorum toplamda 1937 tane içerik yazmışım bugüne kadar animelerden tutun,youtube videolarına kadar içerik girdim ama hiç bu işten para kazanacağım aklıma gelmemişti.Benim için hobi ve içine ferahlatma yeri aslında daha çok izlediğim,gördüğüm ya da deneyimlediğim her şeyi burada arşivleme ihtiyacından geliyor.1 Tl bile olmayan bu ödeme beni inanılmaz motive etti inanın bana :) 

Bugünün postunda uzun zamandan sonra canım anime izlemek istediği için araştırıp bulduğum ama uzun aralıklarla izlediğim "Satsuriku no Tenshi " animesi var.Toplamda 16 bölüm olan bu anime gizem,korku kategorisinde diyebiliriz.Başlar da çok güzel ve gizemli bir şekilde başlamış olsa da yaklaşık bi 6-7 bölümden sonra beni çok fazla sarmadı o yüzden biraz ara vermiştim animeyi izlemeye bugün de artık bitireyim şu animeyi diye başına oturup sabahtan izleyip bitirdim.Sonu yine beni öyle çok fazla tatmin etmedi elbette ama bu tarz tek mekanda geçen animeleri seviyorum :)

13 yaşındaki Rachel uyandığında kendini terk edilmiş bir binanın zemin katında tutsak kalmış olarak bulur. Hiçbir anısı olmadan veya nerede olduğu hakkında hiçbir fikri olmadan sersemlemiş ve kayıp bir halde binada dolaşmaktadır. Arayışında bandajlarla sarılı olan bir adamla karşılaşır. Adam kendini Zack olarak tanıtır ve Azrail'inki gibi bir orak kullanmaktadır. Aralarında tuhaf, çılgın sözlerle güçlenen garip bir bağ vardır. İkisi bu garip binada tutsaklar ve kaderin neden onları buraya koyduğunu bilmiyorlar. Ama bir çıkış yolu bulabilmek için can havli ile çalışacaklar.

19 Mart 2021 Cuma

Müzik : LP - Other People

Herkese merhabalar efenim,

Bugün İzmir de yağmurlu ve soğuk bir güne uyandık umarım bugün de biran önce biter de evime gidebilirim çok fazla karın ağrımda var ayaklarımdan biraz su da aldım daha çok ağrayacak gibi duruyor.Nisan ayı ile birlikte daha güneşli ve güzel havalarla birlikte daha güzel günler görmek istiyorum artık bence bu kış da artık miladını doldurdu.

Bugün bu havaya yakışır şu sıralar dinlemeyi de çok sevdiğim bir LP şarkısı yayınlamak istedim müzik postunda.Klibini öyle aman aman beğenmesem de şarkı gerçekten çok güzel ve bu tür yağmurlu havalara çok iyi gittiğini düşünüyorum  ... :)

17 Mart 2021 Çarşamba

Romantik Komedi Film : Trade Your Love

 Herkese merhabalar efenim,

İzin günümde öyle yeni başlayan Kore dizilerine bakarken bu Kore filmine denk geldim hiç daha önce görmedim bu filmi zaten tanınan öyle çok ünlü bir oyuncu da yok senaryoda acayip klişe gelince kimse sallamamış filmi demek ki ama film ne kadar da klişe başlasa da farklı bir sonla bitiyor hem izleyicinin hevesini kursağında bırakıyor hem de "niye çektiniz ulan o zaman bu filmi" diyor insan.Bence film daha çok dizilerde gerçekleşen bu "zorla evlenmişler sonra birbirlerine aşık olmuşlar" klişesini gerçek hayatta nasıl olurdu diye düşünüp yapmışlar gibime gelirdi çünkü bence tam da böyle olurdu :D

Seong Suk'un ailesi bir havayolu işletmektedir. Seuong Suk, şirketin varisi olmak için evlenmek zorundadır. Hae Joo ise annesi ve üç abisinden evlenmesi için sürekli baskı görüyordur. Hae Joo, hayatını kendi isteğince yaşamak ister. Görücü usulü buluşmada karşılaşan ikili, istediklerini elde etmek için evlilik sözleşmesi yapmaya karar verirler.

Kitap - Wuhan Günlüğü Fang Fang

 Herkese merhabalar efenim,

Bugün LGS de Bursluluk sınavından sonra yine yoğun bir gün aramalar görüşmeler devam ediyor tam gaz.Geçen yıl bugün kurumun kapasını kapatıp koronadan dolayı evlerimize çekilip online derslere başlamışız.Tam 1 yıl oldu şaka gibi resmen ve hala bu illet ile uğraşmaya devam ediyoruz.En azından artık normal hayatlarımıza yarım da olsa maske ile de olsa bir şekilde devam ediyoruz.O zamanlar hatırlıyorum da ne olacağını bilmeyerek sadece evde oturmak ne kadar zor geliyordu hepimize yıkık dökük de olsa bir şekilde yine yaşamaya hayata ve işimize tutunmaya çalışıyoruz bu pandemi resmen tüm dünyanın içinden geçti.

Asya kültürünü her zaman çok sevmişimdir özellikle de Kore ve Japonyayı ama özellikle de son zamanlarda Çin dizilerini izledikçe Çini ve o değişik Çin kültürünü de merak etmeye başlamıştım keşke bu sadece bir hobi ve merak olarak kalsaydı da Çin'nin Wuhan şehrini tanımıyor olsaydık.Çin dizileri kadar Çin edebiyatına da pandemiden sonra çok fazla merak eder oldum.Egzotik hayvanların yemek olarak satıldığı bir pazardan yayıldığı doğru bu koronanın (en azından kitapta yazdığı kadarıyla) daha önce zaten SARS virüsü gibi bir virüsle savaş içindeydi bütün Asya ülkeleri o yüzden fazlasıyla alışıklar bu duruma.Bu kitapta da Çin'nin Wuhanlı güncel yazarlarından biri olan Fang Fangîn blog yazılarından oluşan koronanın ilk çıktığı ve yayılmaya başladığı zamanları anlatan (Ocak-Şubat) zamanlarını anlatıyor.Kitabı okuyunca insan anlıyor ki "insan dünyanın her yerinde insan".Bir takım siyasi olayların bu işe bile karışması,insanların birbirini yargılaması bazı insanların ölen insanlara saygı duymadan yargı dağıtması,yine her şeyden malzeme toplayıp mizah yapan bir grup,doktorlar,bu tarz afetlerde gönüllü insanlar ... Her şey aslında bizim (Mart-Haziran) koronayı ilk ve pik zamanlarda yaşadıklarımıza benziyor.

Lu Xun Edebiyat Ödülü sahibi Çinli yazar Fang Fang (Wang Fang), tüm dünyada yüz binlerce ölüme sebep olan ve halen devam eden Covid-19 pandemisinin ortaya çıktığı Wuhan şehrinde yaşananları ilk günlerden itibaren internette yayımladığı günlükleriyle gün gün paylaşıyordu. Fang Fang'ın kentteki günlük yaşamı, sağlık sistemindeki sorunları, gıda, maske vb ihtiyaçlar için yaşanan mücadeleyi, "insanlar arasında bulaşıcı değil" diyen, gerçekleri sansürleyen siyasilerin yalanlarını anlattığı günlükleri halkın sesi olarak görüldü ve geniş yankı uyandırdı. "Tek düşmanımız virüs değil" diyen Fang Fang'ın, ölümcül salgının kaynağından yazdığı ve dünyadaki herkesin çıkaracağı derslerin olduğu günlüklerini okurlarımıza sunuyoruz.

"Tek düşmanımız virüs değil. Biz aynı zamanda kendimize düşmanız, kendi kendimizin suç ortaklarıyız. Birçok insanın ancak şimdi uyanmakta olduğu, ülkemizin ne kadar harika olduğu yönünde boş sloganlar atmanın ne kadar anlamsız olduğunu kavramaya başladığı, günlerini siyasi çalışmalar ve boş laflar ederek geçiren siyasilerin beceriksizliğini gördüğü söyleniyor."

Gerilim Filmi : Sister Death

 Herkese merhabalar efenim, “Sister Death”, 2017 yapımı Verónica filminin öncesini anlatan bir prequel. Kadın başrol Sister Narcisa'nın ...